Millet İradesine Sahip Çıkıyor! Adalet İçin Binlerce Kişi Büyükçekmece’de Buluştu!

CHP’nin “Millet İradesine Sahip Çıkıyoruz” mitingleri kapsamında bu haftaki buluşma Büyükçekmece Kent Meydanı’nda gerçekleşti. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından başlayan miting serisinin son adresi, aynı zamanda “5. dalga operasyonu”nda tutuklanan Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün’ün memleketi oldu.

Büyük Kalabalık, Büyükçekmece’de Toplandı

Saat 20.30’da başlayan mitinge CHP Genel Başkanı Özgür Özel de katılarak on binlere hitap etti. İmamoğlu ve Akgün’ün Silivri Cezaevi’nden gönderdiği mesajlar, mitingde katılımcılarla paylaşıldı.

Hasan Akgün: “Zorbalığın karşısında boyun eğmedik”

Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün, tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi’nden gönderdiği mesajında, yargı yoluyla yürütülen baskılara dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı: “Yıllarca şehir planlamasında yatay yapılaşmadan taviz vermediğim, yeşil alanları koruduğum, Büyükçekmece'yi betona teslim etmediğim için cezalandırılıyorum. 40 yıl sonra ilk kez ailemden ve halkımdan uzağım ama bu karanlık günler geçecek. Hak yerini bulacak.”

Akgün ayrıca, CHP’li belediyelere yönelik müfettiş baskısına da değinerek, “Diğer belediyelere yılda bir denetim bile yapılmazken bize yılda 10-15 müfettiş geliyor. Alnımız açık, başımız dik çünkü biz halk için çalıştık” dedi.

Ekrem İmamoğlu: “Yargı eliyle pehlivanlık taslıyorlar”

CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik tarafından okunan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun mektubunda ise şu sözler öne çıktı:

“Birlik ve kardeşliğimize saldırıyorlar. Korkularından mertçe yarışamıyor, yargı eliyle bizleri susturmaya çalışıyorlar. Ama bu millet zulme ortak olmadı, olmayacak. Bu mücadele adalet, özgürlük ve vicdan mücadelesidir.”

Özgür Özel Mitingde Konuştu

Mitingin sonunda kürsüye çıkan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “İmamoğlu yalnız değildir, Akgün yalnız değildir. Halkın iradesi kelepçelenemez” diyerek meydandaki kalabalığı selamladı. Özel’in konuşmasında şunları söyledi:

"Burada, 19 Mart’tan sonra korkuyu evde bırakanlar var. 19 Mart darbesine karşı direnenler, itiraz edenler, seçtikleri belediye başkanına sahip çıkanlar, bu meydanda korkmayanlar, yılmayanlar, diz çökmeyenler var.

Bütün arkadaşlarımızla gurur duyuyoruz. Ve bu meydanları her seferinde kararlılıkla dolduran sizlerle gurur duyuyoruz.

Elbette başaracağız; başarmanın üç şartı var: Birincisi, olmazsa olmazı: ahlaki üstünlük; Ahlaki üstünlük bizde. Sandıktan biz çıkmışız; Hizmeti biz yapmışız; Milletten kaçmamışız; Yine sandığa gitmişiz, yine kazanmışız; Ahlaki üstünlük bizde... Psikolojik üstünlük bizde.... Çoğunluk enerjisi bizde. Biz kazanacağız.

Bugün buraya Silivri’den geldim: Silivri’de Hasan Akgün Başkanımızı ziyaret ettim. Biraz önce onun adına kıymetli eşine, değerli torununa sarıldım, selamlar getirdim. Ama Hasan Başkan’ın en büyük selamı, gözünden bile sakındığı Büyükçekmece’yedir… sizleredir.

Bu, sizin bildiğiniz, benim bildiğim ama Türkiye’nin duyması gereken bir hikayedir.

Hasan Akgün, burada Büyükçekmece’de tam 7 kez seçime girdi, 7 kez seçildi: Hasan Akgün, ANAP'tan seçildi. Cumhuriyet Halk Partisi’nde Baykal aday gösterdi, seçildi. Kemal Bey aday gösterdi, seçildi. Biz aday gösterdik, yine seçildi.

Otuz bir yıldır belediye başkanı olarak, Elli yıldır belediyeci olarak, Çocuk yaşından beri buraya, buralara, sizlere hizmet etti.

Bugün de konuştuk, gülüştük; Bu dönem Ekrem Başkan’la birlikte dedik ki: "Hasan Abi, 30 yıl yaptı, değişim diyoruz. Bir genç arkadaşa görevi versin. Hasan Başkan’a başka bir görev tanımlayalım. Belediye başkanlarının abisi olarak, genel koordinatör olarak onlara katkı sağlasın, tecrübelerini aktarsın."

Allah var, Hasan Başkan da "olmaz" demedi. Yani biz Hasan Başkan’dan vazgeçtik Büyükçekmece için…
Hasan Başkan kendinden vazgeçti. “Bunca yıl yaptım, nasıl derseniz öyle yapalım. Nerede derseniz partim için çalışırım” dedi.

Ama anketi bir yaptık ki… Hasan Başkan’dan kim vazgeçmedi? Siz vazgeçmediniz. Büyükçekmece vazgeçmedi: Memnuniyet oranı: yüzde 65. Altı sefer seçilmiş, en az iki kişiden birinin oyunu almış.
Kimi koyduysak ankete, Büyükçekmece ‘Hasan Akgün’ dedi, başka bir şey demedi...

Özal’ın adayı, Ecevit’in başkanı, Baykal’ın adayı, Kemal Bey’in adayı, Bizim adayımız… Ama sizin göz bebeğiniz. Siz bırakmıyorsunuz.

Geçen sene Mart’ta, 30 yılı tamamlayınca, “yeter” demiş. Otuz yıl boyunca – çoğu, hatta tamamı – muhalefetteki hizmetlerinde, Erdoğan İBB Başkanı iken, kendi grubunun başkanıyken başlamış, çalışmış, defalarca denetlenmiş. Otuz yıl boyunca buraya binlerce müfettiş gelmiş, incelemiş, hiçbir kusur bulmamış.

Şimdi bu sene… Yedinci döneminde gelmişler Hasan Başkan’da kusur bulacaklar; kara çalacaklar. Bakın, buldukları "kusur"u ben söyleyeyim: Türkiye duysun.

Bu ilçenin tanınmış müteahhitlerinden biri, inşaat yaparken yapması gereken fore kazıkları çakmamış.
Vatandaşın biri de bunu CİMER’e şikayet etmiş. CİMER almış, buraya yollamış. Hasan Başkan gitmiş baktırmış; kazıkları çakmamış. İnşaatı mühürlemiş.

Müteahhit mahkemeye gitmiş, mahkeme Hasan Başkan’ı haklı bulmuş. Ama bu süreçte, ona buna iftira at kampanyasında, bu müteahhiti almışlar, “Hasan Başkan benden rüşvet istedi, vermeyince inşaatımı mühürledi” diyor.

Buradan savcıya, başsavcıya sesleniyorum. Dedim ya: “Sert kayaya çarptınız.” Şimdi yaz o iddianameyi; görelim bakalım müteahhidin söylediğini. CİMER’e şikayet var. Yollayan CİMER. Mühürleyen belediye. Mahkeme Hasan Başkan’ı haklı buluyor. Ama siz, iftiracı üzerinden ifade verdir diyorsunuz.

İkinci bir husus… Yine bir başka müteahhit… Bir AVM var, emsal artışı istiyor. AVM olacak ama bu emsal artışından müteahhit yararlanacak.

Hasan Başkan diyor ki: “Bunu veririm ama 45 derslikli bir Kız Meslek Lisesi yaparsın.” Müteahhit kabul ediyor. Resmi protokol yapıyorlar. 45 derslikli Kız Meslek Lisesi karşılığında AVM’ye emsal veriliyor. Savcı bunun adına ‘rüşvet’ diyor.

Ey savcı. Eğer bu rüşvetse… İstanbul’da ne AVM’ler ne gökdelenler diktiniz… Tayyip Erdoğan diyor ya: “Bu şehre ihanet ettik, ben dahil ihanet ettik.” Geldiklerinde 4 gökdelen vardı, şimdi 257 tane.

O artışlardan Ayakkabı, çikolata kutuları; elbise askıları doldu. “Babacığım, sıfırladım” dedi o da oldu.

Hasan Akgün, cebine bir lira koymamış, 45 derslikli Kız Meslek Lisesi yaptırmış. Eğer suçu buysa: Helal olsun Hasan Başkan’a."