Kiralık Araçla 120 Milyonluk Vurgun: "Satın Aldık Sandık, Hırsız Muamelesi Gördük!"

Antalya’da yaşanan büyük dolandırıcılık olayında, filo şirketlerinden kiralanan 73 aracın yasa dışı şekilde satılması sonucu yüzlerce kişi mağdur oldu. Toplam 120 milyon TL’lik vurgunun mağdurları, "Araç satın aldığımızı sanıyorduk, herkes bizi hırsız sanıyor" diyerek hem maddi hem de manevi çöküş yaşadıklarını anlattı.
Kiralık Araçları Sahte Sözleşmeyle Sattılar
Antalya’da faaliyet gösteren iki şirketin, İstanbul merkezli üç lojistik firmadan kiraladığı 73 aracı, internet üzerinden "sahte satış sözleşmeleri" ile üçüncü kişilere sattığı ortaya çıktı. Araçlar yüzde 30 peşinat ve 24-48 ay vade ile alıcı buldu. Antalya Emniyeti Dolandırıcılık Büro Amirliği ekiplerinin yürüttüğü operasyonla 10 kişi yakalandı. Gözaltına alınan şüphelilerden 4'ü, mağduriyetleri gidermek şartıyla tahliye edildi. Ancak mağdurlar, tahliyeden sonra kimsenin kendileriyle iletişime geçmediğini ifade ediyor.
“Araç Satın Aldık Sandık, Kelepçeyle Gözaltına Alındık”
Mağdurlar arasında yer alan Abdullah Aktürk, 2021 model bir aracı satın aldığını zannettiğini, 523 bin TL ödeme yaptığını ancak aracın aslında kiralık çıktığını belirtti. Sahte kimlik gösteren kişilerle işlem yaptığını fark ettiğinde ise çok geçti. Aktürk şunları söyledi:
“Polis aradı, aracın GPS ile yerini tespit etmişler. Ruhsat sahibi gelip aldı. Sonra öğrendik ki bize kendini araç sahibi olarak tanıtan kişi sahte kimlik kullanmış. Kelepçeyle karakola götürüldüm. Suçlu muamelesi görmek çok ağırdı.”
"Tahliye Oldular, Ama Ne Arayan Ne Soran Var"
Mağdurlar adına konuşan Avukat Muzaffer Uğur, “Sanıklar tahliye olurken mağduriyetleri gidereceklerini söylediler, ancak aradan geçen zamana rağmen tek bir geri dönüş olmadı” dedi. Uğur, bazı müvekkillerinin araçlarını aldıktan sadece birkaç gün sonra emniyet kararıyla teslim etmek zorunda kaldıklarını ve ciddi bir belirsizlik içinde olduklarını ifade etti.
“Bu Araç da Çalıntı Değil mi?”
Dolandırıcılık mağdurları toplum içinde damgalanmış olmanın manevi yükünü de taşıyor. Abdullah Aktürk, yaşadığı sıkıntıyı şöyle dile getirdi:
“Beni görenler espriyle karışık ‘Bu araba da çalıntı mı?’ diyor. Eşim altınlarını bozdurdu, ben arabamı sattım. Şimdi elimizde ne araç kaldı ne de güven. Psikolojik olarak çöktük.”
Uzlaşma Vaatleriyle Oyalama İddiası
Mağdurlar, tahliye edilen şüphelilerin uzlaşma girişimlerinin yetersiz olduğunu, ödemelerin yalnızca peşinat ve birkaç taksitle sınırlı kaldığını, ekstra masrafların telafi edilmediğini öne sürdü. Ayrıca, vaat edilen taksit ödemelerinin ne zaman başlayacağının bile belirsiz olduğunu belirtti.
Kaynak:İHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.