Güle güle Hüseyin AMCA!

3 Ocak Perşembe günü Ahmet Başkaya’nın telefonu çaldı. Telefondaki ses, çok sevdiğimiz Fatma Şık. Ama Fatma Ablamızdan gelen acı haber; Amcanızı kaybettik…

Evet, meslektaşımız Ahmet Şık’ın tutuklandığında yapılan haksızlığa birlikte sohbet edip kızdığımız, özgürlüğüne kavuştuğunda mutluluğumuzu paylaştığımız Hüseyin Amcamız, 81 yaşında aramızdan ayrıldı…

Tüm çocuklarını okutup, makam ve mevkii sahibi yapan Hüseyin Şık, artık tatlı anılarla hafızalarda. Ama o hiç unutmayacağım şey evlatları Ahmet Şık ve Bülent Şık’ın haksızlığa uğradığı her adımda yaşadığı üzüntü ve acı…

Hüseyin Amca’nın hayatını kaybetmesini hızlandıran olaylar; anti demokratik, hukuk dışı uygulama ve kararlardır…

Gazetecilik yapan evladının haksız tutuklanmaları…

Bülent Hoca’nın üniversiteden haksız ihracı…

Peş peşe açılan dava ve soruşturmalar…

Onun yorulan bedenini tükettiler…

O da aramızdan ayrıldı. Dün son görevimiz yaptık. Mekanı ışık olsun…

Şimdi size oğlu Uğur’un babasının ardından yazdığı yazıyı aktarmak istiyorum…

“Bugüne kadar bir karıncayı bile incitmeyen, bizlere bir tokat bile vurmayan, her zaman dik durmamızı, haksızlığa karşı asla boyun eğmememizi söyleyen babam öldü.

Babam Hüseyin Şık, Adana Belediyesi’nin 1963-64 yıllarında ki ilk otobüs şoförü. O zamanlarda işe girdiği diğer iki arkadaşı ki daha sonra birisi benim Kirvem Muhittin Cavlak, diğeri Abim Bülent ve Kardeşim Ahmet'in kirvesi Celal Ercan (öldü) ile ölüm ayırana kadar dostluk kurmuş ve annemin halasının evinde kiracı ilken annem ile yaşamını birleştirerek şu ana kadar süre gelen çekirdek bir ailenin can damarı.

Yaşamı çok trajik geçmiş olan babam ne ana ne baba sevgisi görmüş. Tek öz abisi Mustafa’dan başka kardeş sevgisi görmediği için üç oğluna hep sevgi ile yaklaşarak belki de göremediği bu sevgiyi bize dolu dolu yaşatmıştır. Çocukluğumuzdan beri sinema, tiyatro, tatil ve birçok konuda bize yol göstermiştir. Kasnaklı uçurtma, leblebi tozu, kavun dondurması, karsambaç, sapan, yüzmeyi belki de bize öğretirken yaşayamadığı çocukluğunu bizimle büyüyerek öğrendi. Bize ‘Beni okutmadılar siz okuyun’ diyen babamın yüreği her zaman gerçekten sevgi dolu idi. Bize gösterdiği sevgiyi dolu dolu Mina-Barış-Ceren-Çınar isimli dört torununa da dolu dolu gösterdi. Adana’da oturduğumuz çocukluk yıllarında mahalledeki tüm çocukların ‘ya ya ya şa şa şa Hüseyin Amca çok yaşa’ şeklinde tezahürat yaptıkları Hüseyin Amcaları, Mahmut- Nazan Atalay'ın Şık Şık Abisi, Rahmetli Ayla Işık Teyzemin Hüseyin Beyciği, Mediha Teyzemin Hüseyin Abisi, Rahmetli Duran Alpşar ve Duran Örs'ün kel bacanağı, dayılarımın biricik eniştesi, Fatma Şık' ın 53 yıllık eşi ve ben Uğur, Abim Bülent ile kardeşim Ahmet Şık'ın biricik babaları HÜSEYİN ŞIK artık sadece yüreklerimizde yaşayacak.”

Toprağın bol olsun Hüseyin Amcam…