Eski Ekonomi Bakanı Prof. Dr. Işın Çelebi, bütçe açığı ve dövizin, Türkiye’nin hemen çözmesi gereken 2 temel sorun olduğunu söyledi. Çelebi, “EYT ve depremin etkisiyle yüzde 10 gibi bir bütçe açığı oluştu. Yeni bir bütçe yapma ihtiyacı var. Türkiye’nin mutlaka ödemesi gereken dış borcu 203 milyar dolar. Bunu da dikkate alarak programı ona göre yönetmek gerekiyor” dedi.
Asgari ücretin açıklanmasının ardından gelen yüzde 15’lik Merkez Bankası faiz kararı sonrasında ekonominin yönü ve piyasaların vereceği tepkiler merak konusu olmuştu. Açıklamalarında ekonomide kademeli geçisin önemini vurgulayan Altınbaş Üniversitesi Öğretim Üyesi, Eski Ekonomi Bakanı Prof. Dr. Işın Çelebi, bütçe açığı ve dövizin, Türkiye’nin hemen çözmesi gereken 2 temel sorun olduğunu vurguladı.
"YENİ BİR BÜÇTE YAPMAK GEREKİYOR"
Prof. Dr. Işın Çelebi, öncelikle dikkat edilmesi gereken konunun bütçe açığındaki büyüme olduğunu belirterek, “EYT ve depremin etkisiyle yüzde 10 gibi bir bütçe açığı oluştu. Yeni bir bütçe yapma ihtiyacı var. Bunu da beraberinde çözmek lazım. Faiz ödemeleri bunun için de bütçenin dengesi için çok önemli” dedi.
Çelebi, çözülmesi gereken ikinci önemli sorunun döviz olduğunu ifade etti. Döviz arzındaki sıkıntıya işaret eden Çelebi, “İlk beş aydaki işlemler önemli. Türkiye’nin mutlaka ödemesi gereken dış borcu, 203 milyar dolar. Bunu da dikkate alarak programı ona göre yönetmek gerekiyor” uyarısında bulundu.
"KUR KORUMALI MEVDUATIN YAKLAŞIK 130 MİLYAR LİRALIK FAİZ YÜKÜ VAR. BU FAİZYÜKÜ ÇOK BÜYÜK"
Kur korumalı mevduat ile döviz kurunun sabitleştirilmesini sağlayarak, dövize olan talebin düşürülmeye çalışıldığını ifade eden Çelebi, bunun için de önemli miktarda bir faiz ödemesi yapıldığını kaydederek, “Kur Korumalı Mevduatın yaklaşık 130 milyar TL gibi bir faiz yükü var. Bunun yarısını Hazine, yarısını Merkez Bankası ödüyor. Bu da piyasaları etkileyen bir durum” dedi. 2 trilyon liraya yakın bir kur korumalı mevduat hacmi oluştuğunu hatırlatan Çelebi, “Bunu birkaç yıla yayarak kademeli olarak aşağıya indirmek lazım. Bu faiz yükü çok büyük, 130 milyar lira gibi gibi bir ödeme var. Onun için biraz yeni ekonomi yönetimine, Sayın Mehmet Şimşek'e ve arkadaşlarına 3 yıllık süre tanımak lazım” ifadelerini kullandı.
"EMEKLİ MAAŞLARINI DA ASGARİ ÜCRET DÜZEYİNE ÇIKARMAK GEREKİYOR"
Işın Çelebi asgari ücret, memur ve emekli maaşlarındaki artışların ekonomiye etkilerini de değerlendirdi ve çözüm önerilerini dile getirdi. “Birincisi; asgari ücret yüzde 34 arttı, 11 bin 402 TL'ye geldi. İşverene 500 liralık bir teşvik ya da destek kararı çıktı. Bir vergi muafiyeti de var burada. Emekli maaşlarını da asgari ücret düzeyine çıkarmak gereği var. Bu yapı para arzını ve talebi arttırıyor. Bu talebi önemli bir ölçüde dengelemek lazım. Bu enflasyonist bir etki yaratır. Bir yandan enflasyon ve fiyatlar artıyor, hayat pahalılığı artıyor. Ama bir yandan da talebi arttıracak şekilde para arzını arttırıyoruz” dedi.
“BU SARMALDAN ÇIKIŞ YOLU EKONOMİDEKİ VERİMLİLİĞİ ARTTIRMAK"
Prof. Dr. Çelebi, son olarak bu sarmaldan çıkış yolunun mal üretimini ve ekonomideki üretim verimliliğini arttırmaktan geçtiğini söyledi. Bunun yanı sıra ve paralelinde bir verimlilik programı hazırlamanın gerekliliğini vurguladı. Para arzının arttırılırken, mutlaka üretimi, mal arzının da artırılmasını önerdi. İhracatın çok önemli bir mesele olduğuna işaret eden Çelebi, sözlerini şöyle tamamladı.
“İhracatı arttırmak şart. Şu anda ihracatın ithalatı karşılama oranı maalesef yüzde 60'lar düzeyinde. Bunu yüzde 80'lerin üstüne, yüzde 90'lara çıkarmak lazım. Bunun da yolu kuru arttırmak. Döviz kurunu ihracatı besleyecek şekilde arttırmaktan öte, Eximbank kaynaklarını mutlaka arttırıp, ihracatçının kredi talebini karşılamak lazım.”