Mansur Yavaş, Ankara'nın gelişimini ve projelerini paylaşmak için Atatürk Spor Salonu'nda gerçekleştirilen '5 Yılın Projeleri Tanıtım ve Bilgilendirme Toplantısı'nda konuşuyor. Yavaş, görev süresinde yapılanları ve devam eden projeleri aktaracağını belirterek, "Bugün buraya 5 yılımızı paylaşmaya, yaptığımız ve sürdürdüğümüz projeleri anlatmaya geldik. Bugün buraya Ankara halkına hesap vermeye geldik" diyor.
Yavaş, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Beş yıl önce, uzun yıllar boyunca yıpranmış, gerginleşmiş ve kutuplaştırılmış bir kentin yönetimini devraldık. Ankara, binlerce yıl boyunca farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış köklü bir kenttir. Ancak biz, 'Kim daha çok oy verdiyse o bölgeden hizmete başlarım' gibi bir yaklaşımı benimsemedik. Genç yaşlı, kadın erkek, köylü kentli, öğrenci çalışan demeden hep birlikte olmanın mutluluğunu kentimizin tamamına yaymayı hedefledik. Hesap verebilir bir yönetim anlayışını benimsedik.
Evet, büyük projeler gerçekleştirdik. Köprüler, yollar, büyük tesisler inşa ettik. Ancak en büyük projemiz, başkente kazandırdığımız huzur ortamı oldu. En çılgın projemiz, kente getirdiğimiz adalet, kardeşlik ve güven duygusuydu. Projeler yapmak önemlidir ancak bunları dürüst, şeffaf ve doğru bir şekilde gerçekleştirmek, projelerden daha da değerlidir. Bugüne kadar 4 binden fazla ihaleyi canlı olarak yayınladık. Tüm mali tablolarımızı ve Sayıştay raporlarını kamuoyuyla paylaşıyoruz çünkü korkacak hiçbir şeyimiz yok. Her zaman hesap verebiliriz. Yandaşlara değil, hak edene iş veriyoruz. Artık 'Çalıyor ama çalışıyor' söylemi bu kentin gerçeklerinden biri değil. Herkes, çalmadan da çalışmanın mümkün olduğunu görüyor ve biliyor.
Seçim öncesi duyduğumuz endişeleri hatırlıyor musunuz? 'Bakalım bu seçimde de şapkadan ne çıkacak? Sosyal yardımları kesecekler, personeli işten çıkaracaklar, belediyeleri yönetemezler, o kadar borçlu ki ilk ayın maaşını bile ödeyemezler...' Ancak bu korkuların gerçek olmadığını artık herkes gördü. Maaşlar zamanında ödendi. Üstelik, önceki yönetimden devraldığımız 300 milyon dolarlık Anka Park borcunu kapatmayı başardık. Artık zorla mitinglere, açılışlara götürülen personel yerine sadece işini yaparak ekmeğini kazanan ve hakkını alan personel var. Tüm bu çalışmaların sonucunda Ankara Büyükşehir Belediyesi, Uluslararası Şeffaflık Derneği'nden Dünya Belediye Başkanları Başkent Ödülü'nü kazandı. Uluslararası derecelendirme kuruluşu Fitch'in analizine göre de Türkiye'deki en yüksek kredibilite notuna sahip belediye olduk. Bu ödüller, 6 milyon Ankaralı hemşerimizindir çünkü biz kararları Ankara halkıyla birlikte alıyoruz. Belediye Başkanı, artık köy köy dolaşıyor.
Muhtarlarımız, 'Kaç yıldır muhtarlık yapıyoruz, şu kapının içinden bile geçemedik' dediler. 'Bırakın belediye başkanı ile görüşmeyi, dair başkanı ile bile görüşemedik' dediler. Ben bizzat köy köy dolaşarak sorunları yerinde tespit ettim. AK Parti'nin en çok oy aldığı yerlerde bile, 'Biz ilçemizde dahi belediye başkanını görmedik' dediler.
2013 yılında bütçe 2 milyar 20 milyon dolar iken, şimdi 1 milyar 147 milyon dolar. Ancak bu düşüşte ekonomik sıkıntının yanı sıra halkımızı mağdur etmemenin etkisi de var. Halka suyu, otobüs biletini en uygun fiyattan vermeye devam ediyoruz. Dolayısıyla gelirlerimiz düşüyor. Pandemi döneminde esnaftan kira almadık, esnafa ceza kesmedik. Bugün çıkanlar, hiç geliri olmayan esnafa ceza kesmiştir.
Cumhurbaşkanı, seçimde kaybetsek de EYT'yi kabul etmeyeceğim demişti. Ancak bütçede EYT'ye ilişkin bir kuruş bulunmamaktadır. 6 Şubat'ta yaşanan deprem gibi beklenmedik durumlar için de önceden bütçede ayrılan bir kaleme para ayrılmamıştır. Bu sorunlarla karşı karşıya kaldık ve tüm belediyelerin aynı durumda olduğu için hepsi kredi çekmek zorunda kaldı. Depremden sonra maliyetler arttı. Biz de 4 milyar lira kredi talep ettik ancak mecliste halen bekliyor. Ancak bizim çalışmalarımız devam edecek.
Otobüs biletlerinin fiyatı 30 liradan 1 dolara kadar yükseltilmişti. Bizim dönemimizde ise biletler yarım dolar oldu. Ayrıca sosyal destek alan ailelerin yaklaşık 100 bin çocuğu, evden okuluna ücretsiz ulaşım sağlıyor ve bu hizmetin parasını belediye karşılıyor. ASKİ'de suyun metreküp fiyatı ortalama 1.6 dolardı. Biz bu fiyatı %50 indirerek 0.7 dolara düşürdük ve vatandaşlarımızla temiz suyu daha uygun fiyata buluşturduk. Sosyal destek alan ailelere ton başına 1 lira gibi düşük bir fiyattan su sağlıyoruz. Öğrenci evlerine de %20 su indirimi uyguluyoruz.
Geçen yılın bütçesini 5 milyar dolar açık vererek kapattık. Bu para, sadece benim veya yönetimimizin cebinden çıkmadı, halkın cebinden çıktı. Bankalar, Meclis kararı olmadan bize kredi vermedi. Ancak işleri yavaşlatamazlar. Yapılması gereken iş, belediye meclisinde çoğunluğu sağlamaktır. Onlar, hizmetlerin aksamasını istiyorlar ancak biz çalışmaya ve başarmaya devam edeceğiz.
Belediye başkanlığı, asfalt ve köprü inşaatı için gerekli değildir, fen işleriyle ilgilidir. Bu tür projeler için reklama ihtiyaç yoktur. Ancak, yaptığınız belediyeciliğin içinde insan olmalıdır.
Beş yıl boyunca her türlü iftiraya maruz kaldık ancak hiçbir zaman başımızı öne eğdirecek bir davranış sergilemedik."
Özgür Özel: Mansur Yavaş'a Destek Çağrısı: 'Ankara'ya Hizmet Edenle Gurur Duyuyoruz'
Özgür Özel, "Mansur Yavaş'ı eli kolu bağlı bırakmaya çalışıyorlar, ancak o, daha büyük işler yapabilecekken geri adım atmıyor. Bazıları kendi şehir belediye başkanlarına 'Ankara'yı zamanında parsel parsel sattın' diyor, ama Mansur Yavaş, Ankara'ya hizmet etmek için var gücüyle çalışıyor. Pandemi sürecinde 'Ben buradayım' diyerek insanların yanında olan, yoksullara yardım elini uzatan, onları aç bırakmayan, aynı zamanda kentini geliştiren, sokaklarını temizleyen ve insanların evlerini ısıtan bir lider. Onunla gurur duymak için birçok neden var" dedi.
Özel, bugün Eskişehir'e giderek ilçe belediye başkan adaylarının tanıtım toplantısına katıldı. Ardından Ankara'ya dönen Özel, CHP'nin başkan adaylarına ve belediye meclis listelerine destek istedi.
