3
Aralık Dünya Engelliler Günü, alışılmış törenlerle
kutlandı..
Dün alışılmış nutuklar atıldı..
Süslü laflarla engellilere sempatik görünme
yarışı yapıldı..
Dahası yönetenler “Engelleri kaldırdık” türünden malum mesajları verdi..
Gerçekçi olmak gerekirse Türkiye genelinde
de, Antalya’da da engeller kaldırılmadı..
Başta kamu kurum ve kuruluşları olmak üzere
engelli vatandaşların engelleri aşması için yapılanlar devede kulak misali çok
az..
Antalya’da her konuda olduğu gibi engelli
vatandaşların yaşamlarını kolaylaştırdığı gerekçesiyle ‘Engelli Dostu Antalya’ sloganı öne çıkarıldı..
Ancak engelleri kaldırma konusunda hem
ciddi, hem de koordineli bir çalışma yapılmadı, adam gibi bir proje de
uygulamaya konmadı..
Hepimizin birer engelli adayı olduğunu asla
unutmamalıyız..
Engelliler İdare Başkanlığı’nın
araştırmasında çok çarpıcı sonuçlar var..
Buna göre Türkiye nüfusunun yüzde 12.29’unu
engelliler oluşturuyor.
Engellilerin yüzde 9.70’i süreğen hastalığı
olanlar.
Ortopedik, görme, işitme, dil ve konuşma
ile zihinsel engellilerin oranı ise
yüzde 2.58.
Araştırma çocuklukta ve gençlikte
engelliliğe daha ast rastlandığını, yaşlılıkta ise artış gösterdiğini ortaya
koyuyor.
En fazla engelli nüfus Marmara bölgesi
yaşıyor.
Engellilerin çoğu evli, yüzde 37.2’si
bekar, yüzde 1.6’sı ile boşanmış durumda.
Engelliler İdaresi Başkanlığı’nın
araştırmasının analizleri engellilerin bir kısmında iki veya daha fazla sorun
olduğunu gösteriyor.
Bedensel engellilerin yüzde 5.5’inde görme,
yüzde 3.2’sinde işitme, yüzde 8.4’nde konuşma, yüzde 6.6’sında zihinsel engel
bulunuyor.
İşitme engellilerin yüzde 34’nde aynı
zamanda konuşma engeli, konuşma engeli bulunanların yüzde 6.6’sında isi
zihinsel engel var.
Okuma
yazma bilmeyen engellilerin oranı okuma yazma bilmeyen nüfusun 3 katını
oluşturuyor.
Engellilerin yüzde 84.2’sinin eğitimi
ilkokul düzeyinde.
Engellilerin eğitimin bu kadar düşük
olmasında ailelerin engellilere gizleme, toplum içine çıkarmama düşüncesi
olduğu kadar devlet okulları başta olmak üzere engelliler için gerekli alt yapı
hizmetlerinin gerçekleştirilmemiş olmasının payı büyük.
Antalya’da
engelliler için eğitim veren özel kurumların sayısı ise bir elin parmaklarını
geçmiyor..
Araştırma, genel olarak engelli bireylerin
yüzde 68’inin yaşadığı çevrede engeline bağlı herhangi bir düzenleme
bulunmadığını ortaya koyuyor.
Konuşma engellilerin yüzde 3.1’i, bedensel
engellilerin yüzde 3’ü, görme engellilerin yüzde 2.6’sı, işitme engellilerin
yüzde 2.3’ü, zihinsel engellilerin yüzde 1.8’i yaşadıkları bina, cadde, sokak
ve yollarda engeline uygun bazı düzenlemelerin olduğunu söylüyor.
Araştırmaya katılanların yüzde 63.9’u
zihinsel engellilerin yüzde 45.9’u, konuşma engellilerin çalışamaz durumda
olduğunu söylerken, görme engellilerin çalışamayacağını düşünenlerin oranı ise
yüzde 15.4.
Engellilerin yüzde 55.7’si sağlık
hizmetlerinden yararlanıyor.
Eğitimden yararlanan engellilerin oranı
yüzde 12.27..
Engellilerin yüzde 5.9’u bakım ve
rehabilitasyon hizmeti alabiliyor.
Engelli
bireyler bazı kurum ve kuruluşlar tarafından kendilerine verilen hizmetlerden
yararlanamamasının en önemli nedenini ekonomik yetersizlik olarak ifade ediyor.
Engelli bireylerin engel türüne göre günlük
aktivitelerini yerine getiriş biçimleri değerlendirildiğinde şöyle bir tablo
ile karşılaşıyoruz:
İşitme engellilerin yüzde 75.7’si, görme
engellilerin yüzde 70.3’ü,bedensel engellilerin yüzde 61.2’si, konuşma
engellilerin yüzde 54.5’si kendi başlarına hareket edebiliyor.
Kendi başına hareket etme durumu en kısıtlı
olan grubu ise zihinsel engelliler oluşturuyor.
Günlük yaşamlarını sürdürürken bir
başkasına tam bağımsız olanlar, işyerinin fiziki şartlarından en fazla
rahatsızlık duyuyor.
Görüldüğü
gibi engelleri kaldırmada çok da başarılı değiliz.
Antalya için de aynı durum söz konusu..
Yerel yönetimlerin bazı merkezler açması bu
işi çözmüyor..
Ciddi projeler yok, engelleri gerçek anlama
kaldırma düşüncesi de tam olarak algılanmış değil.