Antalya BES’ten TÜİK Önünde Eylem: "Vatandaş ile Hükümet Arasındaki Sorunun Muhatabı Değiliz"

Büro Emekçileri Sendikası (BES) Antalya Şubesi, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) çalışanlarının karşı karşıya kaldığı sorunları gündeme taşımak amacıyla TÜİK Antalya Bölge Müdürlüğü önünde basın açıklaması düzenledi. Eyleme katılan TÜİK çalışanları, kurumun kamuoyundaki imajı nedeniyle yaşadıkları baskı, hakaret ve mobbing gibi sorunlara dikkat çekti.

"Hakaret Değil Saygı İstiyoruz"

“Enflasyonun, Yoksulluğun, Yolsuzluğun Sebebi TÜİK Emekçileri Değildir. Hakaret Değil Saygı İstiyoruz” yazılı pankartla başlayan eylemde, BES Antalya Şube Sekreteri Güven Türkay tarafından yapılan açıklamada TÜİK çalışanlarının yaşadığı sıkıntılar açıkça dile getirildi.

Türkay, TÜİK’in toplumun her alanını etkileyen stratejik bir kurum olduğuna vurgu yaparak, “TÜİK çalışanları istatistik amaçlı veri toplamak için gerek vatandaşın kapısını çalarak gerekse 124 hattı üzerinden telefon araması yaparak çalışma yapmaktadır. Tüik çalışanları, gerek alan görevlerinde gerekse yapılan 124 telefon görüşmelerinde kurumun kamuoyunda oluşan olumsuz itibarı nedeniyle çeşitli baskı, küfür ve hakaretlere maruz kalmaktadır. Kurumun kendi yaptığı işi yeteri kadar anlatamaması, şeffaflık ölçütlerine dikkat etmemesi sonucu öfkeli vatandaş ile TÜİK çalışanı anketörler karşı karşıya gelmektedir. Vatandaş, kurumun yaptığı çalışmalara tepki göstermekte, hükümetle Kurumu eş görerek duyduğu öfkeyi çalışana yönlendirmektedir. TÜİK Bölge Müdürlüklerinde anketör olarak çalışan emekçiler, bu stres ve baskı altında çalışmaktadır. Görev yetkisi olmamasına rağmen çalışmayı yapmak istemeyen vatandaşları ikna etmeye çalışmak durumunda bırakılmaktadır. Bölge Müdürlüklerinin çoğunluğunda fiziki yetersizlikten dolayı telefon görüşmeleri sorunlu geçmekte, sesler birbirine karışmaktadır. 124 çalışmaları için ayrı bir birim kurulup ayrı odalar tahsis edilmelidir. “ dedi.

"Anketörler Yalnız Bırakılıyor"

TÜİK çalışanlarının vatandaşlarla doğrudan temas kurduğu 124 hattı üzerinden yapılan telefon görüşmelerinde sık sık hakaret ve tehditlere maruz kaldığını belirten Türkay, “Bu görüşmelerin kayıt altına alınıp performans kriteri olarak kullanılması, çalışanlar üzerinde ciddi bir baskı oluşturuyor” diye konuştu.

Ayrıca, fiziki yetersizlikler nedeniyle görüşmelerin sağlıklı yapılamadığına dikkat çeken Türkay, 124 çalışmaları için ayrı birim ve odaların tahsis edilmesi gerektiğini söyledi.

Kadro Sorunu ve Eşitsizlik Vurgusu

TÜİK'te çalışan eski 4-C’li personelin kademe ve derecelerinin verilmediğini belirten BES yetkilisi, bu kişilerin mağdur edildiğini ifade etti. Aynı işi yapan farklı statüdeki personel arasında maaş farkı olduğunu belirterek bu eşitsizliğin giderilmesini istedi.Ayrıca taşeron olarak uzun yıllardır kurumda görev yapan şoförlerin kadroya geçirilmesi gerektiğini de dile getirdi.

"Parça Başı Çalışmaya Son Verilsin"

Basın açıklamasında parça başı çalışanların kadroya alınması gerektiği vurgulandı. TÜİK’in asli ve sürekli kamu görevlerini yürüttüğü belirtilerek bu tür güvencesiz çalışma şekillerinin sona erdirilmesi talep edildi.Güven Türkay, TÜİK’in tarafsız, özerk ve bilimsel verilere dayalı bir yapıya kavuşturulması gerektiğini söyleyerek sözlerini şu şekilde tamamladı:

“Kurumda 2010 yılından itibaren 657’ye bağlı kadro karşılığı istatistikçi ve 666’ya bağlı kadrolu istatistikçi olarak iki türlü istatistikçi vardır. Bu durum düzeltilerek aralarında oluşan maaş farkı bir an önce giderilmelidir. Bilgiyi en doğru ve en düzgün şekilde toplamaya çalışan kurum personeline kıyafet yardımı verilmelidir. Temel kamu görevleri asli ve süreklidir. Kurumun yaptığı işler, asli ve sürekli işler olduğu için ‘parça başı’ çalışma sistemine son verilerek parça başı çalışan emekçilerin kadroya alınması gerekmektedir. Kurumun taşra teşkilatları genel olarak Bölge Müdürlüklerinden oluşmaktadır. Alan görevleri, veri toplamanın en önemli unsurudur. Bölge Müdürlüklerinde çalışan şoförlerin geçici olarak değil kadrolu olarak kurumun bünyesine alınması gerekmektedir. Zira on yıllardır kurumda kamu görevi şoför olarak çalışanlar taşeron şirketlere bağlı ve düşük ücret karşılığında çalışmaktadırlar. Bu durumun düzeltilerek insanca yaşam koşulları sağlanması gerekmektedir. Görevde yükselme ve ünvan değişikliği sınavları sonucunda, mülakatların kaldırılarak adil ve liyakata uygun şekilde yerleştirilmelerin yapılması gerekmektedir. TÜİK, Avrupa Birliğine üye ve aday ülkeleriyle birlikte Eurostat üyesidir. Veri kalitesi açısından standart yakalanmak istenmektedir. Fakat çalışanların yaşam koşulları Avrupa ülkelerine kıyasla standartın çok altındadır. TÜİK, tarafsız, özerk ve evrensel bilimsel veriler kullanılarak yeniden yapılandırılmalıdır. Özet olarak; Biz TÜİK emekçileri, vatandaş ile hükümet arasında yaşanan sorunun muhatabı değiliz. İnsanca yaşayabileceğimiz yaşam koşullarının sağlanmasını, İnsani değer olarak hak ettiğimiz saygıyı görmek istiyoruz.”