CHP İstanbul İl Yönetimine Kayyum Atanmasına Barolardan Sert Tepki!

Mahkeme kararı sonrası Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul İl Yönetimi görevden alındı. Görevden alınması sebebi olarak Cumhuriyet Halk Partisi 38. Olağan İstanbul İl Kongresi gösterildi. Karar sonrası birçok ilin barosundan tepkiler geldi. Antalya Barosu tarafından "Hukuk Devleti Söylemi ve Kayyum Gerçeği" başlığı ile yapılan açıklamada, "Dün adli yılın başlaması sebebiyle ülkeyi yönetenler tarafından “Türkiye’nin bir Hukuk Devleti” olduğu yönünde ifadeler kullanılmışken bugün CHP İstanbul İl Kongresi iptal edilmiş, mevcut yönetim görevden alınarak yerine kayyum atanmıştır. Bu husus dahi yetkililerce kamuoyu önünde ne yüceltiliyorsa kapalı kapılar ardında ilk onun feda edildiğini göstermektedir. " ifadelerine yer verildi..
YARGININ SİYASALLAŞMASINA KARŞI MÜCADELEMİZİ SONUNA KADAR VERECEĞİZ
Demokratik rejimlerde siyasi partilerin kongreleri, parti içi iradenin en temel ifadesi diye belirten Antalya Barosu, "Bu iradenin yargı eliyle yok sayılması, halkın sandığa ve siyasete duyduğu güveni ağır biçimde zedelemektedir. Bu karar 19 Mart’tan bu yana seçilmişlere yönelik hukuksuz ve yargı eliyle sürdürülen sindirme operasyonlarının bir parçası olduğu kadar Türkiye’de hukukun ve demokrasinin nasıl sistematik biçimde çökertildiğinin de son örneğini teşkil etmektedir. 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanununun 21’nci maddesine göre kongreler ilçe seçim kurulu hakimi gözetiminde yapılmaktadır. Siyasi Partiler Kanununun 15’inci maddesinde ise parti kongrelerinin denetim merciinin Yüksek Seçim Kurulu (YSK) olduğunu açıkça hükme bağlamaktadır. Bir Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen bu karar açık bir yetki gaspı içerdiği ve yok hükmünde olduğu gibi Anayasanın 2’nci, 67’nci ve 79’uncu maddelerini de yerle yeksan etmektedir. Antalya Barosu olarak halkın iradesinin hiçe sayılmasına, yargının siyasallaşmasına ve ülkenin adeta bir kayyum cenderesi haline getirilmesine karşı mücadelemizi sonuna kadar vereceğimizi kamuoyuna açıkça belirtiriz." denildi.
DEMOKRASİYE VURULMUŞ AĞIR VE ÖLDÜRÜCÜ DARBEDİR
İstanbul Barosu ise, "Belediyelerden Partilere: Kayyum Rejimi ile Demokrasi Askıya Alınamaz" diyerek tepki gösterdi. İstanbul Barosu, "CHP İstanbul İl Örgütüne yönelik hukuk dışı kayyum kararı, yargı yetkisinin kötüye kullanılarak siyaseti dizayn etme girişimidir; bu karar demokrasiyi, seçme ve seçilme hakkını hiçe saymaktadır. Kayyum eliyle halkın demokratik iradesinin yok sayılması, çok sayıda il ve ilçe belediyesinin vesayet altına alınmasıyla zaten yaygın ve sistematik bir uygulama haline gelmiştir. Bu uygulamanın şimdi siyasi parti yönetimlerine de sirayet etmesi, giderek tüm toplumun bir vesayet rejimi altında yönetilmeye başlanması, demokrasiye vurulmuş ağır ve öldürücü bir darbedir." denildi.
YÜKSEK SEÇİM KURULU TARAFINDAN KALDIRILABİLİR
Baro, "Siyasi Partiler Kanunu uyarınca parti kongreleri, ilçe seçim kurulu hakimi gözetiminde yapılır ve süresinde yapılan itirazlar hakim tarafından kesin olarak karara bağlanır. Söz konusu kararlar, yalnızca Anayasa’nın 79. maddesi uyarınca Yüksek Seçim Kurulu tarafından kaldırılabilir. Yüksek Seçim Kurulunun kararları kesindir. Bu çerçevede, asliye hukuk mahkemelerinin verdiği iptal kararları açık bir görev gaspıdır ve yok hükmündedir.Hukuk dışı yargı kararlarıyla siyasete müdahale edilmesinin ve bu müdahalelerden politik çıkar elde edilmeye çalışılmasının hiçbir toplumsal meşruiyeti yoktur. Bu hukuk dışılığın sorumluluğu, yalnızca bu kararlara imza atan yargı mensuplarında değil, aynı zamanda bu müdahaleyi siyasal amaçlarla kullananlardadır. İstanbul Barosu olarak hatırlatırız ki “Hiçbir kimse veya organ kaynağını Anayasadan almayan bir devlet yetkisi kullanamaz. (Anayasa md. 6) Egemenlik gaspına karşı Anayasal güvence altındaki hak ve özgürlüklerin, demokrasinin ve halk iradesinin savunulmasına kararlılıkla devam edeceğimizi kamuoyuna saygıyla duyururuz." ifadelerine yer verildi.
AÇIK BİR GÖREV GASPIDIR VE YOK HÜKMÜNDEDİR
Ankara Barosu, "Yargıyı Siyalaştıran İktidar Meşru Değildir! Cumhuriyet Halk Partisi 38. Olağan İstanbul İl Kongresinin İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından iptal edildiği, kongrede seçilen üyelerin görevden uzaklaştırıldığı ve İstanbul İl Yönetimine tedbiren geçici kurul atandığı öğrenilmiştir.Asliye hukuk mahkemeleri, siyasi parti kongrelerine ilişkin karar vermeye yetkili değildir. Siyasi Partiler Kanunu’nun 21. maddesi uyarınca kongreler ilçe seçim kurulu hakimi gözetiminde yapılır ve verilen kararlar kesindir. Söz konusu kararlar, yalnızca Anayasa’nın 79. maddesi uyarınca Yüksek Seçim Kurulu tarafından kaldırılabilir. Bu çerçevede asliye hukuk mahkemelerinin verdiği iptal kararları açık bir görev gaspıdır ve yok hükmündedir. Yargının siyasetin baskısı altında parti iradesine müdahale etmesi, hukuk devletini yok etmekte ve demokrasiyi ağır biçimde yaralamaktadır." ifadelerine yer verildi.
YURTTAŞ İRADESİNİN VE DEMOKRASİNİN YANINDADIR
Baro "Ankara Barosu olarak ilan ediyoruz: Hukuku gasp eden hiçbir kararı, yargıyı araçsallaştıran hiçbir iktidar meşru saymıyoruz. Savunma makamı, yurttaş iradesinin ve demokrasinin yanındadır." denildi.
DEMOKRASİ VE HUKUK AÇISINDAN KABUL EDİLEBİLİR BİR YÖNÜ YOKTUR
İzmir Barosu ise, "Demokrasiyi Savunmaya Devam Edeceğiz! CHP 38. Olağan İstanbul İl Kongresi’nde başkan seçilen Özgür Çelik ve yönetiminin, mahkemenin ihtiyati tedbir kararıyla görevden uzaklaştırılmasının ve İstanbul İl Başkanlığı’na kayyum atanmasının demokrasi ve hukuk açısından kabul edilebilir bir yönü yoktur.Hakimlerin seçim sonuçlarını etkileyecek ölçüde bir usulsüzlük veya kanuna aykırı uygulama nedeniyle seçimlerin iptaline karar verebilmesi ilgili parti teşkilatına kayyum atayabileceği anlamına gelmez." denildi.
DEMOKRASİYİ SAVUNMAYA DEVAM EDECEĞİZ
Baro, "Açıkça Anayasa’ya, Siyasi Partiler Kanunu’na, hukuka ve demokrasiye aykırı olan bu “tedbir” kararı, ayrıca görevsiz bir mahkeme tarafından verildiğinden yok hükmündedir. Nitekim Siyasi Partiler Kanunu’nun 21. maddesi açıktır: Herhangi bir asliye hukuk mahkemesinin böyle bir karar vermesi, usul ve esas yönünden hukuken mümkün değildir. Parti kongrelerinin ilçe seçim kurulu hakimi gözetiminde yapılacağı, bu süreçte alınacak kararların kesin olduğu ve yalnızca YSK tarafından kaldırılabileceği açıktır. Bu nedenle bir asliye hukuk mahkemesinin verdiği kararın yok hükmünde olduğu tartışmasızdır. Demokrasinin, halk ve delege iradesinin ortadan kaldırılmasına yönelik; kanuna ve usule aykırı böylesi kararlara karşı demokrasiyi savunmaya devam edeceğiz." ifadelerine yer verildi.
Kaynak:Haber Merkezi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.