Antalya’da Turizm Emekçilerinden Haftalık İzin Sömürüsü Tepkisi

Geçtiğimiz hafta Meclis'te kabul edilen turizm çalışanlarının haftalık tatili için 10 gün çalışması gereken düzenleme Resmi Gazete' de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Kültür ve Turizm Bakanlığından turizm işletme belgesi almış konaklama tesislerinde çalışan işçiler 10 +1 kuralına göre hafta tatili yapabilecek. Yani, turizm sektöründeki işçi 10 güne kadar çalıştırıldıktan sonra 11’inci gün hafta tatili hakkı kazanacak. Uygulamanın emek sömürüsünü giderek derinleştirdiğini ifade eden emekçiler, hem iktidara hem de patronlara tepki gösterdi. Turizmde yıllardır çalışma saatlerinin uzunluğu, düşük ücretler ve kötü şartlar ile birlikte giderek artan emek sömürüsüne eklenen haftalık tatil kanunu ile birlikte turizm işçiliğinin sürdürülebilirliğini yitirdiğini belirten emekçiler, kanuna tepki gösterdi. Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Dev Turizm-İş Antalya Şube Başkanı Emrah Demir, “Bu düzenleme yalnızca turizm işçilerine değil, tüm emekçilere yönelik bir tehdittir. Bugün “pilot uygulama” adı altında turizm sektöründe yapılan bu değişiklik, yarın diğer sektörlere yayılmak istenecektir. Bu nedenle tüm işçi sınıfı bu saldırıya karşı ortak tutum almalıdır. Devrimci Turizm İşçileri Sendikası olarak taleplerimiz nettir: Haftalık tatil hakkının gaspına yönelik bu düzenleme derhal geri çekilmelidir. Çalışma süreleri insanca yaşama uygun biçimde sınırlandırılmalı, fazla mesai açıkça tanımlanmalı ve ücretlendirilmelidir. Turizm işçileri köle değildir. Kötü yaşam koşullarına ve hukuksuz uygulamalara mahkûm edilemez. Dinlenme hakkı pazarlık konusu yapılamaz; anayasal ve uluslararası güvencelerle korunmalıdır” dedi.
DİNLENME HAKKI ERTELENEMEZ
Başkan Emrah Demir, “Son yapılan yasal düzenlemeyle birlikte turizm sektöründe çalışan emekçilerin haftalık izin hakkı fiilen ortadan kaldırılmıştır. Yeni uygulamaya göre işçiler, 10 gün boyunca aralıksız çalıştırılabilecek, 11. gün izin kullandırıldığında bu süreç fazla mesai sayılmayacaktır. Bu düzenleme, işçilerin yasal güvence altındaki dinlenme hakkını ortadan kaldırmakta, çalışma sürelerini fiilen uzatmakta ve emek sömürüsünü derinleştirmektedir. Turizm emekçileri, yıllardır süren sezonluk güvencesizlik, uzun mesai saatleri, asgari ücrete dahi yaklaşamayan maaşlar, kalabalık ve sağlıksız lojman koşulları, moladan yoksun iş günleri ile yaşamaya çalışmaktadır. Tüm bu ağır şartlara rağmen üretimin yükünü sırtlayan işçiye şimdi bir de “hafta tatili hakkını da rafa kaldırıyoruz” denmektedir. Bu açıkça insan onuruna aykırıdır. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 46. maddesi, işçilerin haftada en az bir gün ücretli hafta tatili hakkı olduğunu açıkça belirtir. Bu hak, yalnızca iç hukukla değil, Anayasamızın 50. maddesi ile de güvence altına alınmıştır: Anayasa Madde 50: Dinlenmek, çalışanların hakkıdır. Bu hak, çalışma süresini düzenleyen yasa ve sözleşmelerle güvence altına alınır. Ayrıca Türkiye’nin taraf olduğu Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) sözleşmeleri de bu hakkı korumaktadır: ILO 14 No’lu Sözleşme, tüm işçilere haftada en az bir kesintisiz dinlenme günü verilmesini zorunlu kılar. ILO 1 No’lu Sözleşme, çalışma sürelerini sınırlandırarak dinlenme hakkının ertelenememezliğini vurgular” dedi.
UCUZ SÖMÜRÜ
Dev Turizm-İş Antalya Şubesi yönetiminden Serhat Avşaroğlu ise, “Bizler alnından akan ter ile, bacasız sanayii turizmin ürünü olan ‘hizmeti’ yaratan turizm işçileriyiz. Devasa billboardları kaplayan otel reklamlarında, turizm gelirleri açıklanırken televizyonlarda, sosyal medyaya atılan tatil fotoğraflarında yer almayan, görmezden gelinenleriz. Sizler beş yıldızlı tatillerinizi yaparken, beş yıldızlı sömürüye maruz kalanlarız. Sizler keyif ile tatilinizi yaparken, insan bedeninin sınırlarını aşacak sayıda odaları temizleyen, akşam yemeğinize yetiştirmek için molasız çalışarak o şık restoranları sizler için hazırlayan, yetersiz personel sayısı ile keyifle yiyeceğiniz yemekleri hazırlayanlarız. Herkesin malumu olduğu üzere turizm işkolunda bulunan meslekler belirli bir deneyim, birikim gerektirmektedir. Bizler bize reva görülen çalışma koşullarına, açlık sınırı altında ücretlere razı gelmeyince patronlar, devletin sağladığı kolaylıklar ile, yurt dışından taşeron şirketler aracılığı ile yabancı işçi getirip, ucuz sömürü yolunu tercih ediyor” dedi.
“BİZDEN BAŞLADI DİĞER SEKTÖRLERE DE YAYILACAK”
Avşaroğlu, “Ancak bu tercihleri dahi onları doyurmamış olacak ki, bütün bu hak gaspları yetmez gibi şimdi de haftada 1 olan izin hakkımızı, 10 günde bire çıkarmaya çalışıyorlar. Ve bu durumu ‘’ işçi bulamamak’’ bahanesi ile meşrulaştırmaya çalışıyorlar. Eğer bir sektörde, o sektörde çalışmak isteyen işçi sayısı ihtiyacı karşılamıyorsa, ücret artışına gidilir. Her sektörde bu böyledir. Bizler ve turizm sektöründen uzaklaşan meslektaşlarımız, mesleklerimizi çok seviyoruz, fakat bu sömürüyü reddediyor, mücadelemizi örgütlenerek büyütüyoruz. Bütün dünya haftalık 5 günlük çalışmanın altına inerken, biz Türkiyeli turizm işçilerine 10 günde 1 izin reva görülüyor. Karşı karşıya kaldığımız zihniyet doymak bilmez bir grup azgın azınlık iken, çoğunluk olan biz işçiler bu duruma razı mı geleceğiz? Elbette hayır! Bizler emeğimizin karşılığını, patronun ve sırtını yasladığı devletin lütfu ile değil, mücadelemiz ile alacağız! Mecliste dün görüşülmeye başlanan ve turizm işçilerine 10 günde 1 izini de kapsayan torba teklif ile dinlenme hakkımızın gasp edilmesi hedefleniyor. Eğer bizler bugün, kazanılmış haklarımıza sahip çıkmaz, razı gelirsek, yarın çok daha ağır şartlar bizi bekliyor olacak.Bu hak gaspı yalnız maruz kalan turizm işçilerinin değil, tüm işçi sınıfının sorunudur. Eğer bugün biz buna razı gelirsek bir örnek teşkil edecek ve diğer sektörlerde de uygulanmak isteyecektir. Başta turizm işçileri olmak üzere, Türkiye İşçi Sınıfını ve emekten yana kamuoyunu 10 günde 1 izin kullanmamızın yolunu açan bu yasa teklifine karşı mücadeleye davet ediyoruz. Turizm emekçilerini sendikamızda örgütlenmeye, turizmde emeğin mücadelesini büyütmeye davet ediyoruz. Haklarımızı korumak, yeni haklar edinmek için bizler buradayız, örgütlüyüz mücadeleye devam ediyoruz” dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.