En düşük emekli alanlara yönelik çalışmaların devam ettiğini belirten Yılmaz, konunun önümüzdeki günlerde Hükümet Kabinesi'nde ele alınacağını ve ardından Meclis'e sunulacağını ifade etti.
Ekonomide Sağlam Zemin Oluştu
Yılmaz, Türkiye'nin siyasi ve politik belirsizliklerden arınarak yeni bir döneme girdiğini vurgulayarak, ekonomi için sağlam bir zeminin oluştuğunu ifade etti. Orta Vadeli Program ve bütçe ile politika belirsizliklerinin ortadan kalktığını söyleyen Yılmaz, Türkiye'nin Yüzyılı'nda büyük hedeflere odaklandıklarını belirtti.
Küresel Büyüme ve Ekonomik Performans
Dünya genelinde devam eden enflasyonla mücadeleye değinen Yılmaz, Türkiye'nin bu süreçte resesyona düşmeden büyümeyi sürdürdüğünü ifade etti. 2023'te dünya büyümesinin yüzde 3 olarak gerçekleştiğini belirten Yılmaz, Türkiye'nin son 20 yılda küresel büyüme ortalamasının üzerinde bir performans sergilediğini açıkladı.
Kişi Başı Milli Gelir ve Büyüme Hedefleri
Yüksek büyümeyle birlikte kişi başı milli gelirin arttığını belirten Yılmaz, dolar cinsinden kişi başı milli gelirin 2022 sonunda 10 bin 659 dolara ulaştığını söyledi. Türkiye'nin 2023 yılında kişi başı milli geliri 12 bin 415 dolara çıkarmayı hedeflediğini belirten Yılmaz, bu sayede ülkenin orta vadeli hedeflerine ulaşacağını ifade etti.
OVP ile Uyumlu Makroekonomik Gelişmeler
Yılmaz, Orta Vadeli Program'ın makroekonomik gelişmelerle uyumlu seyrettiğini ve farklılaşmaların genellikle olumlu yönde gerçekleştiğini belirtti. Büyüme, kişi başına gelir, istihdam ve ihracatın OVP ile uyum içinde seyrettiğini ifade eden Yılmaz, bu durumun ülkenin ekonomik sağlığını yansıttığını söyledi.
Finansal İstikrar ve Fiyat İstikrarı Hedefleri
Önümüzdeki dönemde fiyat istikrarı ve finansal istikrarın önemine vurgu yapan Yılmaz, afet yönetimi konularının öne çıktığını belirtti. Fiyat istikrarını sağlayarak enflasyonla mücadele etmenin, büyümeyi ve istihdamı sürdürmenin hedeflendiğini ifade etti.
Kademeli Çıkış ve Kur Korumalı Mevduat
Kur korumalı mevduattan kademeli çıkışın süreceğini belirten Yılmaz, bu stratejinin finansal piyasalarda risk oluşturmaması için tercih edildiğini açıkladı. Ağustos ayından bu yana kademeli çıkışın gerçekleştiğini belirten Yılmaz, bu süreçte kurlar üzerinde istikrarsızlık yaratılmadığını ifade etti. Ayrıca, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası rezervlerindeki artışa dikkat çekti.
Bankacılık Sektörü ve Toplumsal Yatırım Notu
Bankacılık sektöründeki gelişmeleri değerlendiren Yılmaz, sermaye yeterlilik rasyosunun yüzde 18,3 olduğunu ve tahsili gecikmiş alacak oranlarının düşük seviyede olduğunu açıkladı. Ayrıca, yakın dönemde açıklanacak toplumsal yatırım notuyla ilgili bilgi veren Yılmaz, bu notun nitelikli kredilerin verilmesini teşvik etmeyi amaçladığını söyledi.
Emekli Maaşları ve Yastık Altındaki Varlıklar
Emekli maaşlarına ilişkin çalışmaların Kabine Toplantısı'nda ele alınacağını belirten Yılmaz, ayrıca yastık altındaki altın ve dövizin ekonomiye kazandırılmasının önemine değindi. Yılmaz, tasarruf sahiplerini bu varlıklarını üretken alanlara yönlendirmenin ekonomik açıdan ve bireysel getiri açısından faydalı olacağını ifade etti.
Kira Artış Limiti ve Enflasyon
Kira artışlarına getirilen yüzde 25 sınırlamasına değinen Yılmaz, enflasyonun düşürülmesinin bu konuda köklü bir çözüm olduğunu belirtti. 2024'ün dezenflasyon yılı olmasını beklediklerini ifade eden Yılmaz, Ocak ayındaki gelişmelerin normal olduğunu ve çalıştıkları modellerin bu durumu dikkate aldığını söyledi.
Kredi Derecelendirme Kuruluşları ve Not Artışları
Kredi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye değerlendirmelerine ilişkin konuşan Yılmaz, not artışlarının ülkenin kendi politikalarını geliştirmesi ve reel yatırımları çekmesiyle mümkün olacağını vurguladı. Türkiye'nin yatırım yapılabilir bir ortam sunması halinde not artışlarının kaçınılmaz olduğunu ifade etti.
Yerel Seçimler ve Ekonomik Belirsizlik
Yerel seçimlerin ekonomi üzerinde belirsizlik oluşturmayacağını savunan Yılmaz, bu seçimlerin makro politikalara etki etmeyeceğini belirtti. Yerel seçimlerin yerel düzeyde değişikliklere neden olabileceğini ancak para politikası, maliye politikası ve yapısal reformlarla ilgili konuların bu seçimle ilgili olmadığını vurguladı. Türkiye'nin önümüzdeki yıllarda seçim gündeminden uzaklaşarak yapısal reformlara odaklanacağını ifade etti.