Antalya Ticaret Borsası'nın(ATB) 26’ıncı Meclisi Meclis Başkanı Hüseyin Cahit Kayan başkanlığında toplandı. Sektörel değerlendirilmelerin yapıldığı mecliste yönetimin bir aylık çalışması hakkında bilgi verildi. Antalya Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, Meclis'te gündeme ve ekonomiye ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Ramazan ayının bereketini Serik, Elmalı, Korkuteli ve Zeytinpark’ta düzenledikleri geleneksel iftar sofralarında paylaştıklarını belirten Ali Çandır, "Soframıza katılan herkese teşekkür ediyorum" dedi. Çandır, büyük bir azim ve kararlılık göstererek tekrar süper lige yükselen Antalyaspor’a ve süper lige yaklaşan Alanyaspor’a başarılar diledi.
BUĞDAY ALIM FİYATI GEÇ AÇIKLANDI
Geçtiğimiz ay ”Antalya buğdayını arıyor” projesi kapsamında buğday hasadını yaptıklarını belirten Çandır, proje ile hastalık, zararlılar, verim ve kalite açısından bölgeye en uygun buğday çeşidinin belirleneceğini belirtti. Buğday müdahale alım fiyatıyla ilgili de konuşan Çandır, "Müdahale alım fiyatlarının geç açıklanmasının piyasada durgunluk ve olumsuzluk yarattığını, batı bölgelerinde üretim ve bu işin ticaretini yapanların göz ardı edilmemesi gerektiğini düşünüyoruz" dedi.
TURİZMDEKİ DURGUNLUĞUN TARIM VE GIDAYA ETKİSİ
Turizmde yaşanan durgunluğun ve turist sayısındaki yüzde 10'luk daralmanın tarım ve gıda sektörünü etkilediğini belirten Ali Çandır, "2. 4. ve 7. Meslek Komitesi üyelerinin ortak problemi turizm sektörüne girdi sağlayan şirketlerin yabancı turist sayısındaki azalmaya bağlı olarak yaşadıkları durgunluktur. Turizmdeki bu durgunluk, gerek Avrupa pazarındaki daralma gerekse Rusya'daki ekonomik krizlerle yakından ilgilidir" dedi.
Yaşanan sıkıntının otellere gıda tedariki sağlayan üyelerin istihdamını da etkilediğini belirten ATB Başkanı Ali Çandır, "Meslek komitesi üyelerimiz ile yaptığımız görüşmelerde, süt ve süt ürünleri, et ve et ürünleri, lokum, şekerleme, tahin, yaş meyve ve sebze gibi otellere gıda tedariki sağlayan üyelerimizin satışlarında önemli oranlarda düşüş yaşandığını, otellerden sipariş alamadıklarını belirten üyelerimiz, küçülmeye gittiklerini üzülerek ifade ediyor.
EMEĞE SAYGISIZLIK
Ali Çandır, Meclis'te yöresel ürün adı altında satılan tağşişli ürünlere de dikkat çekti. Yöresel ürünlerin hemşehri günleri adı altında düzenlenen etkinliklerde gündeme geldiğini, petrol istasyonları, dinlenme tesisleri, mahalle arası marketlerde dahi yöresel ürün adı altında taklit ve tağşişli ürünlerin satıldığına ilişkin şikayet aldıklarını bildiren Çandır, "Bu durum 12 bin yıldır birikimiyle Anadolu insanının emeğine, tarihsel derinliğimize, yıllarca üstüne bir şeyler koyarak ortaya çıkardığımız örf, adet, gelenek ve kültürümüze çok büyük saygısızlıktır" dedi.
Cumhuriyet Meydanı'nda bile panayır adı altında düzenlenen etkinliklerde yöresel ürün adı altında ürün pazarlandığını hatırlatan Çandır, "Evet bizler yöresel ürünlerin ekonomiye kazandırılmasını, kırsal kalkınmayı ve Anadolu’nun Antalyalılara, yerli ve yabancı turistlere tanıtılmasını, kültürümüzün yaşamasını istiyoruz. Ancak bu durum böyle olmaz, olmamalı ve olmayacaktır. Nitekim konunun basına yansımasıyla çirkin etkinlik Valiliğimizce durduruldu. Valilik makamından tarafımıza iletilen Cumhuriyet Meydanının Kullanımı Hakkındaki genelge ile de Cumhuriyet Meydanı'nın bu tür etkinliklere açılmayacağı belirtilmiştir. Valiliğimizin bu konudaki tavrı memnuniyet vericidir. Dileğimiz ilk olmayan bu tip etkinliklerin, son olması yönündedir" diye konuştu.
GÖREV SİYASİLERDE
7 Haziran seçimlerinin yaklaşık yüzde 85’lik bir katılımla tamamlandığını, halkın yetkiyi siyasilere verdiğini belirten Çandır, "Beklentimiz meclisin de görev süresi içerisinde layıkıyla üzerine düşen görevi yerine getirmesidir" dedi.
TARIM VE İMALET SANAYİ VURGUSU
Türkiye ekonomisinin bir taraftan kendi yapısal zorluklarını yaşarken diğer taraftan küresel ekonomik zorlukların etkisi altında olduğunu belirten Ali Çandır, "Ekonomide, içinde bulunduğumuz ve etkisini artırmasını beklediğimiz zor koşullara karşı direncimizi artırmak zorundayız. Bunun için ilk yapmamız gereken, ekonomimizin taşıyıcı kolonları olan tarım ve imalat sanayisinin dayanıklılığını arttırmaktır. Bu dayanaklılığı artıracak çalışmalara katılımcı bir anlayışla acilen başlamak gerekmektedir" diye konuştu.
SINIR ATEŞ ÇEMBERİ
Türkiye'nin güney sınırlarımızda yaşanan hareketliliğe de dikkat çeken Ali Çandır, şunları kaydetti:
"Bu sınırlar tam bir ateş çemberine dönüşmüş durumdadır. Tepeden tırnağa bizi yönetenlerden beklentimiz; bir kişinin iki dudağı arasındaki politikalardan ve kararlardan uzak durmaktır. Tam bir ulusal politika alanı olan bu konuda, Türkiye Büyük Millet Meclisi hayati bir sınav vermek durumundadır. Parti ve oy ayrımı yapmaksızın tüm meclisin; katılımcı bir anlayışla, konunun tarafları ve uzmanları ile birlikte AD-HOC türü bir çalışma gurubu oluşturarak karar üretme zorunluluğu bulunmaktadır. TBMM’den bu sorumluluğu tam olarak üstlenmesini ve inisiyatif kullanmasını beklemekteyiz."
Vahide YANIK