Doç. Dr. Tülay
Özlü, rahim ağzı kanserinin çok erken evrelerinde tanı konulan vakalarda tedavi
başarısını yüksek olduğunu söyledi.
-------
Antalya Yaşam Hastanesi Doktoru Doç. Dr. Tülay Özlü,
Rahim Ağzı Kanseri (Serviks) hakkında bilinmesi gerekenleri aktardı. Özlü,
rahim ağzı kanserinin kadınlarda rahimin vajene açıldığı yer olan rahim ağzı
denilen bölgede gelişen kötü huylu bir hastalık olduğunu söyledi. Yaşam
Hastanesi’nden yapılan açıklamaya göre Doç. Dr. Özlü, hastalığın rahim ağzında
önce yüzeysel olarak gelişen displazi ya da servikal intraepitelyal neoplazi
(CIN) olarak adlandırılan bazı hücre değişiklikleri şeklinde başladığını
belirterek, “Hastalığın bu aşamadan kansere dönüşmesi yıllar içerisinde
gelişir. Kanser oluştuktan sonra anormal
hücreler daha derin dokulara ve başka organlara yayılmaya başlar” dedi.
CİNSEL YOLLA
BULAŞIR
Doç. Dr. Tülay Özlü, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Bu
kanserin esas nedeni Human papilloma virüsü (HPV) adında cinsel yolla
bulaşan bir virüstür. HPV‘nin pek çok çeşidi vardır. Bazı yüksek riskli
HPV çeşitleri anüs, rahim ağzı, vajen, dış genital bölge ve penis kanserlerine
yol açarken bazı çeşitleri de genital siğillere yol açar. Bu durum, kendisine HPV bulaşan herkesin
kanser olacağı anlamına gelmez, HPV enfeksiyonu genç yaş grubunda oldukça sık
görülen bir enfeksiyondur ve genelde herhangi bir belirti vermez. Pek çok
bireyde bağışıklık sistemi virüsü belli bir süre sonra vücuttan
temizleyebilmektedir. Fakat bazı bireylerde enfeksiyon vücuttan temizlenemez.
Kanser için esas risk teşkil eden yüksek riskli HPV tipleri ile uzun süreli
enfeksiyon varlığıdır”
KORUNMAK MÜMKÜN
MÜ?
“HPV’nin kansere, kanser öncüsü lezyonlara ve genital
siğillere en sık yol açan tiplerine karşı bağışıklık sağlayan bir aşı
mevcuttur. Aşı 9-26 yaş arasında
yapılabilmektedir, ideal aşılanma yaşı 11-12 yaştır. Ekim 2018’ te Amerika İlaç
ve Gıda Dairesi (FDA), bu aşının 27-45 yaş arasındaki bireylere yapılması için
de onay vermiştir. Bu aşılar sayesinde rahim ağzı kanser sıklığı önemli ölçüde
azalmaya başlamıştır.”
KİMLERDE DAHA SIK GÖRÜLÜR?
“En önemli risk faktörü kişide rahim ağzında “yüksek
riskli HPV tipleri” ile enfeksiyon bulunmasıdır. Birden fazla cinsel partneri
olanlar, erkek partnerinin birden fazla partneri olanlar, cinsel aktiviteye 18
yaşından önce başlayanlar HPV enfeksiyonuna sahip olma ihtimali daha yüksek
olan kişilerdir. Ayrıca bağışıklık
sistemini zayıflatan hastalıklar (örneğin AIDS), sigara, ailede rahim ağzı kanseri
öyküsü, çeşitli cinsel yolla bulaşan hastalıklar (örneğin klamidya) önceden
rahim ağzı, vajen ya da dış genitalde displazi öyküsü rahim ağzı kanseri için
diğer risk faktörleridir.”
BELİRTİLERİ
NELERDİR?
“Rahim ağzı kanseri erken dönemde hiçbir belirti vermez.
Sadece düzenli smear testleri sayesinde çok erken dönemde tespit edilebilir.
Kanser geliştikten sonra ilişki sonrası kanama, adet dışı kanama, menapoz
sonrası kanama, pembe kanlı sulu akıntı,
daha ileri evrede yan ağrısı, sırt ağrısı, kasık ağrısı, bacaklarda
şişlik, kilo kaybı vb. pek çok şikayet gelişir.”
ÖNLEMEK MÜMKÜN MÜ?
“Rahim ağzı kanseri önlenebilir bir hastalıktır. Rahim
ağzı kanseri genellikle düzenli olarak smear yaptırmayan, ya da anormal smear
sonrası kontrollerine devam etmeyen hastalarda görülür. Rahim ağzında ilk hücre
değişiklikleri olmaya başladıktan sonra bunun kansere dönüşmesi yıllar sonra
olabilir, çok yavaş gelişen bir kanser olduğu için düzenli smear takiplerini
yaptıran kadınlar erken hücre değişikliklerinin başladığı dönemde kolaylıkla
tespit edilebilir, olay henüz displazi aşamasındayken, yani kanser oluşmadan
fark edilebilir. Bu aşamada tedavisi çok
kolay ve sorunsuzdur ve erken hücre değişikliklerinin tedavisi ile kanser
oluşumu engellenebilir. Yine kanserin de çok erken evrelerinde tanı konulan
vakalarda tedavi başarısı yüksektir. Kanser oluştuktan sonra tanı konulan
vakalarda hastalığın evresi arttıkça tedavisi daha zor bir hale gelir.” Haber Merkezi