Antalya Barosu’ndan Yargı Bağımsızlığı Uyarısı: “Hakimlere Yönelik Baskılar Hukukun Üstünlüğünü Zedeliyor”

Antalya Barosu, vicdana ve hukuka uygun karar veren hakimlere yönelik uygulanan yaptırımların, yargı bağımsızlığına ilişkin anayasal güvenceleri işlevsiz hale getirdiğini açıkladı.

“Yargı Siyasetin Vesayeti Altında Eziliyor”

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Türkiye’nin hukuk devleti olma ideali, yargının siyasetin vesayeti altında ezildiği bu dönemde derin bir yara almaktadır. Özellikle son dönemde yaşanan bazı olaylar, yargı üzerindeki siyasal baskı ve vesayetin somut örneklerini gözler önüne sermektedir.”

İmamoğlu, Gezi ve İZBETON Davaları Örnek Gösterildi

Baro, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik davada tüm suçlamalardan beraat edilmesi gerektiğini belirterek muhalefet şerhi yazan üye hakim Mehmet Can Kozan’ın, Hâkimler ve Savcılar Kurulu’nun (HSK) 8 Ağustos 2025 tarihli kararnamesiyle İstanbul 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki görevinden alınarak İstanbul 45’inci İş Mahkemesi’ne atandığını hatırlattı.

Aynı şekilde Gezi Parkı davası kapsamında tutuklanan Ayşe Barım hakkında tahliye kararı veren hakim Fatih Kapan’ın, bu kararın ardından başka bir mahkemeye sürüldüğü, hakkında inceleme başlatıldığı ve gördüğü ağır baskılar sonucu erken emekliliğini isteyerek mesleğinden ayrılmak zorunda kaldığı belirtildi.

İzmir Büyükşehir Belediyesi eski yöneticilerinin de şüpheli olduğu İZBETON soruşturmasında tahliye kararı veren hakimlerin de görev yerlerinin değiştirildiği aktarıldı.

“Yargı Mensupları Cezalandırılıyor”

Baro, bu gelişmelerin hukuka uygun, yani iktidarın istemediği şekilde karar veren yargı mensuplarının nasıl cezalandırılmaya çalışıldığının somut örnekleri olduğunu belirterek,

“Hukuka ve vicdana uygun karar veren hakimlerin; müfettiş incelemelerine tabi tutulması, sürgün edilmesi ve emekliliğe zorlanması gibi uygulamalar, adil yargılanma hakkını zedelediği gibi, Anayasa’nın güvence altına aldığı hakimlik teminatını da yok saymaktadır”

diye paylaştı.

Venedik Komisyonu Raporu Hatırlatıldı

Açıklamada, Venedik Komisyonu’nun 09.12.2024 tarihli raporunda, Türkiye’de yargı mensuplarının tayin veya görevden alınma korkusu yaşadığı ve siyasi otoriteye tabi hale geldiğinin vurgulandığı anımsatıldı.

“Son yaşanan gelişmeler bu tespitlerin teyidi niteliğinde olup, siyasi bir darbe ile yargının sindirilmeye çalışıldığını ortaya koymaktadır. Bu karar ve tasarruflar, yalnızca ilgili hakimleri hedef almakla kalmamış, tüm hukuk camiasına ve hukukun onuruna yönelik bir ‘itaat’ dayatması haline bürünmüştür.”

Anayasa Maddeleri İşlevsiz Hale Getiriliyor

Antalya Barosu, Anayasa’nın 2’nci maddesinde belirtilen hukuk devleti ilkesi ile 138’inci maddesindeki hakimlerin bağımsızlığı ve tarafsızlığı, 139’uncu maddesindeki hakimlik teminatı hükümlerinin bu uygulamalar nedeniyle kâğıt üzerinde kaldığını vurguladı.

“Artan yer değişikliği kararları, soruşturmalar ve emekliliğe zorlama yöntemleri, bu anayasal ilkeleri fiilen işlevsiz kılmaktadır.”

“Hukukun Üstünlüğü Mücadelemiz Sürecek”

Baro, 25 Mart 2025’te düzenledikleri “Adalet İçin El Ele” yürüyüşünde dile getirdikleri hukukun üstünlüğü mücadelesini sürdüreceklerini ifade ederek,

“Kanuna uygun karar verdikleri için sindirilmeye çalışılan tüm yargı mensuplarının yanında olacağız. İyi ki hukukun üstünlüğünü savunan hakimlerimiz var”
dedi.

HSK ve Yetkililere Çağrı

Son olarak Hâkimler ve Savcılar Kurulu başta olmak üzere tüm yetkililere seslenen Baro,

“Yargı mensuplarına yönelik baskı ve yıldırma politikalarına derhal son verilmesi, yargının bağımsızlığını koruma görevinin Anayasa’ya ve hukuka uygun şekilde yerine getirilmesi gerekmektedir”
çağrısında bulundu.