Bugünleri yaşıyorsak, nefes alıyorsak, tam da olmasa ekonomik bağımsızlığımız varsa, oturacağımız evimiz her şeyden önemlisi, vatan dediğimiz bir toprağımız varsa, dini inançlarımızı yerine getirmek için kimseden (hükümetten, devlet erk’inden) izin almıyorsak bugünlere kadar geldiysek kimin sayesinde dersiniz?

1918 yılında yıkılmış, bir lokma ekmeğe muhtaç, savaş yorgunu, emperyalist ülkelerin oyuncağı olmuş Osmanlı İmparatorluğu’nun şaşalı yaşantısının altında ezilmiş bir halkın isyan etmesiyle başlayan ve kurucu kurtuluş savaşı ordusunun komutanları başta Mustafa Kemal Atatürk, Mustafa İsmet İnönü ve Kazım Karabekir öncülüğünde ve şehitler sayesinde verilen Kurtuluş Savaşındaki kurtuluş ve Türkiye Cumhuriyetinin kuruluş savaşı sonucunda 29 Ekim 1923 ilk ve tek Türkiye Cumhuriyeti ilanıyla bugünlere geldik.

Bu topraklarda yaşayanlar ve havasını soluyan herkesin bir sorumluluğu ve saygısı olması gerekmektedir.

Çünkü Mustafa Kemal Atatürk Cumhuriyetimizin onuncu yıl nutkun da    “…..Büyük Türk milleti! On beş yıldan beri, giriştiğimiz işlerde muvaffakiyet vadeden çok sözlerimi işittin. Bahtiyarım ki, bu sözlerimin hiç birinde milletimin hakkımdaki itimadını sarsacak bir isabetsizliğe uğramadım. Bugün, aynı iman ve katiyetle söylüyorum ki, millî ülküye, tam bir bütünlükle yürümekte olan Türk milletinin büyük millet olduğunu, bütün medenî âlem az zamanda bir kere daha tanıyacaktır. Asla şüphem yoktur ki, Türklüğün unutulmuş büyük medenî vasfı ve büyük medenî kabiliyeti, bundan sonraki inkişafı ile atinin yüksek medeniyet ufkundan yeni bir güneş gibi doğacaktır...” belirttiği gibi milletinden başka bir şey düşünmeyen bir liderin vasiyetini yok sayan; büstlerini kıranlara ses çıkartmayan, vasiyetine göre gelirleri Türk dil ve tarih kurumuna ve Türk dili ve tarihinin gelişmesi harcanan paranın hazineye devrini isteyen muhalefet ve iktidar taraftarları Türkiye Cumhuriyeti yıkmak isteyenlerin ekmeğine yağ sürdüklerini ne zaman fark edeceklerdir.

Buradan soruyorum bu saygısızlıkların sebebi 2023 ‘de lidersiz ve içi boş bir Cumhuriyet mi?

Ama kimse unutmasın 29 Ekim 2018’de 95. yılını kutlayacağımız ilk ve tek cumhuriyetimiz şimdiye kadar olduğu gibi, bundan sonra da bizler bizlerin yetiştireceği torunlarımız sayesin de yaşayacak ve daha da ileriye gidecektir.

Yeter ki bir omuz verelim!

Sonsuza kadar

Yaşasın yaşasın ve de

Yaşasın…

İlk ve tek genç cumhuriyetimiz.

Tepkisiz Toplum Etkisiz Toplumdur!

 

Not: Yukarıdaki alıntı Bütün dünya dergisinin Ekim /2018 sayılı Dr.Tekin Özertem’in “Hayırdır İnşallah”  yazısından alınmıştır.