Antalya Tabip Odası (TBB) Başkanı Prof. Dr. Taha Karaman, meslek örgütlerine sahip çıkmaya devam edeceklerini açıkladı. Canlıların yararına her türlü ayrıcalık ve özgünlükle, her canlıyı eşsizliğiyle sağaltan bir yaşatma çabasını ortaya koyduklarını söyleyen Karaman, “Biliriz ki; toplum sağlıklıysa biz sağlıklıyız, biz sağlıklıysak toplum sağlıklı… Yine biz biliriz ki; bilim ve tıbbın kaygısı toplumsa, canlıların sağlığıysa, onu savunmak cesaret de gerektirir. Hekimlik Andı aldığımız bu sorumluluğun topluma verilmiş bir garantisidir. Yani bizi susturacaklarını, korkutacaklarını zannedenler bilsin; ‘bir yemin ettik ki dönmeyiz.’ İmhotep’lerden, Hipokrat’lardan, İbn-i Sina’lardan, Paracelsus’lardan, Virchow’lardan, Crumpler’lardan, Lavinia Dock’lardan, Nusret Fişek’lerden bize emanettir; topluma verdiğimiz bu söz, bu cesaret, bu sağlık ve emek mücadelesi” dedi.

SAĞLIKLI ÇALIŞMA KOŞULLARI İSTİYORUZ

Taha Karaman, TTB’nin herhangi bir iktidara yaslanmayı her zaman reddettiğini ve eleştirel, bilimsel, etik aklı en büyük dayanağı olduğunu belirtti.  Karaman, özelleştirilmeye, şehir hastanelerin sermayedarlara satılmasına, sağlık sistemini yok eden teknoloji tekellerine teslim edilmeye çalışan sağlık sistemine, emeklerinin sömürülmesine, doğanın yok edilmesine, sağlıkta şiddete karşı büyük bir mücadele verdiklerini açıkladı. Karaman, “Talebimiz bellidir: Tüm sağlık çalışanlarının insanca yaşayabileceği, emeklerinin karşılığını alacağı geliri ve çalışma koşulları sağlanmalıdır. Sağlık sisteminde sağlık ile ilgili gerekli her türlü işlem, tüm nüfus için parasız olmalıdır.  Sağlık sisteminin temelini birinci basamak sağlık hizmetleri oluşturmalı, basamaklı bir sağlık sistemi modeline geçilmelidir. Mezuniyet öncesi ve sonrası tıp eğitimi yeniden nitelikli hale getirilmelidir. Bilim ve teknoloji kâr amacıyla değil; mevcut ve gelecekteki toplumsal ihtiyaca göre kullanılıp geliştirilmelidir. Hekimliğin yüzyıllardan beri gelen mesleki bağımsızlık, mesleki özerklik ve meslek hakkının gaspına karşı durulmalıdır” diye belirtti.

“DAYANIŞMA TÜM EZİLENLERİN İNCELİĞİDİR”

Demokrasilerde önemli olan toplumun sorumluluk verdiklerini en güçlü katılım yöntemleriyle seçebilmesi ve denetleyebilmesi olduğunun altını çizen Karaman, son dönemde iktidar anlayışının en büyük sorununun seçilmişlerle ve denetlenmekle olduğunu belirtti. Karaman, “TTB’nin en büyük dayanağı toplumdur, hekimlerdir. TTB bu güç ve sorumlulukla üzerinde oluşturulmaya çalışılan algılarla; linç kampanyalarıyla; baskılarla dün olduğu gibi yarın da mücadele edecek birikim ve inanca sahiptir. TTB Merkez Konseyi ve tabip odaları olarak hekimlere ve topluma; sağlıklı, emeğimizin sömürülmediği, demokrasi ve barışın bâki olduğu güzel bir gelecek için mücadele edeceğimize bir kez daha söz veriyoruz. Biliyoruz ki ‘Dayanışma tüm ezilenlerin inceliğidir’ ve inanıyoruz ki bu baskı dolu ve karanlık günleri, dayanışma ve önlüğümüzün beyazıyla aşacağız. Topluma ve hekimlere sözümüzdür: ‘Aynı umutlu ve eylemci iyimserlikle mücadeleye devam’” dedi. HABER MERKEZİ

Editör: Haber Merkezi II