83 Yıl önce bugün Türk kadını, dünyanın pek çok ülkesinde kadınların sahip olamadığı haklara sahip oldu; seçme ve seçilme hakkını kazandı…

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) yapılan yasal düzenlemeyle Cumhuriyet öncesinde dünyaya kafes arkasından bakan Türk kadını, seçme ve seçilme hakkını kazanmıştır…

Elbette bu çok önemli adımı atan Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve o dönemki meclisi bir Türk kadını olarak saygı, sevgi ve minnetle anıyoruz…

O tarihte bu adım toplumsal yaşama sınırı katılan kadınımızı güçlendirmiştir. Nihayetinde de 1935 yılında yapılan seçimlerde 17 kadın Meclis’e girmiştir…

1936 Yılında boşalan milletvekilleri için yapılan ara seçimde Meclis’e giren Çankırı Milletvekili seçilen emekli öğretmen Hatice Özgenel ile bu sayı 18’e çıkmıştır…

Yani kadınlar, Meclis’te yüzde 4,5’luk temsili yakalamıştır…

Fakat yıllar sonra Cumhuriyet dönemini ve o dönemin mimarlarını eleştirenler maalesef ki kadın temsilinde istenen başarıyı ve yükselişi gösterememişlerdir…

Kadınlar yıllardır siyasette vitrin olarak görülmekte, sadece kadın oylarını alabilmek, seçimlerde kapıları açtırmak için araç olarak görülmekte…

Oysa dün ülkesinin kurtuluşu ve yeniden inşasında cansiperane çalışan kadınlarımız, bugün de karanlık karşı devrime karşın kurtuluş mücadelesinde en önde mücadele vermektedir…

Fırsat verildiği zaman kadınlarımız, kendilerine verilen haklar sayesinde geldikleri görevleri layığıyla yapıp Cumhuriyet ve devrimlerin ışığında, ülkesine, milletine hizmet edecek donanıma sahiptir…

Kimse kadın eğitilsin, güçlensin demesin…

Mesele sadece kadının eğitilmesi, iş sahibi edilmesiyle sınırlı değil…

Zihniyet dönüşümü gerek…

Toplumun yarısını oluşturan kadınların en az yüzde elli toplumun her alanında görev yapması gerekir…

Doktor, avukat, hakim, vali, kaymakam, rektör, dekan, sendika genel başkanı, muhtar, meclis üyesi, milletvekili, genel başkan, başbakan vs…

Bugün maalesef bir Türk kadını olarak 83. yıldönümünde elde edilen hakların temsilde yer bulamamasından üzgünüm…

Seçilmiş, eğitim almış ve topluma hizmet onuruna ulaşmış bir Türk kadını olarak şanslıyım ama yetmez…

Meclis’te de hayatın her alanında ‘eşit, adil’ temsile ulaşmadıkça bu tarihi günde başarıdan söz edemeyiz…

Temsilde adaletin sağlandığı 5 Aralık’lar dileğiyle Ankara’dan, Eşitlik ve Adalet Buluşması’ndan selamlar…