Antalya Peyzaj Mimarlarından Orman Yangınları İçin Alarm: “Antalya, Geri Dönülmez Eşiğe Yaklaşıyor”

Antalya, son yıllarda artan orman yangınlarıyla birlikte doğayla kurduğu bağda ciddi bir sınavdan geçiyor. Her yaz daha da yoğunlaşan yangınlar, yalnızca ekosistemi değil, şehir yaşamını da tehdit eden bir krize dönüşmüş durumda. TMMOB Peyzaj Mimarları Odası Antalya Şube Başkanı Gülsüm Kıldan, bu tehlikenin ciddiyetine dikkat çekerek kamuoyuna çarpıcı bir uyarıda bulundu. Şube Başkanı Gülsüm Kıldan, son yıllarda artan orman yangınlarının Antalya için yalnızca ekolojik değil, aynı zamanda toplumsal ve kentsel bir kriz haline dönüştüğünü vurguladı. “Ormanlar gölge değil, yaşamsal sigortamızdır” diyen Kıldan, acil önlem çağrısında bulundu.

Antalya Türkiye’nin Yangın Haritasında İlk Sırada

Kıldan, 2020–2024 yılları arasında Antalya’da toplam 2.234 orman yangını yaşandığını ve yaklaşık 67.512 hektar ormanlık alanın zarar gördüğünü açıkladı. 2025 yılı içinde ise Aksu, Muratpaşa, Manavgat, Gazipaşa ve Alanya ilçelerinde en az 9 orman yangınının çıktığını belirtti. Kıldan, “Bu yoğunluk, doğal bir süreçten ziyade insan etkisinin açık bir sonucudur” dedi.

“Yangınlar Sadece Doğayı Değil, Geleceğimizi Yakıyor”

Antalya’da artan yangınların büyük ölçüde insan kaynaklı olduğuna dikkat çeken Kıldan, kontrolsüz yapılaşma, orman içi faaliyetler, turizm baskısı, uzun süreli kuraklık ve sıcaklık artışının yangınları beslediğini ifade etti. “Ormanlarımız sadece ağaç toplulukları değil; toprağı, suyu ve iklimi dengeleyen canlı sistemlerdir” dedi.

Kentlerde Yeşil Alanlar Hayatta Kalma Altyapısıdır

Kıldan, Kepez Ormanları, Düzlerçamı, Lara Kent Ormanı ve Saklıkent gibi bölgelerdeki orman dokusunun yalnızca biyolojik çeşitliliği değil, aynı zamanda şehir içi hava sirkülasyonu, nem ve yağış dengesini sağladığını vurguladı. “Bu ormanlar serinlik değil, yaşam güvencemizdir” dedi.

Su Krizi Kapıda: Beş Yıl İçinde 50°C ve Su Kesintileri Olabilir

Antalya’da su krizinin artık mevsimsel değil, yapısal bir tehdit haline geldiğini ifade eden Kıldan, önlem alınmaması durumunda önümüzdeki beş yıl içinde yaz aylarında içme suyu kesintileri, tarımsal üretimde düşüş ve şehir merkezinde 50°C’ye varan sıcaklıkların ‘normal’ hale geleceği uyarısında bulundu.

“Yanmış Ormanlara Beton Değil, Umut Gerek”

Yanan ormanların turizm ya da yapılaşma amaçlı kullanılması fikrine sert çıkan Kıldan, bu alanların doğal süreçlerle ve bilimsel rehberlikle yeniden ormanlaştırılması gerektiğini vurguladı. “Bu topraklarda umut yeşermeli, rant değil” dedi.

Yeşil Altyapı Planlaması ve Toplumsal Bilinç Şart

Yangınla mücadelenin sadece alevlerle değil, planlama ile kazanılacağını belirten Kıldan, yangın risk haritalarının hazırlanması, kentlerde yeşil altyapının güçlendirilmesi ve halkın bilinçlendirilmesinin artık ertelenemeyecek adımlar olduğunu söyledi.

“Doğanın Sesiyle Planlama: Biz Hazırız”

TMMOB Peyzaj Mimarları Odası Antalya Şubesi olarak tüm bilimsel birikimle sürece katkı sunmaya hazır olduklarını belirten Kıldan, sözlerini şöyle tamamladı:

“Kentlerimizi doğayla uyumlu, dirençli ve sürdürülebilir şekilde planlamak hepimizin ortak sorumluluğudur. Yeşil alan kaybı artık sadece çevresel değil, ekonomik ve toplumsal bir yıkım riskidir.”