İKK'dan Antalya Ormanları İçin Bilimsel Mücadele Çağrısı

TMMOB Antalya İl Koordinasyon Kurulu, yaptığı basın açıklamasında Türkiye genelinde ve Antalya özelinde artan orman yangınlarına dikkat çekerek, yangınlarla mücadelede bilimsel, planlı ve kamucu bir yaklaşımın zorunlu hale geldiğini vurguladı. Kurul, “Orman yangınları artık sadece yaz mevsiminin değil, tüm yılın sorunu haline gelmiştir” dedi.
“60 Bin Hektar Yandı, 6 Kişi Hayatını Kaybetti”
Kurulun açıklamasında, 2021 yılında Manavgat’ta çıkan ve Türkiye tarihinin en büyük orman yangınlarından biri olarak kayıtlara geçen yangın hatırlatıldı. Açıklamada, “Yaklaşık 60.000 hektarlık ormanlık alan yok oldu; 6 vatandaşımız hayatını kaybetti, binlerce canlı yaşamını yitirdi, köyler boşaldı. Ekolojik ve toplumsal kayıplar çok büyük oldu” ifadelerine yer verildi.
“2025’te Yanan Alan Miktarı yüzde 81 Arttı”
TMMOB verilerine göre, 2025 yılının ilk yedi ayında Türkiye genelinde 4.426 orman yangını çıktı. Bu yangınlarda toplam 49.769 hektarlık alan zarar gördü. Bu rakamlar, yangın sayısında yüzde 16,5’lik artış, yanan alan miktarında ise yüzde 81’lik artış anlamına geliyor. Antalya özelinde ise Orman Bölge Müdürlüğü sınırlarında 118 yangın meydana geldiği, toplamda 540,2 hektar ormanlık alanın zarar gördüğü belirtildi. Kurul, “Gazipaşa’daki Doğanca Mahallesi yangını tek başına 367 hektarı küle çevirdi. Bu yangın, geçen yılki toplam zarar alanının yüzde 10’undan fazlası” dedi.
“Yangınların Büyük Bölümü İnsan Kaynaklı”
TMMOB orman yangınlarının temel nedenleri arasında anız yakımı, enerji nakil hatlarındaki sorunlar, orman içi atıklar, kaçak yapılar ve dikkatsiz insan davranışları yer alıyor. Açıklamada, bu nedenlerle ilgili alınması gereken önlemleri sıralayan TMMOB, anız yakımının kesin şekilde yasaklanması gerektiği vurgulandı. Enerji nakil hatlarının düzenli olarak denetlenmesi ve yangın riskini azaltmak amacıyla kesici sistemlerin kurulmasının zorunlu olduğu belirtildi. Ayrıca, tarım alanları ile ormanlar arasında yangının yayılmasını önleyecek tampon zonların oluşturulması gerektiği ifade edildi. Orman içindeki atıkların temizlenmesi, yangın yolları ve su havuzlarının ise her zaman erişilebilir ve çalışır durumda tutulmasının önemine dikkat çekildi.
“Plansız Yapılaşma Yangını Yerleşim Alanlarına Taşıyor”
TMMOB, plansız yapılaşmanın yangın riskini artırdığına da dikkat çekti. Açıklamada, “Ormana komşu yapılaşmalar, yangınla birlikte köyleri ve mahalleleri tehdit eder hale geldi. İmar afları bu riski daha da büyütüyor” denildi. TMMOB Antalya İl Koordinasyon Kurulu’nun açıklamasında, yangınlarla mücadelede kalıcı çözümün yalnızca söndürme faaliyetleriyle değil, kapsamlı yasal düzenlemelerle mümkün olabileceği vurgulandı. Kurul, yanan alanların anayasal güvence altına alınarak kesinlikle imara açılmaması gerektiğinin altını çizdi. Mevcut Orman ve Kıyı Kanunlarının kamu yararını esas alan bir yaklaşımla yeniden düzenlenmesini isteyen TMMOB, ayrıca afet risklerine göre mekânsal veri üretilmesi ve tüm imar planlarının bu bilimsel temele oturtulması gerektiğini belirtti. Yeni yapılaşmalarda ise yangına dayanıklı malzeme kullanımının ve ormanlarla yerleşim alanları arasında yeşil tampon bölgelerin oluşturulmasının zorunlu hale getirilmesi gerektiği ifade edildi.
Dikkat! Antalya’da Otobüs Güzergâhları Yenilendi
“Orman Köyleri Sürece Dahil Edilmeli”
Açıklamada kırsal kesimlerin sürece dahil edilmesinin önemine de vurgu yapılarak, “Orman köyleri yangınla mücadelenin asli unsurlarından biri olmalıdır. Yerel halkla birlikte yerel yangın ekipleri kurulmalı, birlikte eğitim ve hazırlık yapılmalıdır” önerisi getirildi.
“Afet Sonrası Peyzaj Müdahaleleri Şart”
Yangın sonrası risklere karşı yapılması gereken müdahalelere de değinilen açıklamada, heyelan, erozyon ve sel tehlikesine karşı mühendislik önlemlerinin alınması, yeşil altyapı projelerinin geliştirilmesi ve doğal restorasyon yöntemlerinin uygulanması gerektiği vurgulandı.
Çağrı Yapıldı
Açıklamanın sonunda çağrı yapan TMMOB İKK, “Antalya'nın doğası, ormanları, tarım alanları ve kırsal yaşamı ancak birlikte korunabilir. Yangınla mücadele sadece bir yaz meselesi değil, yıl boyunca süren mühendislik, planlama ve çevresel yönetim meselesidir. Bilim temelli, koordineli ve katılımcı önlemler ivedilikle uygulanmalıdır.” dedi.
Kaynak:Haber Merkezi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.