Yüksek hızlı tren Antalya’nın rüyası..

Hükümetin de önemli bir seçim malzemesi..

Her seçim öncesinde ‘Antalya’ya hızlı tren müjdesi’ başlıklı haberler yapılır…

Vekil adayları seçim turunda ‘tren geliyor, tren’ derler..

AKP’li vekiller birlikte Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Antalya programında ballandıra ballandıra yüksek hızlı treni anlatır..

Yiğidi öldürüp hakkını vermeli..

Büyük kolaylık, her zamandan tasarruf hem de büyük rahatlık..

Ankara’dan İstanbul’a 4 saatte varılıyor..

Antalya’dan da aynı zamanda yedi tepeli kente ulaşmak mümkün olabilir..

Bütün bunlar iyi de yüksek hızlı tren güzergahının Termessos Antik Kenti’nin etki alanında kalan 3. Derece Arkeolojik Sit Alanı ile Düzlerçamı Yaban Hayatı Geliştirme Sahası’ndan geçecek şekilde planlanmış olması üzücü ve düşündürücü..

Orman Mühendisi Hüsnü Özkara, Türkiye Ormancılar Derneği Batı Akdeniz Şubesi’nde yaptığı konuşmada, hızlı trenin güzergahının Termessos’dan geçirilmesinden sonra Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın planlamalar ile  milli parka yapılaşmaya açılabileceği uyarısına bulundu..

İşte bu noktada basının, özellikle de Antalya’nın yerel basınının gücü ortaya çıkıyor..

Kimi siyasetçiler, kimi cici bürokratlar burun kıvırsa, küçümsemeye çalışsa da Antalya’nın değerlerinin korunması konusunda yerel basın çok önemli bir işlevi yerine getiriyor..

Son örneği de hızlı tren güzergahının Termessos’tan kaldırılması..

Akdeniz GERÇEK’in 17 Kasım Cuma günü manşetten verdiği ‘Düzlerçamı elden gidiyor’ başlıklı haberine

Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nden açıklama geldi.

Açıklamada,  “Antalya - Eskişehir Demiryolu hattının bir kısmı Düzlerçamı YHGS içerisinde planlandığı belirtilerek,  “Bu hatla ilgili talebimiz doğrultusunda değişiklik yapılmış, hattın yaban hayatı geliştirme sahasından çıkarıldığı Antalya- Burdur yolunun doğusundan planlandığı tespit edilmiştir” denildi.

Yüksek Hızlı Tren(YHT)hattının değiştirilmesi ve yaban hayatı koruma alanının dışına çıkarılması Meclis’te görüşülen torba yasa açısından da önemli..

2019’da yapılacak yerel seçim, Cumhurbaşkanlığı seçimi ve milletvekili genel seçimini kritik gören iktidar partisi AKP, torbada kritik değişiklikler yaptı..

Torbadan gecekondu affının kapsamının genişletilmesi çıktı..

“ 10 yılını doldurmuş bulunanlar” koşulu kaldırılarak, tüm kamu lojmanlarının satışının önü açıldı.

Milli parklardaki turizm yatırımlarının kiralama süreleri uzatıldı..

Ayrıca belediye ve mücavir alan içerisinde kalan Hazine’ye ait tarım arazilerinin kiracısı ve kullanıcısı olanlara satılması ile ilgili hüküm değiştirildi.

Hazine malı olan tarım arazilerinin kullanım süresi 31 Aralık 2011’den 30 Mart 2014’e kadar uzatıldı..

AKP oy kaygısıyla ‘durmak yok yola devam’ diyor.

Böylece 30 Mart 2014’ten önce Hazine’ye ait tarım arazilerinin kullanıcısı olan vatandaşlar, talepleri halinde bu arazileri satın alabilecekler.

Torba yasa ile yeni bir gecekondu affı geliyor.

Buna göre, 31 Aralık 2009’a kadar üzerinde ev, işyeri gibi yapılar kurulan Hazine’ye ait taşınmazların bu yapıları yapanlara satılmaları amacıyla belediyelere devrini öngören hükümdeki süre 30 Mart 2014’e kadar uzatıldı.

Yani 30 Mart 2014 yerel seçimler öncesine kadar Hazine’ye ait taşınmazlar üzerinde yapılan gecekondular affedilecek ve sahiplerine satılacak. Bu yapılan kentsel dönüşüme dahil edilebilecek.

AKP, torba yasada yapılan bu önemli değişimin gerekçesini şu ifadelerle anlatıyor :

“Bu taşınmazların mülkiyet sorunlarına çözüm getirilmesi, vatandaşlarımızla yaşanan ihtilafların giderilmesi, belediyeler aracığıyla bu taşınmazların kentsel dönüşüme dahil edilmesi, böylece Hazine taşınmazlarının daha etkin ve verimli kullanılmasının sağlanması amaçlanmıştır”

Değişimin kimlere yaradığını kestirmek elbette güç değil..

Hazine arazilerini yıllardır işgal edip, tepe tepe kullananlar şimdi üç kuruşa buraları satın alarak kazançlarına kazanç katacaklar..