Antalya’nın dünyaca ünlü Düden ve Kurşunlu
şelaleleri kurudu..
Bu iki doğa harikasının son günlerdeki görüntüsü içler acısı..
Akdeniz GERÇEK’in kamuoyuna duyurduğu iki şelalenin ürküten görüntüleri yerli ve yabancı basında önemli haberler arasına girdi.
Eski büyüleyici görütülerinden artık eser kalmayan iki şelalenin son bir hafta içerisindeki susuzluğuna ilişkin yorumlar var..
Kimilerine göre yağışların az olmaıs nedeniyle Düden Şelalesi’ni besleyen kaynaklardan yeterli su gelmiyor..
Kimilerine göre ise aşırı sıcakla nedeniyle üreticiler fazla su kullandığı için şelale kuruma noktasına geldi..
Her yıl binlerce yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiği, çok sayıda filmin, klibin çekildiği şelalenin girişine yetkililer şu yazıyı astılar :
'Tarım
alanlarının sulanması nedeniyle Düden Şelalesi'nde su akışı yoktur'
Aynı durum Kurşunlu Şelalesi için de geçerli.
Kurşunlu Şelalesi ile ilgili bir bilgiyi sizlerle paylaşmak isterim.
Kamuoyu Kurşunlu Şelalesi’ni fazla tanımıyordu..
1980 askeri darbesinden sonra darbenin lideri Kenan Evren şelaleyi ziyaret etti, bizim cici bürokratlar da ‘Netetekim Paşa’ya şirin görünmek için burada bir köşk görünümlü bir yapı oluşturdular.
Paşa da arada sırada şelaleyi gezdi.
Ta ki kendisine yönelik bir suikast girişimine kadar.
Bu konuyu bir başka gün paylaşacağım.
Yani Kurşunlu Şelalesi’nin tanıtımında ‘Netekim Paşa’nın payı büyük..
Gelelim iki şelalenin sularının akmayışındaki gerçek nedene..
Antalya, geçmişte 2017’den daha da sıcak yaz ayları geçirdi..
Her iki şelaleyi besleyen düdenlerin çevresinde bugüne göre daha çok ve büyük tarım alanları vardı ve o zaman da çiftçiler şelaleleri de besleyen kaynaklardan sulama suyu temin ediyorlardı.
Lafı eğip bükmeye gerek yok, Düden ve Kurşunlu şelalelerinin kuramasında taş ve mermer ocakları ile birlikte HES projelerinin etkisi var..
Dağı taşı parçalayan taş ve mermer ocakları su kaynaklarını ya kuruttu, ya da akış yönlerinin değişmesine neden oldu..
Orman katliamı da su kaynaklarının azalmasına yol açtı..
Bir kaçak sondaj kuyusu açma modası var…
Kaçak sondajlar nedeniyle şelaleleri besleyen yeraltı su kaynaklarının pek çoğu tıpkı şelelaler gibi kurudu..
HES’ler
ise su kaynaklarının resmen canına okudu..
HES’ler yüzünden su kaynaklarının büyük bölümü yok olurken, Antalya’nın verimli tarım alanlarının toprak yapısı da çok değişti..
Geçmişte ‘ne ekersen biter’ diye tarif edilen Antalya’nın tarım topraklarının önemli bir bölümü artık verimsiz sınıfına girdi.
Dahası tarım alanlarının önemli bir bölümü imara açıldı..
Dünyaca ünlü Düden Şelalesi çevresindeki kaçak yapılaşma da şelalenin doğal yapısını bozdu..
“Gecekondu cenneti’ olarak bilinen Kepez bölgesindeki Düden Şelalesi çevresindeki yapılaşma gelecek için tehlike sinyalleri veriyor..
Hal böyle iken Düden Havzası’nda yeni ima alanları oluşturulması, rantın bu iki şelalenin çevresini gözüne kestirmesi Düden ve Kurşunlu şelalelerinin o ihtişamlı görüntülerinin tarih olacağının işareti olarak algılanıyor..
Görüldüğü gibi Antalya’nın başının püskülül belası rant iki doğa harikası Düden ve Kurşunlu şelalelerini de vurdu..
Her şeyi paraya, ranta dönüştürmek isteyenlerin Antalya’yı nasıl değiştirdiklerinin, Antalya’nın kimliği ile nasıl oynadıklarının en net örneği olmalı şelalelerin kuruması..
