Ziraat Mühendisleri Odası
(ZMO) Antalya Şube Başkanı Vural Şahin, sosyal medya hesabından yaptığı
açıklamada “Dünya bir sınavdan geçiyor. Covid-19 virüsüne karşı milletler
mücadele veriyor. Ne yazık ki ölümlerin yaşandığı ve salgının hızla ilerlediği
bir süreç. Yapılması gereken en büyük önlemse 65 yaş sınırındaki
vatandaşlarımızın sokağa çıkmaması ve hatta bütünüyle yurttaşlarımızın buna
uyması. Hükümetin sokağa çıkma yasağını henüz uygulamaya almaması üzerine
herkesin kendi yasağını uygulamasını tavsiye ederim” dedi.
ÜRETİCİ ZARAR EDİYOR
ZMO Başkanı Şahin, açıklamasında
insan yaşamının devamı için üretimin şart olduğunu vurgulayarak, “Şuanda
dalında bekleyen bir sürü mahsül var iken bir taraftan da fide işletmelerinde
toprağa dikilmek üzere bekletilen milyonlarca fide bulunmakta. Bir taraftan
ihracat kapılarının daraldığı, bir taraftan ülke turizminin can çekiştiği, otellerin
açılmadığı bu dönemde üreticinin de halini düşünmek gerek. Şuanda Antalya hal
piyasasında 1 kg domatesin fiyatı 1-1,5 Lira civarı. Yani neredeyse 0,5 krş
zarar ediyor.
Bu süreç inanılmaz zor ve bir o kadar da mücadele edilmesi gereken bir süreç. Devletin
üretimi desteklemesi lazım, bu kaçınılmaz” dedi.
KURTULUŞ SAVAŞI RUHUYLA MÜCADELE
ZMO Başkanı Şahin, “Kolonyanın içeriğindeki etonolün bile kaynağı şekerpancarıdan
elde edilen melastan. Yani ne yapmamız gerekiyormuş, acil eylem planlamasının
bile başına planlı, projeli ve amaçlı üretim. Rusya’nın 14 günlüğüne semt
pazarlarını kapattığı haberini duydum bugün. Yani bu ne demek oluyor,14 gün
boyunca Rusya’ya ihracat yapılamayacak. Güçlü ekonomisi olmayan ve giderek de
zorluklarla karşılaşan bir millet olarak bu sınavı en iyi şekilde vermeliyiz. Kenetlenerek,
birbirimize sahip çıkarak, Kurtuluş Savaşı ruhu ile mücadele ederek” dedi.
KURALLARA UYALIM
Şahin, açıklamasında şunları kaydetti: “Toplumsal çıkarlarımızı ve refahımızı
düşünerek hareket etmeliyiz. Alınan önlem ve kurallara uyalım ve çevremize de
uyarılarda bulunalım. Hükümetin devlet bankaları aracılığı ile açıklamış olduğu
önlem ve destek paketlerini daha da açık ve anlaşılır anlatması gerekmektedir.
Örneğin, bugün Ziraat Bankası ile görüştüm, halen bahsi edilen indirim, ertelemelerin
henüz bankalara duyurulmadığını ve uygulamanın başlamadığını öğrendim. Ya da
Halkbank’ın vereceği kredinin içeriğinin açık olmadığı gibi. SSK gibi ötelenen
vergilerinde herkesi kapsamadığı gibi. Yoksa evde kal Türkiye diyerek uçak
biletlerinin KDV’sini yüzde 1’e indirmek hatta ev kredisi hakkında yapılan
indirimi yansıtmak gibi komik adımları da eleştirmek gerekiyor. Bu vatan bizim,
hepimizin. Eskiden hani derdik ya Alevi’si, Kürt’ü, Laz’ı, Çerkez’i, Sağcısı
Solcusu diye şimdi de şunu diyebilelim, yaşlısıyla genciyle bu vatan bizim.”
ÇİFTÇİYE DE ALKIŞ GEREKMEZ Mİ?
“Yaşamamız için sağlığımızı düşünmemiz
gerekir. Bunun için güvenilir gıdaya ihtiyacımız var.
Bu olumsuz süreçte sofranıza aldığınız ürünleri yetiştiren emektar çiftçilerimize
de bir alkış gerekmez mi? Onlar da bir alkışı hak etmiyorlar mı? Evlerini
barklarını bırakıp, üretime devam ederek bizlere hizmet vermekteler. Onların korona
virüsüne yakalanmamalarının bir garantisi var mı?
İşte o yüzdendir ki üreticilerimizin bu süreçte gerek Hükümet, gerekse yerel
yönetimler yanlarında olmalıdır. Görünen o ki hiç bir üreticinin üretim alanını
dezenfekte edeyim diye düşünen bir yönetim yok. Çok yazık! Sokaklar köpüklü su
ile yıkanırken, kurum kuruluşlar dezenfekte edilirken, neden sofranıza
koyduğunuz yiyeceği üretenin alanlarını düşünmez siniz ki? Yine de iyi niyetli
olalım, akıllarına gelmemiştir diye düşünelim. Allah emektar çiftçilerimizin
emeklerinin karşılığını versin. Devletçe, milletçe üretime ve üreticilerimize
destek olalım.”
Nizamettin ÖZMEN