Dünyayı hapseden ve insanlığı esir alan koronavirüse karşı ortak akılla, bilimle ve zamanında mücadele edilmedikçe esaretin süresi, yıkımın maliyeti artıyor. Kaybedilen canlar, kapanan kepenkler, artan işsizlik, kaybedilen umut, heyecan…

 

Evet, yıkılmadık, ayaktayız ama yıkılmak üzereyiz biline. Her sektör, her hane her gün yara alıyor koronavirisün tahribatından. Kiminin ekonomik kiminin can kaybı var. Ama herkesin ortak kaybı telafisi mümkün olmayan eğitimdeki geri vites…

 

Zaten yazboz tahtasına dönen sistemle yaralanan eğitim hayatımız online eğitimde çöktü. Var olan eşitsizliğin katlandığı bir dönem oldu sonuçta…

 

Koronavirüsle mücadelede zamansız alınan kararların, aşılamadaki yavaşlığın faturasını milletçe ödüyoruz. Antalya olaraksa en ağır fatura ödemesi bizde…

 

Turizmin her yıl çalkantılarla ite kalka yürüdüğü kentimizde tarım önce bir sıçrama yapsa da son ‘kapanma’ mı ‘açılma’ mı anlaşılamayan süreçte yara aldı. Pazarların kapalı olduğu dönemde ürünler tarla ya da halde kaldı. Millet açlığa mahkumken binlerce ton çöpe gitti…

 

Yetmezmiş gibi hala sektörel bazda bir destek yok. Ciro kaybına destek elin ülkesinde yüzde 70’i buluyor, benim ülkemde yüzde 3…

 

Sosyal yardımların da adil dağıtılmadığına dair onlarca iddia ve açıklama bir kenarda dururken üzüntüm odur ki sosyal belediyeciliği yapmaya çalışanlara da mani olunuyor…

 

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ı kutluyorum. Türkiye’ye örnek oldular. Kimi zaman imeceyle kimi zaman bütçelerinden pek çok yaraya merhem oluyorlar…

 

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek de askıda fatura başta olmak üzere pekçok proje ve uygulamayla el veriyor halka…

 

Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen’den de güzel haberler alıyoruz. Üreticinin elinde kalan ürünleri alıp ihtiyaç sahiplerine dağıtıyor…

 

Ama ne acı ki birileri bu dayanışmadan memnuniyet duymak yerine engelleme peşinde…

 

Yapmayın, günahtır…

 

Halkın günden güne fakirleştiği ülkemizde bir nefes olmaya çalışan kurumları engellemeyin…

 

Şu evlere hapis korona günlerinde ikinci Ramazan Bayramı’nı da evde geçireceğiz. Ama yine belediyelerimiz sayesinde bayram neşesi evlere taşınacak…

 

19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı için de birileri sessizliğini korurken, belediyeler coşkulu kutlamaların peşinde...

Online etkinliklerle de olsa halkımız coşkuya ortak olmaya çalışacak…

 

Dileğim bu son bayramlar olsun, hapiste geçen…

 

Yeniden maskesiz alanlarda kucaklaşabildiğimiz, fener alayları yaptığımız günler dileğiyle mutlu bayramlar…

 

** Gazetemiz Akdeniz Gerçek 17 Mayıs’a kadar yayınlanmayacağından, internet sitemizden haberlerimizi takip etmeye devam edebilirsiniz.