Feslikan Yaylası ve Saklıkent Kayak
Merkezi arasında kalan tepelerin yamaçlarına açılan ve doğaya büyük zarar veren
taş ocakları büyük tepti çekiyor. Bölgeyi yakında takip eden duayen eğitimci ve Antalya Güneş Koleji Kurucusu
Mustafa Koç, Akdeniz GERÇEK’e yaptığı açıklamada her yıl daha da büyüyen doğa
katliamına şahit olmaktan son derece rahatsızlık duyduğunu söyledi.
DAĞLAR DELİK DEŞİK!
Antalya’nın güzelim Toroslarının taş
ocağı açmak için delik deşik edilmesini görmenin bir eğitimci olarak kendisini üzdüğünü
kaydeden Koç, “ Ben bu ülkenin taşına toprağına borçlu bir insanım. Bu doğal
güzelliklerin insanlar tarafından fütursuzca mahvedilmesinden son derece
rahatsızım. Muhteşem ormanlarımızın, dağlarımızın bu şekilde tahrip edilmesini
çok yurtsever bir hareket olarak görmüyorum. Kimse, ‘taş ocağı açılmasın’
demiyor ama bu kadar başıbozukluk olur mu? Maden ocağı açmanın bir kuralı ve
kanunu var. Öyle bir şekilde eline maden ocağı ruhsatı alan, kafasına göre
ağaçları kesip, dağları delik deşik edebiliyor. Yok böyle bir şey” dedi.
HER SENE BÜYÜYOR
Her sene dağların fotoğrafını çektiğini
ve maden ocaklarının sayısının arttığına şahit olduğunu kaydeden Koç, şöyle
konuştu: “Son çektiğim fotoğrafta 4 tane taş ocağı yan yana dizilmiş durumda ve
çök kötü bir görüntü oluşturuyor. Bu kötü gidişe birilerinin artık dur
demesinin zamanı geldi, geçiyor bile. Buradan bu kötü görüntünün oluşmasına
izin veren ya da bunu engellemek için çaba sarf etmeyen siyasileri bir mesaj
vermek istiyorum. Kentimizin geleceğine katkı yapmak isteyenler doğaya saygılı
olmalı ve bu güzelliklerin tahrip olmasına izin vermemelidir.”
GİDECEĞİMİZ BAŞKA ÜLKE YOK
“Doğaya canlılara, bitkilere ve insan
sağlığına da saygılı olmalıyız. Çünkü gideceğimiz başka ülke yok. O yüzden bu
ülkeye sahip çıkmalıyız. Atalarımız, dedelerimiz bu ülkenin uğruna bir sürü
bedeller ödemiş. Onların bıraktığı toprakları ‘birileri üç beş kuruş kazansın’
diye koruyamazsak, peşkeş çekersek bu ülke bundan çok büyük zarar görür. Hangi
siyasi partili olursa olsun, siyasilerin bu konuda çok hassas olmalarını rica
ediyorum.” Kubilay ELDEMİRCİ