Antalya Lezzetleri Tanıtımda Gecikiyor! ATSO’dan Açıklama

ATSO Başkanı Yusuf Hacısüleyman, Antalya’nın güçlü gastronomi mirasının yeterince tanıtılamadığını belirterek, "Yemeklerimiz nefis ama akılda kalmıyor" dedi. ATSO, coğrafi işaretler ve kolektif üretim modelleriyle sürdürülebilir tarımın da altını çizdi.
Türk mutfağı tanıtımda sınıfta kalıyor
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Yusuf Hacısüleyman, gastronomi alanında Türkiye'nin oldukça zengin bir potansiyele sahip olduğunu ancak bu zenginliğin tanıtımında eksiklik yaşandığını dile getirdi. Başkan Hacısüleyman, “Ürünlerimizi ‘nasıl olsa bizimdir’ diyerek tescillemekte geç kaldık. Oysa yemeklerimiz dünya çapında beğeniliyor. Ancak misafirlerimize sorduğumuzda akılda kalan yemek sayısı sınırlı. Bu, tanıtım eksikliğimizin göstergesidir” ifadelerini kullandı.
17 milyon turist geliyor, akılda kalan sadece döner ve baklava
Antalya’nın her yıl milyonlarca turiste ev sahipliği yaptığını hatırlatan Hacısüleyman, “Büfelerimiz müthiş zenginlikte. Türk kahvaltısında 160 çeşit ürünle salonları donatıyoruz. Fakat turistlere ‘hangi lezzeti hatırlıyorsunuz?’ diye sorduğumuzda sadece döner ve baklava gibi birkaç ürün öne çıkıyor. Bu kadar emek verdiğimiz mutfağımızın isimlerini hafızalara kazıyamıyoruz. Bu, stratejik bir eksikliktir” dedi.
YÜCİDER-Gi, gastronomi dünyasında zirveye çıktı
Gastronomi yayıncılığının Oscar’ı olarak kabul edilen “Dünya Yemek Kitapları Yarışması”nda YÜCİDER-Gi dergisinin dördüncü sayısının kendi kategorisinde dünyanın en iyisi seçilmesi, Antalya gastronomisi açısından gurur kaynağı oldu. ATSO Başkanı Yusuf Hacısüleyman, bu başarıda emeği geçenleri kutlayarak, yerel ürünlerin markalaşmasında tanıtım araçlarının önemine dikkat çekti.
Coğrafi işaret: Sadece ürün değil, kültürün kimliği
Antalya Ticaret Borsası (ATB) Başkanı Ali Çandır da etkinlikte yaptığı konuşmada, coğrafi işaretlerin sürdürülebilir tarımın ayrılmaz bir parçası olduğunu belirtti. “Coğrafi işaret sadece bir ürün adı değildir. Ürünün yetiştiği toprağın, emeğin ve kültürel geçmişin taşıyıcısıdır. Korunması ve yaşatılması, hepimizin sorumluluğudur” diyen Çandır, tescilin yeterli olmadığını; işleme, paketleme, markalaşma ve pazarlamanın da eşit önemde olduğunu vurguladı.
Üreticiler birlikte hareket etmeli
Ali Çandır, sürdürülebilir bir ticaret modelinin ancak üreticilerin ürün etrafında örgütlenmesiyle sağlanabileceğini belirterek, “Ürünlerin etrafında güçlü kooperatifler ve birlikler kurulmalı. Yerel değerler bu şekilde geleceğe taşınabilir” diye konuştu. YÜCİDER-Gi ekibini ve sürece katkı sunan akademisyenler ile üreticilere de teşekkür etti.
Gastronomi söyleşisinde sektör buluşması
“YÜCİDER-Gi ve Dünya Birinciliğine Uzanan Süreç” başlıklı söyleşi, Antalya gastronomi dünyasını bir araya getirdi. Moderatörlüğünü Emin Altıner’in üstlendiği etkinlikte, Prof. Dr. Selim Çağatay, Doç. Dr. Mehmet Zanbak, Ayşe Ayşin Işıkgece, Ebru Kocaacar, Celal Bülbül, Cevat Alp ve Güray Parlak gibi isimler sektöre dair görüşlerini paylaştı.
Kaynak:Haber Merkezi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.