Finike'ye bağlı Turunçova Mahallesi Delicedere mevkiinde,
Likya dönemine ait kaya mezarını ziyarete gidenler, tarihi eserin tahrip
edildiğini gördü ve görüntüleri sosyal medyadan paylaştı. Tepki çeken
görüntüler üzerine yapılan incelemede olayın yaklaşık 6 ay önce meydana geldiği
belirlenirken, detayları da ortaya çıktı. Jandarmayı 21 Aralık 2018'de arayan
bir kişi, kaya mezarında kaçak kazı yapıldığı ihbarında bulundu. Bölgeye giden
jandarma ekipleri, mezarın altındaki kayalıkta delici aletle açılan 12 delik
fark etti. Deliklerin patlayıcıyla doldurulduğunu, üzerinin çimentoyla
kapatıldığını ve dışarı doğru kabloların çıktığını gören ekipler, kayadaki
çatlağın içinde de açıkta duran patlayıcı buldu. Jandarma ekipleri, açıktaki
patlayıcıyı bulunduğu yerden çıkardı. El koyulan patlayıcı, incelenmek üzere
Ankara Jandarma Kriminal Laboratuvarı'na gönderildi. Yapılan laboratuvar
incelemesi sonucu patlayıcının el yapımı olduğu tespit edildi. Rapor ise Finike
Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildi. Olay yerinin birinci derece doğal
arkeolojik sit alanı olması dolayısıyla durum, Müze Müdürlüğü'ne bildirildi.
KAYA MEZARINI PATLATMIŞLAR
Jandarma ekipleri, üzeri çimentoyla kapatılan
patlayıcıların çıkarılması için inceleme yaparken, Antalya Kültür Varlıklarını
Koruma Bölge Kurulu, bu yılın Şubat ayında toplantı düzenledi. Toplantıda, kaya
mezarına yerleştirilen patlayıcıların patlatılmadan çıkarılmasına ilişkin
alternatif çözüm yöntemiyle müdahale edilmesine karar verildi. Karar üzerine
ekipler, 21 Şubat'ta olay yerine gittiğinde kaya mezarının alt kısmına
yerleştirilen 12 patlayıcının patlatıldığını ve kaya blokunun farklı boyutlarda
parçalara ayrıldığını tespit etti. Bu parçalanmanın patlatılma dışında meydana
gelmesinin mümkün olmadığı da belirlendi. Olayla ilgili başlatılan
soruşturmanın sürdürüldüğü kaydedildi.
'2007 YILINDA ARKEOLOGLAR İNCELEME YAPTI'
TORAÇDER Başkanı Fahrettin Çağlayan, patlatılan
bölgenin Finike'den 10 kilometre uzaklıkta, yerleşimin olmadığı dağlık bölgede
bulunduğunu söyledi. Bölgeyi bilen avcılar ya da doğa içinde dolaşan
vatandaşların bu tarihi eserin varlığından bahsettiklerini anlatan Çağlayan,
bölgeye giderek gözlemlediğini, böyle bir tarihi eserin varlığının bilinip
bilinmediğine yönelik Anıtlar Kurulu ile görüştüğünü ve bunun üzerine 2007
yılında arkeologların gelerek inceleme yaptığı tarihi eserin kayda alındığını
bildirdi.
'YAZIK BÖYLE BİR DEĞERİ DİNAMİTLEMİŞLER'
Tarihi eseri geçen yıl aralık ayında ziyaret ettiklerinde
patlatma düzeneğini fark ederek güvenlik güçlerine haber verdiklerini ve bunun
üzerine bölgenin yakın takibe alındığını belirten Çağlayan, ihbardan sonra
soruşturma başlatıldığını, 2019 yılı Şubat ayında da bu olayın yaşandığını
aktardı. Tarihi eserin dönemine ait bilgileri paylaşan Çağlayan, "2007
yılında arkeologların yaptığı incelemede M.Ö. 300 yıllarına dayanan bir
medeniyetin eseri. O döneme ait saygın bir ailenin anıt mezarı. Adakların
yapılıp ikram edildiği bir aile. Önünde adak kesim yerleri var. Küçükbaş
hayvan, büyükbaş hayvan kesimi yapılan alan ve su kanalları vardı. Şimdi
yıkıntının arasında kalmış. Yazık böyle bir değeri dinamitlemişler. Gönül ister
ki tarihi değerlerimiz hep korunsun. Sanırım güvenlik güçleri de burayı sık sık
kontrol ediyor. Soruşturma devam ediyor zaten. Ben sonuca ulaşacaklarını da
tahmin ediyorum" diye konuştu.(DHA)