Günlerdir Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Antalya programı için AKP kadroları ve Valilik ayaktaydı. Miting havasında yapılması planlanan toplu açılış için davetler, reklamlar yapıldı. Hatta Antalya Valiliği, tüm kamu personelinin ‘hassasiyetli” olması gerektiği yönünde kaymakamlara ve il müdürlerine yazı yazdı. Onlar da tabi ilçe müdürlerine ve hatta kütüphanelere bile yazdılar ‘katılım(n)’ yazısını…
Önce gazeteciyiz ve pekçok şapkamız ve görevimiz olmasına rağmen gazeteci kimliğiyle olaya bakıyoruz ya 6 Ocak’ta ‘Açılışa katılım(n)’ manşetini attık. 7 Ocak’ta da ‘Antalya üvey evlat’ manşetiyle Kayseri’de 30 milyarlık açılış yapılırken Antalya’ya sadece 1.1 milyarlık açılış yapıldığını duyurduk…
Sonuç açılışa davet edilmedik. Gazetemize herhangi bir davet gelmeyince ve bazı gazetelere de gelmediğini öğrenince herhalde bildirim alınmıyor diye muhabirimiz mitinge gitti. Ve tabii alınmadı…
Sonradan öğreniyoruz ki bazı gazetelere davet gitmiş. Bazı kurumlara gitmemiş. Koskoca valilik bu nasıl yapar diye düşünmeden edemiyorsunuz. Kamu personeli mi haber yapacak basın mı? Basını hangi kriterlere göre davet etti valilik açıklamalıdır…
Hoş sadece valilik değil AKP’den de davet almadık. Partinin basın danışmanı arkadaşımızla başka bir konu ile ilgili görüşme yaparken ‘Sizi arayacaklar. Kadın gazetecilere bir davet yapılacak’ demesine rağmen arayan soran olmadı. Ya söylenen o kadın buluşması olmadı ya da sen misin o manşetleri atan, ambargo yedik…
Üzücü olan o ki ayrıştırma halinden kurtulamıyoruz. Gazeteci, muhaliftir. Herşeye ve herkese. Diğer türlüsü halkla ilişkilerdir…
Gelelim türlü mecralardan yaptığımız takip sonucu edindiğimiz bilgilere…
Cumhurbaşkanı Erdoğan, gazetemizin 7 Ocak manşetinde “Antalya üvey evlat” başlığıyla yer alan Kayseri’ye 30 milyar Lira’lık açılış yapılırken Antalya’ya 1.1 milyarlık açılış yapılmasına ilişkin son 20 yılda Antalya’ya yapılan toplam kamu yatırım bedelinin 72 milyar lirayı bulduğunu aktarmış…
Bir seferde yapılan 30 milyarın yanında 20 yılda yapılan 72 milyarın adı olmaz, geçiyorum…
GENEL MÜDÜR KURT AÇIKLAMALI
Gelelim arıtma özelleştirmesine. Gazetemiz 1 Eylül 2022’de ‘Akıl almaz’ devir diye duyurdu. Çünkü akıl alır bir yanı yok. Türkiye’de bu iş ilk iki CHP’li belediyeden başlıyor. Her konuda CHP’nin önünü tıkayan hükümetin muhalefete dönük bu tavrı ortadayken hayırlı bir iş olduğunu düşünmek saflık olur sanıyorum…
Az çok mevzuata hakim biri olarak kanunla verilen yetkinin protokolle devrinin hukuksuz olduğunu yazdım. Artı protokolle yapılan bakanlığa devir sonrası bakanlığın davetle işi kime verdiğine bakınca da tanıdık bir aile çıktı ortaya; Albayrak…
Antalya’da Serik arıtma işi ALKATAŞ firmasına verilmiş. Albayrak Ailesi’nden Bayram Albayrak’ın sahibi olduğu şirket…
Her halde kamuya hayrına çalışmıyor ALKATAŞ. Yaptığı yatırımı yaklaşık 7 yılda amorti edecek ve yaklaşık 13 yıl da her ay fatura edilen atıksu bedellerini -tahsil edilsin ya da edilmesin- alacak…
Belediyeyi aslında gelir kaybına uğratan bu devir için Erdoğan bakın ne demiş, “Belediyeleri yapamadığı arıtmaları yapıyoruz”…
Sanıyorum şimdi bu işin mimarı ASAT’ın çok kıymetli Genel Müdürü İbrahim Kurt, çıkıp bir açıklama yapar…
“ASAT gelir kaybederken, ALKATAŞ’a kaynak yaratıldı” demek zira ona düşer…
Öte yandan gelelim Erdoğan’ın ardından olanlara…
KRALDAN ÇOK KRALCILAR
Hassas olun talimatıyla 90 bin kişinin toplandığı söyleniyor ama sayıdan emin olamadım. Çünkü görmedim. Fakat beni üzen kraldan çok kralcı olmak. Bir gazeteci Vahap Munyar polis şiddetine uğramış. Geçmiş olsun…
‘Kendinizi vurdurmayın’ sözüne hiç kimsenin muhatap olmaması gerekirken, bir gazeteciye neden bu söylenir bilmiyorum…
Ama Antalya Emniyet Müdürümüz Sayın Orhan Çevik’in nezaketinden eser yok maalesef pek çok polis memurunda…
Birçok törende biz de yaşıyoruz. Basın kartımızı göstermemize rağmen tören alanına bile sokulmuyoruz aracımızla. Ancak pekçok siyasi özel aracıyla alana giriyor…
Bu memleket hepimizin. Çabamız daha güzel bir Türkiye ve Antalya. O yüzden iktidarı muhalefeti gördüğümüz herşeyi yazacağız, çizeceğiz. Kimse kusura bakmasın…
Biz çok ambargolar, baskılar gördük. Az değil 23 yıldır mesleğin içindeyiz…
Kimler geldi, kimler geçti…
Esen kalın efendim…