Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından yayınlanan temmuz ayı iktisadi yönelim istatistikleri ve reel kesim güven endeksi verileri açıklandı. Bu verilere göre, imalat sanayinde faaliyet gösteren bin 753 iş yerinin katılımıyla gerçekleştirilen anket sonuçlarına dayanarak hesaplanan mevsimsellikten arındırılmış reel kesim güven endeksi, bir önceki aya göre 0,8 puanlık bir azalışla 104,9 seviyesine geriledi.
Endeksi oluşturan anket sorularına göre, mevcut mamul mal stoku ve mevcut toplam sipariş miktarına ilişkin değerlendirmeler endeksi artış yönünde etkilerken, genel gidişat, gelecek 3 aydaki toplam istihdam, gelecek 3 aydaki ihracat sipariş miktarı, son 3 aydaki toplam sipariş miktarı, gelecek 3 aydaki üretim hacmi miktarı ve sabit sermaye yatırım harcamasına ilişkin değerlendirmeler endeksi azalış yönünde etkilemiştir.Bu veriler, reel kesim sektöründeki işletmelerin güven düzeylerini yansıtmakta ve ekonomik aktivitedeki değişimlere dair önemli göstergeler sunmaktadır. Reel kesim güven endeksi, ekonomi yönetimine ve diğer paydaşlara sektördeki eğilimler hakkında bilgi sağlayarak ekonomi politikalarının şekillendirilmesine katkıda bulunabilir. Ancak, ekonomik göstergelerin anlaşılması ve yorumlanması için verilerin detaylı analiz edilmesi gerekmektedir
KAPASİTE KULLANIM ORANI ARTTI
İmalat sanayi genelinde mevsimsel etkilerden arındırılmış kapasite kullanım oranı, bir önceki aya göre 0,3 puan artarak yüzde 76,9'a yükseldi. Aynı dönemde mevsimsel etkilerden arındırılmamış kapasite kullanım oranı da bir önceki aya göre 0,3 puan artarak yüzde 77,1 olarak gerçekleşti.
Bu verilere göre, imalat sanayi sektöründeki kapasite kullanımının artış gösterdiği görülmektedir. Mevsimsel etkilerden arındırılmış kapasite kullanımı, genel olarak daha düşük oynaklığa sahip olup daha güvenilir bir gösterge olarak kabul edilirken, mevsimsel etkilerden arındırılmamış kapasite kullanımı, mevsimsel faktörlerin etkisini de içerdiği için daha değişken olabilir.Bu veriler, imalat sektörünün genel ekonomik faaliyetler içinde ne kadar aktif olduğunu ve mevcut ekonomik koşulların bir göstergesi olarak analiz edilebilir. Ancak, daha kapsamlı bir değerlendirme yapmak için başka veri ve faktörlerin de göz önünde bulundurulması önemlidir.