Yıllardır ayrıyız birbirimizden. Okullar bitti atıldık hayata. Ne zaman bir gazete karıştırsam, kitap okusam; ne zaman bir haber programına baksam geliyorsunuz, beynime sessizce giriyorsunuz. Dil ve anlatımdaki titizliğiniz pek işe yaramamış gibi. Sizin ve diğer anlatım kaygısı, Türkçe saygısı olan öğretmenlerimizin emek verdiği bizler çok hoyrat kullanıyoruz dilimizi. Çok acımasız davranıyoruz güzel Türkçemize. Lütfen şu aşağıdaki satırları bir zahmet izleseniz e:

 

“BU durum YÖK’nu yönetenlerin ulusallıktan ne denli uzak olduklarını ortaya koymaktadır.” (Anlatmıştınız. Kısaltmalarda kısaltılan kurumların adlarına uymaz ekler. Harflerin okunuşuna uyar. Ya unutmuşuz ya da dikkatsiz öğrencilerinizden biri yazmış bu satırları.)

“Elbette Bandırma’nın iyi niyetli ve onurlu insanları bu konferansı tüm samimiyetlikleri ile gidip dinlediler.” (Samimiyet içtenliktir, derdiniz. –lik ekinin yerini unutmuş eski öğrenciniz. Ayrıca ‘dinlediler’ yerine ‘izlediler’ yüklemi daha uygun olurdu değil mi öğretmenim?)

“Ne o yapılanın konferans olduğuna ne de insanları bilgilendirdiğine inanmadık.”demiş aynı tümceyi sürdüren. (Oysa siz ‘ne… ne’ ile başlayan tümcelerde yüklem olumlu olur, derdiniz. Öyleyse anlatım ‘inandık’ la bitmeliydi değil mi?..

 

“GERÇEĞE aykırı belge ile Gümrük İdaresini yanıltarak vergisini hiç veya eksik ödemek istedi.”( diyor bir başka öğrenciniz. Anlatımdaki ‘eksik ödemek istedi’ bölümü doğru. Fakat veya bağlacından önceki ‘hiç’ n’oluyor? “Hiç vergi ödemek istemedi.” demek istiyor yazan ya da söyleyen. Böyle olunca da tümce oluyor güme giden.)

 

“GEÇEN gün bir bayan hocanımla karşılaştım. Öğrencisi sandı beni.” (Bay hocanım olamayacağına göre o öğrenciniz ne demek istedi ki?..)

 

“MALUMUNUZ sizin de bildiğiniz gibi 2.el satışları da durdu.” (Siz bunu yazan öğrencinize “Ya ‘malumunuz’u kaldır ya da ‘bildiğiniz gibi’ bölümünü.” derdiniz. Çünkü sizin ‘anlatımda ‘duruluk’tu derdiniz)+ “HEPİNİZE teşekkür ediyorum, ilginize, alakanıza…”(Burada da  ‘duruluk’u aramak gerekmez mi öğretmenim? İlgi ve alaka sözcükleri anlamdaş olduğundan biri fazla değil mi?+ “Mesela diyelim ki, gittin doktora…” Örneğin anlamındaki mesela’yı kaldırsaydı bu eski öğrenciniz anlamda bir eksilme olur muydu? Olmazdı değil mi?‘diyelim ki ‘ o anlamı veriyor zaten.+ “SON olaylarda bir buçuk milyon Iraklı ölürken dört bin Amerikan askeri yaşamını yitirdi.” (derken hem ‘ölürken’i, hem de ‘yaşamını yitirdi’yi kullanmış haberi veren. Şöyle dense n’olurdu? “Son olaylarda bir buçuk milyon Iraklı, dört bin Amerikan askeri yaşamını yitirdi.” Tek yüklem işi bitirirdi.

 

“TÜRKİYE itibarı yüksek saygın bir Meclis’e sahiptir.” diyor bir ünlü politikacı. +”İl Özel İdare binasındaki sorunun yankıları sürmeye devam ediyor.” diyor bir TV. sunucusu. +”CHP’den istifa ederek ayrılan Y.N.Ö. bu akşam canlı yayında.” diyor ulusal kanalların birinde bir programcı.+”Binlerce yurttaşımız VTV’den izledi ve haberdar oldu.” diyor bir haberi sunan. +”Böyle konuların gündeme oturmasını şaşkınlık ve hayretle karşıladım.” diyor bir eski başkan. +”Irak’ta bombalı saldırılar birbirini izlemeye devam ediyor.” diyor bir haberci. +”Müstakbel damat adayını takdim edeyim.” diyor bir TV. dizisinin aktörü.

 

ÖĞRETMENİM, derdiniz ki buna benzer anlatımlarda sırasıyla:”İtibarı yüksek’le saygın + sürmekle devam etmek +İstifa etmekle ayrılmak + İzlemekle haberdar olmak + şaşkınlıkla hayret + Birbirini izlemekle devam etmek + Müstakbel damat’la damat adayı anlamdaş sözcükler sayılmaz mı? Öyleyse bu ikililerden biri kullanılmamalı.

 

SÖZÜN kısası öğretmenim pek ciddiye almıyoruz güzel dilimizi. Oysa ulusal varlığımızı bu dile borçluyuz. Ona yöneltirsek sevgimizi, titizliğimizi, bin yıllar boyu var oluruz.