Bir yılı daha geride bırakıyoruz.

2014 yılının son haftasına girdik.

Antalya, nüfus açısından Türkiye’nin yedinci büyük ili.

Yaşanabilirlik genel sıralamasında ise Türkiye sekizincisi..

Türkiye’nin vizyon kenti olmasına karşılık, Antalya’nın merkezi yönetim tarafından üvey evlat gözüyle bakıldığı yadsınamaz bir gerçek.

Neden mi ?

Antalya, sağlık hizmeti bakımından Türkiye genelinde 55. sırada yer alıyor.

Güvenlik açısından da durum hiç de iyi değil, güvenlik hizmeti açısından da ise 46. sırada bulunuyoruz.

Eğitim açından da sıralamamız hoş değil.

Eğitim alanında Türkiye’de 18. sırada yer alıyoruz.

Yaşanabilirlik araştırmasında iyi durumda olduğumuz bölümler de var.

Kent hayatı açısından Türkiye’nin en iyi ili konumundayız.

Kültür ve sanat etkinlikleri açısından da 2014’ün son 6 ayı saymazsak 3. sıradayız.

Antalya illerin ekonomik açısından yapılan değerlendirmede ise 5. sırada kendisine yer buluyor.

Her yeni yıla umutla, beklentilerle gireriz..

2015 yılının Antalya açısından nasıl geçeceğini elbette şimdiden kestirmek güç.

Ancak, 2014 yılındaki gelişmeler, yeni yıl için iyimser olmamızı zorlaştırıyor.

Gerçek şu ki Antalya, son günlerini yaşadığımız 2014 yılında şansızlık yaşadı.

Bu şansızlıkların en önemlisi doğaya yönelik tahribat ve talanlar..

Antalya’nın iklimi değişti adeta..

Çünkü bir yandan önlenemez betonlaşma, diğer yandan doğal dengeyi, ilin kaynaklarını tehdit eden sözde yatırımlar..

Maden arama belgesini cebine koyan dağları deldi, ormanları kesti, tarım alanları yok etti, yeşil dokuyu acımasızca katletti..

Taş, kum ve mermer ocakları doğada tamiri olanaksız tahribatlara yol açtığı gibi, çevre ve görsel kirlilik yarattı..

HES’lerle su kaynakları yok edildi, içme suyu kaynakları kirlendi.

Hava kirliliği iyice arttı, bir zamanlar herkesi kıskandıran Antalya’ya has Meltem ve Manavgat rüzgarlarına hasret kaldık..

Sahiller işgal edildi, yayılmacı politika izleye turizm yatırımcıları Antalya’nın değer biçilemez sahillerine ve ormanlarına rant uğuruna çok büyük zararlar verdiler, vermeye e devam ediyorlar.

AVM’ler Antalya’nın başına bela oldu.

Esnaf iflas bayrağını çekti, Antalyalıların gelecek 10-20 yılı cazip kampanyalar ile ipotek altına alındı.

Yerli ve yabancı herkesin gözdesi, favorisi olan Antalya, 2014 yılında o kıskandıran özelliklerini yitirdi, hayatlarının son yıllarında huzur içinde geçirmek düşüncesiyle yerleşenler, iş kuranlar Antalya’yı terk etmeye başladı.

Antalya artık eski Antalya değil..

Alt yapısı yetersiz, havası, suyu, denizi kirli, ulaşımı berbat bir durumda..

Cazibesi kalmadı Antalya’nın..

Rant uğuruna Antalya katledildi..

İşte bu nedenlerden dolayı 2015’e umutlu girmek olası değil..

Zor bir yıl olacak 2015..

Antalya’ya rant uğruna saldırı yeni yılla birlikte daha da artacak..

Kentlilik bilincini devreye sokamazsak, bu kentin sahibi değil de sakini gibi davranmaya devam edersek, çocuklarımıza, torunlarımıza hesap verecek yüzümüz olmaz..