Tüm Emeklilerin Sendikası Genel Sekreteri Ali Rıfat Temel, bayramlaşma sırasında; “Bu bayramda hükümetin vaatlerinin hiçbirisi gerçekleşmediği gibi emekli ikramiyesini de seçim vaadi olarak meydanlarda Sayın Erdoğan söz verdi. Maalesef emekli ikramiyesini artırmadı. Her vaadinde olduğu gibi bu vaadinde de sözünü tutmadı. Bizi Kurban Bayramı’nda kurban etti. Biz simitle Kurban Bayramı’nı geçiriyoruz” dedi.  

“NE TATLI ALABİLDİK NE ÇİKOLATA ALABİLDİK NE KOLONYA ALABİLDİK. ÇÜNKÜ KARNIMIZI DOYURAMIYORUZ”

Tüm Emeklilerin Sendikası Çankaya Şube Başkanı Ayşe Akgül, emeklilerin durumunu şöyle anlattı:

“Biz emekliler, bayramı çay simitle giriyoruz. Kapılarımızı kilitli tutuyoruz ki mahalledeki çocuklar gelmesin. Komşularımız gelmesin. Çünkü ikram edecek hiçbir şeyimiz yok. Ne tatlı alabildik, ne çikolata alabildik ne kolonya alabildik. Çünkü karnımızı doyuramıyoruz. Ölmeyecek kadar karnımızı doyuruyoruz. Ben emekli olduğumda 625 lira emekli maaşı bağlanmıştı. Asgari ücret 125 liraydı. Ben o zaman o maaşım ile üç dört tane altın alabiliyordum. Artırım da yapabiliyordum. Şimdi asgari ücret 11 bin lira oldu. Benim maaşım 7 bin 500 lirada kaldı. Nasıl nefes alabiliriz, kimin yüzüne bakabiliriz? Ben torunuma lolipop hediye aldım, torunuma vereceğim harçlığım yok. Lolipop aldım. Yakıtımız, elektriğimiz, suyumuz derken hiçbir para kalmıyor.

“TALEBİMİZ; İNSANCA YAŞAYABİLMEK”

Talebimiz; insanca yaşayabilmek, insan onuruna yaraşır bir şekilde torunumuzun, komşumuzun, arkadaşımızın yüzüne bakabileceğimiz onurlu bir yaşamı talebiz var. Çünkü topluma çıkarken, sokakta yürürken kimsenin yüzüne bakamıyoruz. Hiçbir gezdiğimiz marketlerin, mağazaların vitrinlerine bakamıyoruz, tezgahlarına bakamıyoruz, canımız çeker de alırız diye kafamız yerde gidiyoruz. İnsan onuruna yakışmayacak bir şekilde yaşama mahkûm edildik.”

“BİZ; HAKKIMIZ OLAN, PARASINI ÇALIŞIRKEN PEŞİN VERDİĞİMİZ PRİMLERİMİZİN GERÇEK KARŞILIĞINI ALMAK İSTİYORUZ"

Emekli Nuran Kesiktaş ise, çalıştığının karşıladığını istediğini belirterek şunları söyledi:

“Emekliler çok mutsuz, emekliler umutsuz. Çünkü bu ülkeye 30 yılını 40 yılını çalışarak veren ve çalışırken de primlerini düzenli ödeyen ve şu anda bu primlerin karşılığını alamayan insanlar. Emekliler ne gezebiliyor ne oturduğu evin kirasını ödeyebiliyor ne çevresi ile sağlıklı ilişkiler kurabiliyor… Emeklilerin güzünün ışığı söndü. Emekliler, çok mutsuz. Bizler bu konuda örgütlenmeye çalışıyoruz. Örgütlenmemizin önünde bir sürü engeller çıkarıldı. Bizler en azından kendi ücretlerimizin belirlenebileceği bir platformla örgütlenerek, sendika kurarak kendi hakkımızı almak için mücadele etmek istiyoruz. Yasalarda değişiklik yapılmasını istiyoruz. Bizim bu konudaki yasaların değiştirilerek emeklilerin örgütlenme önündeki engellerin kaldırılmasını istiyoruz. Biz; hakkımız olan, parasını çalışırken peşin verdiğimiz primlerimizin gerçek karşılığını almak istiyoruz. Bu konuda devletimizin, artık bizi görmesini, bizi tamamen kenara itmemesini, hakkımız olanı istiyoruz. Çünkü, biz emek verdik. Bunun bedelini yıllarca ödedik. Kimseden bu konuda bir lütuf istemiyoruz. Çalıştıklarımızın karşılığını istiyoruz. Bunu herkesin de bilmesi gerekiyor. Biz, umutlu olmak istiyoruz. Şimdiye kadar hep bir emeklilik hayalimiz vardı. Bu hayalimizin gezerek, dolaşarak bir huzur içerisinde, en azından ömrümüzün son çeyreğinde huzur içerisinde geçirmek istiyorduk ama maalesef bu huzuru vermediler bize.

“LÜTFEN, GELİN SENDİKAMIZA ÜYE OLUN”

Bu yılın sonuna kadar Türkiye’de 16 milyon 300 kişinin emekli olacağı söyleniyor. Ben, buradan bütün emeklilere sesleniyorum; sevgili emekliler, biz çokuz. Biz güçlüyüz… Lütfen, gelin sendikamıza üye olun. Gücümüzü birleştirelim ki emeğimize sahip çıkıp hakkımızı arayabilelim. Örgütlenebilelim ve sesimizi duyurabilelim.” 

“BİZ AÇLIK, YOKSULLUK VE SEFALET İÇERİSİNDE YAŞAMIMIZI SÜRDÜRÜYORUZ”

Tüm Emeklilerin Sendikası Genel Sekreteri Ali Rıfat Temel ise emeklilerin bayrama yoksul girdiğini söyledi ve şu değerlendirmede bulundu:

“Ekonomik koşullar, her emekçiyi etkilediği gibi Türkiye’deki emeklileri de çok etkiliyor.  Bugüne kadar siyasi iktidar, seçim meydanlarında enflasyon oranında emeklilere, emekçilere ücret vereceğiz dediler. Maalesef, TÜİK’in gerçek dışı düşük açıkladığı enflasyonun da altında siyasi iktidar, bizlere TÜİK’in düşük enflasyonu altında ücretler verdi. Kurban Bayramı’nda verdiği vaatleri yerine getirmedi. Emekli ikramiyelerini artıracağım dedi seçim meydanlarında. Ama onu da artırmadı, 2 bin lira verdi. Asgari ücreti, 11 bin 400 lira açıkladılar. O da yine TÜİK’in düşük enflasyonuna göre açıkladılar. Fakat, çarşıda pazarda, hayat bu değil. Hayatın gerçeği, hayatın gerçek enflasyonu çarşıda ve pazarda. İnsanlar geçinemiyor, emekliler geçinemiyor. Biz açlık, yoksulluk ve sefalet içerisinde yaşamımızı sürdürüyoruz. Bunu değiştirmek için biz emekliler mücadele edeceğiz. Bize reva görülen ücretlere karşı direneceğiz.

“BU ÜLKENİN RANTINI YİYENLER VE O RANTA YARDIMCI OLANLAR TATİLE GİDİYOR. BİZ EMEKLİLER, EMEKÇİLER MAALESEF EVİMİZDE OTURACAĞIZ”

Emekliler bayrama yoksul girecekler. Birçok emekli televizyon kanallarına göre; herkes tatile gitti, denizler doldu taştı. 80 milyonluk ülkede yüzde 10’u tatile gitmemiştir. Onların da hiçbirisi emekliler ya da emekçiler değildir. Bu ülkenin rantını yiyenler ve o ranta yardımcı olanlar tatile gidiyor. Biz emekliler, emekçiler maalesef evimizde oturacağız. Hatta yaşadığımız şehirde bile başka yerlere otobüs parası, dolmuş parası ile gidemiyorduk; Allah’tan belediyeler, ücretsiz yapıyor bayramda da akraba, eş dost ziyaretini yapacağız.”

“KOLONYA ALSAM EKMEK ALAMIYORUM DİYE SIZLANAN EMEKLİLER İLE KARŞILAŞTIM SEMTİMİN MARKETİNDE”

Tüm Emeklilerin Sendikası’nın Hukuk Sekreteri Mukaddes Tunca ise emeklilerin işsizlerden sonra en çok zorluk çeken kesim olduğunu vurgulayarak, emekliler ile ilgili şahit olduğu olayları şöyle anlattı:

“Emekliler, işsizlerden sonra şu anda en zorda olan kesim. Markette bir gün önce karşılaştım. ‘Emekliyim, şeker alsam kolonya alamıyorum. Kolonya alsam ekmek alamıyorum diye sızlanan emekliler ile karşılaştım semtimin marketinde. Gerçekten, özellikle emeklilerden dul yetim aylığı alanlar daha zor durumda. Kirasını verse emekli, karnını doyuramıyor. Karnını doyurmaya kalksa kirasını veremiyor. Şu anda da ülkemizde yaşanan krizden dolayı biliyorsunuz kiralar çok yükseldi. Geçen gün bir komşum oturmuş ağlıyor, ‘Emekli maaşımı verecek bir ev bulamadım, alt katlarda, kapıcı dairelerinde kullanılmayan yerler varsa bize bir yardımcı olun da bir ev kiralayayım, normal daire kiralayamıyorum’ diyor. Yani, çok zor durumda emekliler, hiç hak ettiğimizin karşılığını alamıyoruz.

“EMEKLİLER, BELEDİYELERİN OTOBÜSLERİ ÜCRETSİZ YAPARSA AKRABA ZİYARETİNE GİDEBİLİYOR”

Yıllarca primimizi ödedik, biz de isteriz diğer ülkelerin emeklileri gibi bayramda bir tur yapalım. Ne mümkün? İnsanlar evinden çıkamıyor. Sadece emekliler, belediyelerin otobüsleri ücretsiz yaparsa akraba ziyaretine gidebiliyor. Yoksa üç dört şeye gitmek, bir semtten bir semte gitmek mümkün değil; iki üç kişi gitmek hiç mümkün değil. Market önünde emeklilerin sızlanışı, emekli arkadaşların sızlanışını gördüm, çok üzüldüm. Bayram ikramiyesi diye 2 bin lira verdiler, ikramiye gelmeden ‘Elektrik faturalarımı yatıramamıştım, onu yatıracağım’ diyor. Şartlarımızın iyileştirilmesini bekliyoruz.”

ANKA