“Haberinizdeki bilgilere göre İlhan Koca’nın sağlığa erişim ve tedavi olma hakkı engellenmektedir” ifadelerini kullanan İHD Üyesi Avukat Aylin Onursev, “Mahpus İlhan Koca’nın iltihaplanan ayağının geç tedavi nedeniyle kesilmesi veya başka organlarının zarar görmesi de devletin tazminat sorumluluğunu doğurur. Sorumluluğu olan kamu görevlileri hakkında görevi kötüye kullanma ve görevi ihmal gibi suçlardan derhal soruşturma yapılması ve ilgililerin cezalandırılması daha sonra bu olayların tekrarlanmasını engelleyecektir. Bu tip suça konu davranışların cezasız kalması üzerinin örtülmesi daha ağır hak ihlallerinin önünü açmaktadır. İnsan hakları ihlallerinin en çok yaşandığı alanlardan biri olan Ceza İnfaz Kurumları; mahpusların tutuldukları fiziki koşullar, dış dünyayla iletişimleri, ifade özgürlüğü, aile görüş hakkının sağlanması gibi geniş bir çerçeveyi kapsayan mahpus haklarının bir boyutunu da sağlık hakkı oluşturmaktadır. Mahpusların sağlık hakkı sorunu, Ceza İnfaz Kurumlarındaki ölümlerin artışı ve ağır hasta tutukluların tahliye taleplerinin reddedilmesiyle derinleşmektedir. Bu kapsamda, cezaevleri insan hakları ihlallerinin yoğun biçimde yaşandığı ortamlar olmayı sürdürmektedir” diye konuştu.
BAŞKA İHLALLER DE VAR!
Bu gibi durumların sadece Antalya L Tipi Cezaevi’ne özgü sorunlar olmadığını dile getiren Avukat Aylin Onursev, “Antalya İHD Şubesi’ne de son altı aydır Antalya Cezaevlerinde kalan mahpuslardan gelen hak ihlallerine yönelik şikâyetleri arttı. Antalya Cezaevlerinde kalan mahpuslar ayakta sayıma zorlandıklarına gardiyanlarca tehdit edildiklerine ve hakarete uğradıklarına dair İHD’ye başvuru yapmaktadırlar. Hastaneye sevk işleminin çok geç yapılması, hastaneye sevk aracı içinde kelepçe takılması ve kelepçeli muayene keyfi uygulamalarına ilişkin şikâyetleri de bulunmaktadır. Pandemi öncesinde sorunsuz uygulanan haftada 10 saat başka mahpuslarla sohbet hakkı ve haftada 10 saat olan sosyal etkinlikler hakkı (resim, müzik ve benzer etkinlikler) cezaevi yönetimlerince keyfi olarak neredeyse hiç uygulanmadığına dair şikâyetleri de vardır. Mahpusların beyanlarında belirttikleri uygulamalar yürürlükteki yasalarımıza, uluslararası mevzuata göre suçtur. İHD olarak ilgili kurumlara hak ihlali iddialarının araştırılarak sorumluların cezalandırılmasına yönelik başvurularımızı yapıyoruz. Mahpusların avukatlarının da bu insan hakları ihlaline iddialarına dair ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunması, il insan hakları kurulu, kamu denetçiliği kurumu gibi hak ihlali denetimi yapan kurumları başvurularını yapması başka hak ihlallerinin yaşanmasını engelleyecektir” diyerek açıklamasını sonlandırdı.
Arda KIR