Önce dostumuz, sonra Antalya Barosu Başkanı olan Polat Balkan geçtiğimiz Perşembe günü kontrole gittiği hastanede birkaç gün önce kalp krizi geçirmiş olduğunu öğrenerek hemen yoğun bakıma alındı. Bypass oldu, hayati tehlikesi olan bir dönemi atlattı. Ameliyat sonrası uyutuldu. Gece saat 03.00 civarı uyandı ve herkes rahat nefes aldı… 


Dün sabah kahvaltı yaptığını öğrenen ailesi, Başkan’la görüntülü konuştu. Öğlen çorbasını da içince bir ‘oh’ çekti ailesi ve sevenleri…


Ama bu tabloda bile kin ve intikam içinde sözde geçmiş olsun mesajı yollayanlar oldu. Başta da Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu…


Feyzioğlu sosyal medyadan, “İnancım oh olsun demeye, beddua etmeye izin vermez. O yüzden sosyal medyada bana en galiz, en seviyesiz küfürleri etmiş ve ediyor olması şu sözlerimi içtenlikle söylememe engel değil. Allah şifa versin. Antalya Barosu Başkanı’na. Ailesine bağışlasın” dedi…


Keşke hiçbir şey demeseydi…


Keşke sadece ‘Geçmiş olsun Polat Başkan’ deseydi…


Her ne olursa olsun, her ne sorun yaşanmış olsa da böyle olmaz. Yaşamla ölüm arasında giden bir çizgiden dönmüş birine böyle bir ‘geçmiş olsun’ denmez…


Demek ki diploma, makam başka…


İnsanlık başka… 


Bunu Polat Başkan, dostumuz, arkadaşımız olduğu için değil, yapılan yanlış olduğu için yazıyorum… 


Bırakın artık kin ve nefretten beslenmeyi…


Makamlarınız büyüdükçe mütevazi olun…


Hoşgörülü olun… 


Hep kötüyü değil, iyiyi örnek almak gerek… 


BÖYLE DENETİM OLMAZ!


Önceki gün gözümden kaçan ve sonradan fark ettiğim bir koronayla mücadele kapsamında yapılan denetim fotoğrafı ürküttü…


Yok olmaz dedirten fotoğrafta, kocaman silahını ateşleme pozisyonuna almış bir emniyet mensubu, ve masada işlem yapan görevliler vardı… 


Sanki denetim değil de operasyona çıkılmış…


Lütfen biraz daha özen…


Hem vatandaş hem turizm ve ekonomi için…


Evet denetim istiyoruz, tedbir istiyoruz ama ne vatandaşa zulüm edilsin ne de turist kaçıran fotoğraf verilsin…