Elbette sadece bizim değil, dünyanın başa
çıkmakla uğraştığı bir süreç. Kolay değil ama sorun bitene kadar da tedbirlerle
yaşamımıza devam etmek durumundayız. Ne kaygıdan yaşamdan çekileceğiz ne de
gereksiz rahatlığa kapılacağız…
Tek isteğimiz tüm yetkililerde şeffaf
olunması…
Bir
salıp, bir hapsetmektense gerçekleri söyleyerek temkinli ilerlemek daha doğru
kanımca. Ne ekonomi ne sağlık göz ardı edilebilir. Ama öncelik sağlık olsa
gerek…
Milli Eğitim Bakanlığı takvim açıkladı.
Tedbirlerle eğitim-öğretime başlanacağı bildirildi. Ama arkasından velilerden
‘taahhütname alınacağı’ bilgisi geldi. Valilere ‘okulları tatil etme’ yetkisi
verildi…
Risk
var, belli. Sorumluluk yukardan aşağıya atılıyor, o da belli…
Son karar belli ki velide. O da alenen ortada…
Bir
veli olarak TÖVİŞ Genel Başkanı Feray arkadaşıma katılıyorum. İzleyeceğim.
Çevremdeki pek çok kişi de izleyecek süreci…
Sendika
başkanlarına da katılıyorum. Süreç öyle rahat bir süreç değil. Kiminin fiziki
imkanları kiminin insan kaynakları tedbirli eğitime imkan veremeyebilir,
devlet okullarında…
Özel okullar, dört gözle haklı olarak açılmayı
bekliyor…
Servisçi, kırtasiyeci kendini açılışa
hazırladı…
Ama
hepimizin duyduğu, bir türlü açıklanamayan bir durum var…
Okullar
aç-kapa yapılacak…
Eğitime
başlanıp kısa süre sonra tekrar tatil verilecek…
Doğru mu yanlış mı bilinmez ama eğitimcilerin
de dile getirdiği bir senaryo…
Başka senaryolar da var elbette…
Dileğimiz sağlıklı bir dönem içi tedbirlerle,
güvenle ailelerin çocuklarını okula başlatmaları…
Ama hijyen ve fiziki yetersizlikleri olan
okulları da düşündükçe kaygılanmamak elde değil…
Bu
arada üniversitelerde de özel okullarda da uzaktan eğitim konusunda da gerekli
çalışmalar sürdürülüyor…
Yüz yüze eğitimi tam olarak başaramamışken
uzaktan eğitimi ne kadar başarırız bilinmez ama görünen o ki veliler temkinli
bir şekilde gelişmeleri izleyecek…
Kimse
ne çocuğunun ne başkasının hayatını riske atmak istemiyor…
Yetkililerin de bunları düşünmediğini
sanmıyorum…
Duyarsız da değiller…
Ama
dedik ya güven verilmeli…