Tarım-İş Antalya’dan Geçim İsyanı!

Kamu işçilerinin ücret ve haklarını ilgilendiren çerçeve protokol görüşmelerinde ilerleme sağlanamaması üzerine Türk-İş Konfederasyonu eylem kararı aldı. Antalya’da sendikalar sabah saatlerinde yürüyüş ve basın açıklamalarıyla tepkilerini dile getirdi.
Tarım-İş Antalya’dan Geçim İsyanı!

Türk-İş Konfederasyonu, kamu işçilerini ilgilendiren çerçeve protokol sürecinde hükümetin talepleri karşılıksız bırakmasına karşı eylem planını hayata geçirdi. 24 Haziran sabahı itibarıyla Türkiye genelinde başlayan eylemler kapsamında Tarım İş Sendikası Antalya Şubesi’ne bağlı Tarım Orman İl Müdürlükleri ve Araştırma Enstitüsü Müdürlükleri önünde Tarım İş Sendikası üyeleri ses yükseltti.

“Ne Siz O Teklifi Vermiş Olun Ne Biz Duymuş Olalım”

Tarım-İş Antalya Şube Başkanı Feyzi Özer, yaptığı açıklamada, üç aydır somut bir teklif sunulmamasını sert ifadelerle eleştirdi. Özer, “Kamu Toplu iş Sözleşme sürecinde biz işçiler, sosyal diyaloğa dayalı, şeffaf ve çözüm odaklı bir yaklaşım görmek istedik. Ama ne yazık ki siz, işçinin sabrını sınadınız. Üç ay boyunca masaya hiçbir teklif getirmediniz. Uyardık: "Geçim şartları her geçen gün zorlaşıyor" dedik, görmezden geldiniz. Sabırla çözüm bekledik. En sonunda ise zar zor, lütufmuş gibi bir teklif sundunuz. Bu teklifiniz, bırakın kabul etmeyi, emeğimizi yok saymaktır! Bu nedenle, verdiğiniz rakamları burada, dile bile getirmeyeceğiz... Ne siz o teklifi vermiş olun, nede biz duymuş olalım! Maaşlarımızla bir ayı değil, bir haftayı bile çıkaramıyoruz. Kiralar uçmuş, faturalar gelirken ellerimiz titriyor. Uykularımız kaçıyor. Çocuklarımızın beslenmesini, kitap defter masrafını karşılayamıyoruz. Geçim sıkıntısı bugün kamu işçisinin en yakıcı sorunu haline gelmiştir. Zordayız Geçinemiyoruz” ifadelerini kullandı.

Tarım İş Antalya’dan Geçim İsyanı! 2

“Bu Mesele Herkesin Meselesi”

Geçim krizinin sadece kamu işçilerini değil, kamu hizmetlerini ve toplumun genelini etkilediğini vurgulayan Özer, “Şu gerçek çok iyi bilinmelidir bu mesele yalnızca kamu işçisinin meselesi değil herkesin meselesidir. Kamuoyunun da bu adaletsizliğe ve aksayacak olan kamu hizmetlerine sessiz kalmayacağı bilinmelidir. Emekçiyi oyalamak belirsizlik içinde bekletmek sosyal barışa zarar verecektir. Biz işçilerin beklemeye oyalanmaya belirsizliğe tahammülü kalmamıştır. Emekçi üstüne düşen görevini yapmıştır, yapmayada devam etmektedir! Alın terini dökerek ülkesine milletine değer katmaktadır. Bizi yönetenlerde sosyal devletin gerektirdiği görevini yerine getirmelidir. Hükümet en kısa zamanda süreci daha fazla uzatmadan, işçinin emekçinin hakkını vermeli adil ve kabul edilebilir bir çözümle sonlandırmalıdır.” ifadelerini kullandı.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.