Antalya’da örtü altında üretilen topraksız çileklere, Kazakistan, Rusya, Singapur, Malezya, Maldivler ve uzak doğunun tamamından talep yağıyor. Ekonomik getirisi yüksek olan topraksız çilek, uçak kargo hizmetiyle 12 saatte bütün tazeliğiyle raflarda yerini alıyor. Topraksız Çilek üreticisi Alper Yeğen, ihraç edilen ülkelerden çok hızlı taleplerin geldiğini söyledi.
Antalya’nın Aksu ilçesinde 60 bin metre kare alanda topraksız çilek yetiştiren Alper Yeğen, ürünlerinin yüzde 98’inin ihraç edildiğini belirtti. Yeğen, “Antalya’nın en büyük topraksız çilek tesisiyiz. Hasadımız devam ediyor. Bereketli bir sezon geçiriyoruz. Ağırlıklı olarak ihracat yapıyoruz. İhracat yaptığımız ülkeler arasında Kazakistan, Rusya, Singapur, Malezya, Maldivler uzak doğunun tamamına ihracatımız gerçekleşiyor. Şu anda gayet iyi, memnunuz. Türkiye’de 2’inciyiz inşallah kapasitemizi daha da artırarak ülke birincisi olmaya doğru ilerliyoruz” dedi.
İhracatlarını uçakla 12 saatte ülkelere ulaştırdıklarını kaydeden Yeğen, “Çileklerimiz birinci kalite olduğu için tamamen sofralık. Lüks tüketim şeklinde gönderim yapıyoruz. Fiyatlar yukarda. Bugünkü piyasa fiyatlarımız; kutu, ambalaj, palet, tır üstü kilogramı 4 Dolar olarak gidiyor şeklinde konuştu.
KATMA DEĞER SAĞLIYORUZ
Ülke ekonomisine katkı sağladıklarını ifade eden Alper Yeğen, “Tesisimizde yaklaşık sabit 12 kişilik kadromuz var. Toplama ekibi olarak 65 kişi bugün çalışıyor. Ülke açısından istihdam olarak önemli bir rakam. İhracatımızla da ülkemize katma değer sağlıyoruz. Çok iyi bir şekilde ilerliyoruz” dedi. Yeğen, “Danışmalık isteyen firmalar var. Hem ülke içinden hem de ülke dışından oldukça talep var. Ama tesisimiz çok büyük olduğu için kendi tesisimle ilgilendiğimden fazla alakadar olamıyorum. Danışmanlık kolay bir iş değil. Her gün iletişim halinde olmanız lazım. Her gün sorunları çözmeniz lazım. Tesisimiz 60 dekar olunca danışmanlığı bitiriyoruz” dedi.
YÜZDE 98 İHRACAT
Kapasite ve ağırlıklı olarak ihracat gurubunda olduklarını belirten Yeğen, “Ekimin 15 ‘inde fidelerimizi ektik. Böyle büyük alanda fide dikimi oldukça uzun bir zaman sürüyor. Ekim sonunda bitti. Aralık sonunda hasada başladık. Haftada iki sefer ihracatımız var. Aynı zamanda ileriki seviye iç piyasa için hazırlıklarımız devam ediyor. Onlara da ürün veriyoruz. Kapasite ve ağırlık olarak yüzde 98 ihracat gurubundayız, yüzde 2 iç piyasadayız. Sezon hedefimiz 650 – 700 ton arasında ürün hasadı hedefimiz var. Geçen sene 700 tonun yüzde 65’lik gurubunu ihracata yapabilmiştik. Bu sene Allah’ın izniyle yüzde 85 ihracat kapasitesine ulaşacağız inşallah. Yüzde 15’lik bölümde iç piyasada devam edecek” diye konuştu.
ÜLKELERDEN YOĞUN TALEP
İhraç ettikleri ülkelerden çok iyi geri dönüşler aldıklarını kaydeden Yeğen, “Bizim ürünlerin gittiği ülkeden hemen akabinde iki gün içinde talepler geliyor. Neden? Çünkü kalibresi, lezzeti, tadı ve en önemlisi raf ömrü uzun ürünlerimizin. Bizden ürün alan toptancıların marketlere dağıtması, bizim kalitemizle alakalı. Kış ayında 10 günlük bir raf ömrü var. Uçak kargo12 saat içinde taze olarak kopardığımız meyveyi tüm ülkelere ulaştırabiliyoruz. Ama orada ki insanlara da satış hakkı tanımamız gerekiyor. Bizim beslememiz, diktiğimiz çeşit, raf ömrü ve lezzeti inanılmaz güzel, sertliği çok iyi. O yüzden rakiplerimize göre çok büyük avantaj sağlıyor. Girdiğimiz piyasa da hemen akabinde talepler doğuyor” şeklinde konuştu.
Yeğen, “Bizim girdi maliyetlerimiz ülkemizde ki enflasyonun çok yukarda oluşu gübre maliyeti, ilaç maliyetleri, asgari ücrete gelen zamlar doğal olarak bizi de etkiledi. Ama çok şükür ki biz dolar bazlı satış yaptığımız için bu masraflar bizi etkilemiyor. Burada en önemli unsur yurt dışına satabildiğimiz için böyle ama yurt içine verecek olursanız bu karları elde etme şansları yok tabi” dedi.
(İHA)