31 Mart yaklaşıyor. Yerel seçimlerde yarış giderek kızışıyor. Büyükşehirlerde Belediye Başkanlığı yarışı esas itibari ile AKP ve CHP adayları arasında geçeceği görülüyor. Antalya'da da bu çerçevede yarışın AKP'nin adayı Hakan Tütüncü ile CHP'nin adayı Muhittin Böcek arasında geçmesi bekleniyor. Her ikisi de yoğun çalışma içindeler. Tütüncü yarışmada ana slogan olarak Antalya'nın 'Altın Çağını Başlatacağız' sloganını seçmiş. Çekici bir slogan, ancak Erzincan'da ki altın madeni faciasından sonra altın siyanürle birlikte anılır oldu. Vahşi altın madenciliği ve vahşi kapitalizmle anılır oldu. Kısaca altının algılamada eski karizması pek yok. Altın çağına girelim derken gözde şehirlerimizden yeşille, mavinin kucaklaştığı Antalya vahşi kapitalizmin kurbanı olur mu, rant severlere kurban edilir mi gibi sorular akla geliyor. Sahilleri, ormanları, merkezi ve Kemer gibi ilçeleri yeni yağmalara açılır mı sorusu akla geliyor.

Böcek ise 'Herkesin Başkanı' sloganını kullanıyor. İnsan odaklı bir slogan. Herkesi kucaklayıcı bir slogan. Her kim olursan ol, dilin, dinin, ırkın, cinsin, ne olursa olsun senin Başkanın olacağım, kimseleri dışlamayacağım mesajını veriyor. Yaptıkları yapacaklarının teminatı. Böcek, azimle ve gururla yoluna devam etme kararlılığında. Bu sloganların ve vaatlerin seçmendeki karşılığı ne olacak 31 Mart' ta göreceğiz. Adayların gösterişli vaatler yerine, halkın birebir gereksinimlerine dokunan projelere, altyapı yatırımlarına vs. kampanyalarında ağırlık vermeleri önerilir. Antalya da diğer partilerin adaylarının yanı sıra bir de bağımsız kadın aday var. 1993 doğumlu. Güzel Sanatlar (Müzik) mezunu. Üç çocuk annesi. Antalya Kiracılar Dayanışması Platformu Eş Başkanı ve Sözcüsü. Antalya bağımsız Büyükşehir Belediye Başkan adayı. Seda Kul' dan söz ediyorum. Platform' un kurucularından Cengiz Kul'un eşi. İki emekçiyi özellikle Antalyalı kiracılar ve ev sahipleri iyi tanır. Kiracılar Dayanışması Platformu adına amansız mücadele veriyorlar. Kiracıların haklarını savunuyorlar. Dar gelirlilerin, emekçilerin, emeklilerin, kiracıların sedası adeta Seda Kul. Bir yılı aşkın süredir kiracıların haklı taleplerini, beklentilerini siyasilere duyurma gayreti içindeler. Ankara' ya kadar giderek seslerini siyasilere duyurmaya çalışmışlar. Bakmışlar ki seslerini duyan yok kiracıları, emekçileri, emeklileri umursayan yok Seda arkadaşlarının da ısrarı ile siyasete adim atmış. Siyaset meydanında dar gelirlilerin sedası olmak, sözcüsü olmak amacıyla bağımsız büyükşehir belediye başkanı adayı olarak seçimlere katılmaya karar vermiş.

Seda zor bir mücadele içinde. Zor olduğu kadar da onurlu gururlu bir mücadele. Yerel yönetimlerde kadınların da söz sahibi olmalarını her daim savundum. Bu itibarla Seda Kul'un özgüvene dayalı, bu cesur adımını memnunlukla karşıladım. Seda’nın kampanyada harcayabileceği milyonları yok. Ancak inandığı bir dava var. Güvendiği dostları yol arkadaşları var. Kira mağdurları var. Emekçiler, emekliler var birlikte yürüyebileceği. Her biri bilge insan kampanyasına destek olan. Bir yıldır tanıyorum Seda-Cengiz Kul çiftini. Kiracılar Dayanışması Platformu’nun geçen yıl Saat Kulesi’ndeki ilk toplantısında çevrelerinde sınırlı sayıda insan vardı. Yılmadılar sinmediler kiracıların çığlıklılarını duyurmaya devam ettiler. Bir yılda platform 18 basın açıklaması yaptı, 2 yürüyüş düzenledi. Ankara' ya gittiler milletvekillerine kiracıların sorun ve taleplerini ilettiler. Artık onları tanımayan bilmeyen yok. Yerel basının yanı sıra genel basında da ses getiriyorlar. Televizyonlarda izleniyorlar. 

Vatandaşların siyasileri pek güvenmediğini ifade eden Seda Kul, seçilmesi halinde gece gündüz çalışacağını ve belediyecilik hizmetlerinde örnek olacağını söylüyor. Diğer adaylar ve Seda Kul’un bağımsız adaylığına, başta kiracılar Antalyalılar 31 Mart'ta sandıkta ne yanıt verecekler göreceğiz. Bakarsınız 1 Nisan umutların yeşerdiği, çiçek açtığı bir gün olur.