Antalya Arkeoloji Müzesi'nin Deprem Analizi Yok

Yıkılıp yeniden yapılacağı açıklanan Antalya Arkeoloji Müzesi için ‘yıkılmasın korunsun mücadelesi’ sürerken Müze Çalışma Grubu düzenlediği basın toplantısında, depreme dayanıksız olduğu öne sürülen müze binasının deprem analiz raporu olmadığı iddia edildi. Kent paydaşları deprem analiz raporunun yapılmasını, yapıldıysa da kamuoyuyla paylaşılmasını istedi. Müzenin çevresini ve karşısındaki koruma statüsü değiştirilen sit alanına dikkat çekildi, meselenin sadece müze olmadığı belirtildi.
Antalya Arkeoloji Müzesi'nin Deprem Analizi Yok

Antalya’nın en kıymetli bölgesinde denize nazır mevkiide 1972’den beri hizmet veren 1988’de “Avrupa Konseyi Yılın Müzesi” ödülünü alan Antalya Arkeoloji Müzesi’nin yıkılarak yenileneceği ve 2026 yılı içerisinde yeni bir bina ile hizmete açılacağı duyurulurken Antalya ayağa kalktı. Uzun süredir devam eden eylem sürecinde Müze Çalışma Grubu’nun İnşaat Mühendisleri Odası Antalya Şubesi’nde yaptığı basın toplantısında, depreme dayanıksız olduğu yetkililerce dile getirilen müze binasının deprem analiz raporu olmadığı iddiası dile getirildi. Deprem analiz raporu olmadan binanın nasıl, ‘depreme dayanıksız’ söylemini sorgulayan kent paydaşları, süreci şeffaf şekilde yürütülmesi gerektiğini ve bilgilerin kamuoyuyla paylaşılması gerektiğini belirtti.

Antalya Arkeoloji Müzesi'nin Deprem Analizi Yok 2

"Kültür Mirası Tehdit Altında"

Müze Çalışma Grubu adına basın açıklamasını yapan İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Antalya Şube Başkanı Mehmet Soner Akdoğan, “Antalya Arkeoloji Müzesi'nin yıkılması yönünde alınan karar, sadece kentimizin değil, ülkemizin kültürel mirasına ciddi bir tehdit oluşturmaktadır. Bu süreçte kamuoyunu yakından ilgilendiren bu karara karşı, çok sayıda meslek örgütü, uzmanlık disiplini ve sivil toplum kuruluşu ortak açıklamalar yaparak söz konusu yapının korunması gerektiğini defalarca dile getirmiştir. Ancak 11 Temmuz 2025 tarihinde, Antalya İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından yapılan resmi açıklamada, yıkım kararının gerekçesi olarak yapının depreme dayanıksız olduğu ifade edilmiştir. Bir yapının yalnızca ‘depreme dayanıksız’ olduğu gerekçesiyle yıkılması, özellikle kamusal ve kültürel öneme sahip bir yapı söz konusu olduğunda, ne etik ne de teknik açıdan kabul edilebilir bir yaklaşımdır. Bugüne kadar gerek meslek örgütleri gerekse kamuoyu adına yaptığımız tüm çağrılara rağmen, yapıya ilişkin detaylı deprem performans raporu kamuoyuyla şeffaf bir şekilde paylaşılmamıştır. Taleplerimize resmi yollarla herhangi bir yanıt verilmemiş; yalnızca gayri resmi yollarla bazı belgeler temin edilmiştir. Bu bağlamda, deprem performans raporunun hangi yöntemle ve hangi kurum ya da kişiler tarafından hazırlandığı, hangi yetkin kişi veya kurumlarca onaylandığı, hangi güçlendirme yöntemlerinin değerlendirildiği, hazırlanmışsa güçlendirme fizibilite raporunun içeriği ve detayları da kamuoyuna açık ve şeffaf bir biçimde sunulmalıdır” dedi.

Başkan Kıran'dan Antalya Müzesi Korunsun Çağrısı! (2)

"Kamuoyunun Bilgi Hakkı İhlal Ediliyor"

Başkan Akdoğan, “Bilimsel süreçlerin şeffaf yürütülmesi, kamu yararı ve güveni açısından hayati önem taşımaktadır. Tarafımıza ulaşan bilgi ve belgelerden, söz konusu yapıya ilişkin yalnızca karot ve röntgen çalışmaları yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu çalışmalar, yapıda kullanılan malzemenin özelliklerini belirlemeye yönelik olup, tek başına yapının genel deprem performansını ortaya koymak için yetersizdir. Bu durum, yıkım kararının bilimsel ve teknik temellerden yoksun, kamuoyunun bilgi alma hakkını ihlal eden bir yaklaşımla alındığını düşündürmektedir. Eğer gerçekten kapsamlı bir deprem performans raporu hazırlanmışsa, bu raporun tüm detaylarıyla kamuoyuna sunulması zorunludur. Aksi takdirde, yalnızca sınırlı birkaç test sonucuna dayanarak böyle önemli bir kültür varlığının yok edilmesi kabul edilemez. Antalya Arkeoloji Müzesi'ne ilişkin hazırlanan tüm deprem analiz raporları ve değerlendirme belgeleri ivedilikle kamuoyuyla paylaşılmalıdır. Eğer yapı depreme karşı yetersiz bulunmuşsa, modern ve yenilikçi güçlendirme yöntemleri değerlendirilerek müzenin korunması sağlanmalıdır. Bu toprakların tarihine ve kültürel mirasına olan borcumuzu yerine getirmek, geçmişimize sahip çıkmakla mümkündür. Antalya Arkeoloji Müzesi, sadece bir bina değil, bir bellektir. O belleği yıkmak, geleceğe sırtımızı dönmektir” dedi.

Antalya Arkeoloji Müzesi'nin Deprem Analizi Yok 7Antalya Arkeoloji Müzesi'nin Deprem Analizi Yok 6

"Ciddi Bir Suç İşleniyor"

Başkan Akdoğan, “Bu yapı tüm saha verileri toplanarak 3 boyutlu olarak bilgisayar ortamında modellenerek analiz yöntemi ile depreme yükleri altında değerlendirilmelidir. Bu istenip kamuoyunda büyük bir baskı oluştuğunda dün akşam saatlerinde belgeler gönderildi. Bu belgeler deprem performans raporunun içinde olması gereken sadece bir adımdır. Burada saydığımız bölümün bir belgesidir ve bu eksiktir. Bizim anladığımız binanın beton dayanımının ne olduğunu yetkin bir firmadan ricacı olunmuş ve bununla ilgili karot ve röntgen çalışması yapılmış ama bizim elimizde herhangi bir deprem performans raporu yok. Eğer bu rapor varsa neden kamuoyundan saklanıyor. Burada kargaşa oluşmaması adına bu raporun kamuoyuyla paylaşılması gerekir. Laboratuvar çalışmaları ile bu yapının riskli olduğunu iddia edip binayı yıkmaya çalışıyorlarsa çok ciddi bir suç işleniyor. Kamu binaları kurumların değil halkın binalarıdır. Halk adına prosedürü tamamen tamamlamadan bu binayı yıkamazsınız. Buranın gerçekten deprem performans yapılarak risk durumunun ortaya konulması, güçlendirme yöntemine göre raporun ortaya konulması ve bunların sonucunda bir karara varılması gerekir. Biz sonuç ne olursa olsun bu binanın güçlendirilerek korunabileceğini düşünüyoruz” diye konuştu.

Antalya Arkeoloji Müzesi'nin Deprem Analizi Yok 8

"Yetki Verin Analizi Biz Yapalım"

Mart ayında yapılan tanıtım toplantısı ile ilgili konuşan Başkan Akdoğan, “Kamuoyunu ve İMO’yu, yakından ilgilendiren bir konuda bizim buraya davet edilmemiz gerekmez miydi? Hiçbir şey için geç değil. Alanında uzman, yetkin akademisyenler, temsilciler ve basın var. Bu durumdan basınında haberi yok. Kamuoyuna ait ir bina yıkılıyor ne olacağını basında bilmiyor. Bu sorunun muhatapları bu soruya cevap vermeli” dedi. Başkan Adoğan, “Bir Whatsapp konuşmasında kurumda yetkili birisi, ‘Siz buraya deprem performans analizi yaptırdınız mı?’ sorusuna, yaptırsaydık mühürlenirdi diye bir cevap verdi. Şu an fecaat söz konusu. Burada sadece karotlar alınmış ama deprem performans analizi yapılmamış gibi anlıyoruz. Eğer böyle bir rapor varsa bizimle paylaşın diyoruz. Meteoroloji binasının yerine ne yapılacağını biz burada sokak dili ile konuşuyorsak niyet okumaya çalışıyoruz. Biz İMO olarak bu alana talibiz. Eğer bize yetki verirlerse buranın deprem performans raporunu yapabiliriz” dedi.

Antalya Arkeoloji Müzesi'nin Deprem Analizi Yok 3

"Analiz Raporu Nerede?"

Akdeniz Üniversitesi Mühendislik Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Nihat Dipova da ‘Lansman toplantısından benim de haberim yoktu. Daha sonra Kent Konseyi’nde bir lansman daha yapıldı. Bu bina depreme dayanıksız ifadesini orada duydum. ‘Deprem performans analizini görmek istiyoruz’ dedik. Hatta zeminde de problem varmış gibi ifadeler kullanıldı. Ben zemin mekaniği hocasıyım. Antalya’nın zeminini de iyi bilirim. Bilgi eksikliği ve bilgi beklerken geçirdiğimiz zaman nedeniyle zamanın hızlı geçtiğini düşünebilirsiniz ama zaman geçmiş değil. Binanın tahliye edileceğini ise, katıldığım bir çalıştay arasında çay içerken yandaki masada memurların konuşmasından öğrendim ve personelden bilgi aldım. Personelin masasını boşaltmaya başladığını ancak bu şekilde öğrendik. Süreç çok hızlı ve gizli şekilde yürütülüyor. Kapı kilitlenmiş olabilir ama kapılar tekrar açılabilir. Antalya’da bu konuda hiçbir haberi olmayan çok fazla insan var. Antalya halkı müzeye sahip çıkmaya başladı” dedi.

Antalya Arkeoloji Müzesi'nin Deprem Analizi Yok 4

Turistler Kapıda Kaldı

Dipova, “Şu an müzeye giderseniz orada içeriye giremeyen turistleri göreceksiniz. Yılda 200 binin üzerinde ziyaretçisi olan Türkiye’nin en önemli müzelerinden birinden bahsediyoruz. Bina eskiyse ve başka bir sebepten dolayı yıkılması isteniyorsa ‘depreme dayanıksızdır’ denilerek adı konuyor. Türkiye’nin deprem tehlikesi büyük bölgeleri var. Orada bir çalışma yapılmazken deprem riski daha az yerlerde bu çalışmaların yapıldığını görüyoruz. Antalya’nın büyük bir deprem tehlikesi yoktur. Antalya ilinin Demre, Kaş gibi tehlikeli yerleri vardır ama buralarda dişe dokunur bir tedbir alınmazken Antalya’da ise emsal artışları ile yıkalım yeniden yapalım seferberliğine giriliyor” dedi. Dipova, “Burada hala bir algı devam ediyor. 2021 yılından beri burası deprem riski altında mı? Elimizde hala, binanın deprem riski olduğunu gösteren bir analiz raporu yok. Şu an kimse o binanın deprem riskli olduğunu iddia edemez. Resmi bir bilgi değil. Whatsapp gruplarında dönen konuşmalar. Böyle olmaması gerekiyor. Deprem analiziyle ilgili ‘Yaptırsak da farklı bir şey çıkmayacak’ gibi bir cevap görülüyor” dedi. Yargı süreci ile ilgili olarak konuşan Dipova, “Birkaç yargı süreci başlangıcı var. Şu an müze kapalı ve ziyaretçiler içeri giremiyorlar, burada bir mağduriyet var. O mağduriyeti gerekçe göstererek bir dava açıldığını biliyorum. Bir de Mimarlar Odası Genel Merkezi tescilin reddine karşı bir iptal davası açtı” dedi.

Antalya'da Gezilecek Yerler Antalya Müzesi1212 (2)


Varyantın Statüsü Neden Değiştirildi?

Toplantıda konuşan ve varyanttaki sit sınırını değiştiren karara dava açan meslek odalarından Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Antalya Şube Başkanı Mustafa Karancı, “Tüm bu alanın yandaki komşu parsellerle birlikte farklı bir nitelik mi taşıyacak endişesi var. 2024 yılının Eylül ayından beri bu konuyu takip ediyoruz. 2024’ün Eylül ayında Cumhurbaşkanı Kararnamesi yayınladı ve hemen meteorolojini yanındaki Piri Reis Caddesi üzerinden denize inilen istikametten Varyanta kadar olan kısmın koruma statüsü değiştirildi. Müze ve Meteoroloji’nin tam karşısındaki alanın koruma statüsü değiştirildi. Alanın statüsü Kesin Korunacak Hassas Alandan, Nitelikli Korunacak Hassas Alana düşürüldü. Bize o dönemde bir içecek firmasının festival için platform kuracağı ve onun için böyle bir değişiklik yapılacağı söylendi. Şimdi 25-30 metrekarede yapılan bir organizasyon için 500-600 metreye varan bir alanın statüsünü düşürüyorsunuz. Jeolojide dümdüz çizgiler yoktur. Bu alanın başlangıç yeri cetvelle çizilmiş ve Piri Reis Caddesi’nin karşısındadır. Jeolojide böyle bir çizginin olması mümkün değildir. Bizim çizgilerimiz hep eğridir. Buradaki kamusal alanlarda imar planı tadilatları ile farklı şeyler planlanabilir endişesi taşıdığımızı ve bu alanın doğusu ile batısı arasında jeolojik anlamda hiçbir fark olmadığını ve neden böyle bir çizginin Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile getirildiğini sorguladık ve dava açtık. Dava hala devam ediyor, bilirkişi raporu oluşturulacak. Aslında buradaki sürecin 2024’ün Eylül ayında başladığını biliyoruz. Buradaki dava lehimize sonuçlanırsa, buradaki sürecin farklı işleyebileceğini düşünüyoruz” dedi.

Antalya Arkeoloji Müzesi'nin Deprem Analizi Yok 5

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.