Eğitim-İş Antalya: Barınma Görevi Tarikatlara Devredilemez

Resmî Gazete’de yayımlanan Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği’nin 52/A maddesindeki değişiklik, tartışmalara yol açtı. Eğitim-İş Antalya Şube Başkanı Sadık Acar, yaptığı yazılı açıklamada düzenlemeyi eleştirerek, bunun eğitimde eşitlik ve laiklik ilkelerini tehdit eden bir adım olduğunu vurguladı. Yeni düzenleme ile yalnızca kamu yararına çalışan dernekler ve vergi muafiyetli vakıfların kuruculuğunda açılan, öğrencilerini ücretsiz okutan okullarda ortaokul düzeyinde yatılılık hizmeti verilebileceğini hatırlatan Acar, “Bu düzenleme, devletin sorumluluğu olan barınma hakkını tarikatlara ve vakıflara devretmesidir. Çocuklarımız kamu kaynaklarıyla beslenen bu yapılara yönlendirilmektedir. Aileler, ‘başka çarem yok’ diyerek mecbur bırakılmaktadır” dedi.
“YİBO ve PİYO’lar kapatıldı, boşluğu tarikatlar doldurdu”
Acar, geçmişte yatılı öğrenciler için açılan Yatılı İlköğretim Bölge Okulları (YİBO) ve Pansiyonlu İlköğretim Okulları (PİYO)’ların kapatıldığını hatırlattı. Bu kurumların en azından devlet güvencesi altında güvenli barınma ve beslenme imkânı sunduğunu belirten Acar, “Geçmişte, taşımalı eğitim politikası çerçevesinde, uzak bölgelerdeki öğrenciler için Yatılı İlköğretim Bölge Okulları (YİBO) ve Pansiyonlu İlköğretim Okulları (PİYO) açılmıştı. Aslında ideal olan bu okullara ihtiyaç duyulmamasıdır; her öğrencinin kendi mahallesindeki okulda eğitim görmesidir. Ama bu mümkün değilse, devletin güvencesiyle ve çok uzak olmamak koşuluyla ulaşım hizmeti sağlanmalıdır. YİBO ve PİYO’lar en azından devletin güvencesi altında güvenli barınma ve beslenme imkanı sunuyordu. Öğretmenler aynı pansiyonlarda kalıyor, görev yapacak kadrolar titizlikle seçiliyordu. Ancak bu kurumlar da kapatıldı. Devlet geri çekilirken, boşluğu tarikatların ve cemaatlerin açtığı yatılı kurumlar doldurdu” ifadelerini kullandı.
Antalya'da Hazırlandılar! Filenin Sultanları Dünya İkincisi Olarak Yurda Döndü
“Eğitim devredilemez, ihmal edilemez”
Çocuk yaşta yatılı eğitimin başlı başına yoksulluğun göstergesi olduğuna dikkat çeken Acar, Bu çağda hala çocuk yaşta yatılı okul ve yatılı öğrenci kavramlarını konuşuyor olmamız, başlı başına bir yoksulluk göstergesidir. Çünkü en iyi okul, çocuğun evine en yakın olandır. Her çocuk yaşadığı yerde, güvenli ve nitelikli okullara erişebilmelidir. Derslik ihtiyacını karşılamayan, yeterli okul yapmayan devlet, çocuklarımızı yatılılığa ya da vakıf–dernek yurtlarına mecbur bırakmaktadır” dedi.
Eğitim-İş olarak söz konusu düzenlemenin iptali için yargı yoluna başvuracaklarını açıklayan Acar, “Çocuklarımızın geleceği, tarikatların değil Cumhuriyet’in güvencesi altında olmalıdır. Eğitim devletin görevidir; devredilemez, ihmal edilemez.” ifadelerini kullandı.
Kaynak:Ulaş Kökçe
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.