Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay'dan Altaylı tepkisi: “Bu Tutuklama Halkın Sesine Prangadır”

Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay, gazeteci Fatih Altaylı’nın tutuklanmasına sert tepki gösterdi. Sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda Özbay, yaşananları “Türkiye’nin demokrasiyle olan bağlarının ne denli zayıfladığını” gösteren bir gelişme olarak değerlendirdi.
Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay'dan Altaylı tepkisi: “Bu Tutuklama Halkın Sesine Prangadır”

Gazeteci Fatih Altaylı, 21 Haziran 2025 gecesi yayınladığı bir programda Osmanlı dönemine atıfta bulunarak kullandığı ifadeler nedeniyle hedef haline geldi. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oktay Saral, sosyal medyada Altaylı’yı açıkça tehdit ederek “suyun ısındı” dedi. Bu paylaşımın ardından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından TCK 310/2 kapsamında “Cumhurbaşkanına fiili saldırı ve tehdit” suçlamasıyla soruşturma başlatıldı.

Altaylı, aynı gece evinde gözaltına alındı ve 22 Haziran sabahı çıkarıldığı nöbetçi mahkemece tutuklandı. Savunmasında “fiili bir tehdit kastım olmadı” diyen Altaylı'nın tutuklanmasına gerekçe olarak “kaçma ve delil karartma şüphesi” gösterildi.

Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay, gazeteci Fatih Altaylı’nın tutuklanmasına sert tepki gösterdi. Sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda Özbay, yaşananları “Türkiye’nin demokrasiyle olan bağlarının ne denli zayıfladığını” gösteren bir gelişme olarak değerlendirdi.

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı tarafından bir gazetecinin yalnızca fikrini ifade ettiği için tehdit edildiğini belirten Özbay, ardından montaj bir video ile sahte bir suç kurgulandığını ve kaçma şüphesi bulunmamasına rağmen Altaylı’nın tutuklandığını vurguladı.

“Bu Tutuklama Halkın Haber Alma Hakkına Yönelmiş Açık Bir Tehdittir”

Fatih Altaylı’nın tutuklanmasının yalnızca bir gazeteciye değil, tüm muhalif seslere ve halkın haber alma hakkına karşı bir tehdit olduğunu ifade eden Özbay, şu ifadelere yer verdi:

Bir gazetecinin, yalnızca fikrini ifade ettiği için “suyun ısındı” diye Cumhurbaşkanı Baş Danışmanı tarafından açıkça tehdit edilmesi, montaj bir video ile sahte bir suç kurgulanması ve kaçma şüphesi yokken adeta talimat alınmışçasına tutuklanması, Türkiye’nin demokrasiyle olan bağlarının ne denli zayıfladığını, hukuktan ne kadar uzaklaşıldığını bir kez daha ortaya koymuştur.

Fatih Altaylı’nın tutuklanması, yalnızca bir gazeteciye değil; muhalif her sese, her eleştirel düşünceye, halkın haber alma hakkına yöneltilmiş açık bir tehdittir.

Gazetecilik suç değildir. Soru sormak, eleştirmek, yazmak suç değildir. Gerçeklerden korkanlar değil, her koşulda hakikatin izini sürenler kazanacak. Fatih Altaylı bir an önce serbest bırakılmalı, halkın haber alma hakkının ve fikir özgürlüğünün önündeki tüm engeller ortadan kalkmalıdır.
@fatihaltayli
Biz buradayız, her daim hakikatin izindeyiz, susmuyoruz ve susmayacağız!"

Kaynak:Buse Yeşil

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.