Halk isyanda. Yaşanan ekonomik buhran, siyasal iklim, adaletsizlikler canından bezdirdi, halkımızı. Hele ki işsizlik katlanılır gibi değil. Evlatlarını doyuramayan babanın, ailece intiharlarının ardından işsiz vatandaşın valilik önnünde kendini yakması, şoför kardeşimizin kendisini aracına asması, üniversite son sınıf kardeşimizin intiharı derken öğretmen intiharları geldi peş peşe…

 

Ankara’da genç matematik öğretmeni, Antalya’da hala enerjisini kaybetmemiş bir müzik öğretmeni. İkisi de kıydı canlarına. Sebep çok, sebep yok…

 

Birileri iktidarı kötülemek için kasten üretilen haberler olarak yorumlamaya çalışsa da ne tam öyle, ne de değil…

 

Elbette 18 yıllık iktidarın gelinen süreçte emeği büyük. Ekonomi yönetimi, yaşana ayrıştırılma, muhaliflerin fişlenmesi, yargıda yaşanan adaletsizlikler, tavan yapan işsizlik, artan vergiler, alım gücünün azalması vs…

 

Hepsi hepsi bir etken. Ama ötesinde başka bir şey var ki insanlığımızdan, vicdanımızdan kaybettiklerimiz de az neden değil yaşananlara…

 

Komşumuzun açlığından haberimiz yok. Hatta evimizdeki evladımızın yaşadıklarından, eşimizin psikolojisinden…

 

Küreselleşen dünyada yalnızlaşıyoruz aileler, arkadaşlar, dostlar, halk…

 

Ve kapitalizm öyle bir şey ki esir aldı, herşeyi. Eğitim, sağlık, güvenlik vs…

 

Sosyal devletin olmazsa olmazı hizmetleri kamudan çıkıp özele emanet oldu. Yoksul, daha da yoksul, fakir daha da fakir…

 

Orta direk çöktü…

 

Yoksulluk arttı, zenginlik azaldı…

 

Sınıflar arasındaki adaletsizliğe, yönetimlerin adaletsizliği eklenince durum ortada. Atanamayan öğretmenin, özel sektörde canı çıkıyor. Tabii iş bulursa…

 

Atanan öğretmen de sistemden ayrı çekiyor, siyasallaşan idarecilerden ayrı…

 

 Ne acı eskiden ‘kimse açlığından ölmez’ denilen ülkemde, patır patır ölüyoruz. Ya açlıktan ya adaletsizlikten…

 

Ne demiş İnan Avşar, ‘Adalet yok’…

 

Batsın bu adaletsiz düzen…

 

Batsın…

 

Işıklar yoldaşın olsun #İnanAvşar…

 

Devrin daim olsun #İsmailAkdağ…