“ANALARIN günü var, babaların günü var; kadınların, sevgililerin günü var da çocuklara gün niye yok?” diye yakınmıştı anneannesi kendi kendine.

-Var ya, dedi, Onur (kendisi torunumuz olur). Şaşırdı anneannesi:

-Hani? dedi. Zafer kazanmış bir edayla yanıtladı Onur:

-23 Nisan, çocukların günü değil mi?”

 

‘ULUSAL Egemenlik’ bölümü tüm yurttaşların, ‘Çocuk’ bölümü de onun için bayramdı ve yerden göğe haklıydı Onur. 23 Nisan 1920’de açılan 1. TBMM’nin, İmparatorluğu da, padişahlığı da, Halifeliği de tarihe karıştırıp, Fatih’in fethettiği İstanbul’u da o günün sömürgenlerinin işgalinden kurtaran Kurtuluş Savaşını  (siviliyle, ordusuyla, tüm halkıyla) kazanan bir Meclis olduğunu ve aynı Meclis’in bir başka kararla bu günü bayramlaştırıp çocuklara armağan ettiğini unutmuştuk sanki. Dünyada çocuklara adanmış böyle bir gün ve böyle bir bayram olmadığını, bu onurun Atatürk sayesinde sadece bize ait olduğunu gururla bir kez daha anımsadık Onur’umuzun uyarmasıyla. Bu nedenle karıştırdık kitapları, şaşırdık okuduklarımızdan. Öyleyse siz de bakar mısınız çocuklar için söylenmiş güzel sözlere, onlar için ayrılmış sayfalara?

 

“İNSAN torun sahibi olduktan sonra çocuklarını anlamaya başlar. (Erich Kösner)

 

“ÇOCUKLUK denen filmin ikinci kez oynatılmayacağını bir düşünselerdi anne ve babalar, belki de çocuklarından çok hoşlanırlardı. (Evelyn Nown)

 

“ÇOCUKSUZ bir yuvaya tam bir yuva denemez. Çocuklar da doğdukları yuvada, sonuna kadar pek az kalırlar. (Franklin Jones)

 

“BİR çocuğun aldığı ilk izlenimler bütün ömrünce sürer. (Heinrich Sclimann)

 

“ÇOCUKLAR donmamış beton gibidir, üzerine ne düşse iz yapar. (Haim Jinott)

 

“SABAH günün, çocuk da kişinin habercisidir. (John Müton)

 

“DOĞA, çocuğa adam olmadan önce çocuk olmayı buyurur. (J.J. Rousseau)

 

“ÇOCUKLARIN öğütten çok örneğe ihtiyaçları vardır. (Jozeph Joubert)

 

“ÇOCUĞA verilecek en güzel şey zamandır. (Locke)

 

“ÇOCUK düşe kalka yürümeyi öğrenir. (Napolyon)

 

“ERKEK çocuk atmacaya benzer, istediği zaman gelir istediği zaman gider. (Turgenyev)

 

“ÇOCUKLAR fakirlerin servetidir. (Thomas Fulker)

 

“KÜÇÜK çocuklara olan bağlılık, insanı asla küçültmez, aksine büyütür. (W.Forster

 

“ÇOCUKLAR hayat piyangosunun çok pahalı alınmış biletleridir. Bu biletlere ikramiye vurması ya da boş çıkması sizin elinizdedir. (Wilhelm Stakel)

 

“ÇOCUK sesi, insanı gençleştirir. (William Faulkner)

 

“ÇOCUKLAR, Tanrı’nın ilahi lütfudur. (William Shakspeare)

 

“HER ninnide milyonlarca çocuk başı ve rüyası vardır. (Ahmet Hamdi Tanpınar)

 

“TAY, at olunca at; çocuk, adam olunca ata dinlenir. (Kaşgarlı Mahmut) (*)

 

“BİR ulusun bireyleri birbirine bağlı olursa onu dağıtabilecek hiçbir güç yoktur. (Atatürk)

 

ANASIYLA babasıyla, kadınıyla kızıyla, çoluğuyla çocuğuyla birbirine bağlı olan bir toplum, vurduğu yerden ses getiren bir sıkılmış yumruktur. 1919’lardan bu günlere, büyüklerden çocuklara bu durum kanıtlanmıştır. Yeni kahramanlarımız da sevgili çocuklarımızdır. Ne demiş bir ünlü bilge: “Doğan her çocuk, Tanrı’nın hâlâ dünyadan ümidini kesmediğinin bir kanıtıdır!”  Ulusal Egemenliğine de, çocuğuyla birlikte sonsuza dek sürecek laik cumhuriyetine de içten bağlı olan, çocuklarını Ulusal Egemenlik kavramıyla bütünleştirip dünya çapında bir bayramla buluşturan, bir anlamda geleceğimizi güvence altına alan Türkiye Cumhuriyeti, başarısını Servi yırtmasına, Lozan’ ı imzalamasına borçludur. Bu gün, bu nedenlerle kutludur. Gününüz kutlu olsun çocuklar; sen de bize bu günü anımsattığın için sağ olasın Onur!

 

ONUN için Türk ulusu, çocuklarıyla ve  tüm halkıyla birlikte, ulusal egemenliğini   korumak direnciyle, kutlamak sevinciyle  mutludur!..

 

(*) Alıntılar, sevgili kızım Emel’e armağan edilmiş olan, Şerif Oktürk’ ün ÖZLÜ VE GÜZEL SÖZLER kitabından alınmıştır.