Esnafın, askıya alınan turizm işçisinin, iş bulma umudu kalmayan üniversiteli gencin artık dayanacak gücü kalmazken gündem bir türlü ekonomiye gelmiyor. Tedbirleri alıp, hızla aşılamayı tamamlayıp kontrollü serbestleşme başlatılmamışken gündem her gün yeni bir mevzu ile meşgul…


Rakamlar bile gelmiyor, maalesef. Türkiye İstatistik Kurumu’na bakarsak her şey güllük gülistanlık. İşsizlik mi, düşüyor. Enflasyon deseniz hala yaşanan tabloyu yansıtmıyor…

Demokrasi, özgürlükler, Anayasal haklar rafa kalktı…

Basın ve ifade özgürlüğü yerlerde…


Yargı, can çekişiyor…

Tek kişi her şeyi, tek bir kararnameyle değiştiriyor…

Genelgeyle kanunların yürütmesi durduruluyor…


Gençler mutsuz, işsiz, ümidi kırık…

Hatta ‘istenmediğini’ düşünüyor…

Esnaf hayata küstü, çocuklar ve yaşlılar aylardır evde hapis…

Yüz yüze eğitim hala tüm öğrenciler için başlamadı, üniversiteliler online eğitimde…


“Terörle müzakere edilemez” denildiğinde ayağa kalkanlar şimdi ülkemize ağır bedeller ödetiyor. Dünün akillerinden ses seda yok. Herşey çok doğalmış gibi hala seçim odaklı siyaset yapılıyor, şehitlerimiz üzerinden…


Üzgünüm hem de çok…


Bir gün Boğaziçi Üniversitesi’ndeki LGBT bayrağı, diğer gün güya ‘Kabe’ye saygısızlık’, başka gün uzaya çıkma, bir başka gün bardak ve Anayasa tartışmaları. Bir türlü gelmiyor konu kaynamayan kazana, tütmeyen ocağa, dolmayan pazar arabasına, kapanan kepenklere, artan işsizliğe…


Ne acı ki maalesef muhalefet de bir türlü bu can yakıcı konulara tam olarak odaklanamıyor. Ya İYİ Parti’de bir konu ya CHP’de bir gündem muhakkak yaratılıyor. Akşam televizyon kanallarında halkın gündemi yerine bunlar tartışılıyor…


Halk, bıkkın…

Halk, öfkeli…


19 Yıllık yönetimin elbette yaşananlarda büyük kusuru var. Bu kusurların hesabının sorulacağı sandığa kadar bir erken seçim olur mu olur ama o seçime gitmek istemeyen bir iktidar görüntüsü de açık bir şekilde karşımızda…


Anayasa’nın dokunulmamış neredeyse hiçbir yeri kalmamışken gündeme Anayasa tartışması konulması bilinçli…


Hedef belli aslında, dokunulmayacak maddelere dokunmak…

Açıkça ‘kurucu Anayasa’ demeleri de ondan…


Evet, gündeme gelelim mi artık…