Antalya’da yaşayanlar ve ziyaretçiler için Geyikbayırı doğal güzellikleriyle ve çeşmeleriyle dikkat çeken, il merkezinin yanı başında bulunan cazip bir soluklanma mekânı. Oysa Geyikbayırı, Avrupa’da kış aylarında tırmanış yapılacak en önemli üç, dünyada ise 10 merkez arasında gösteriliyor.

 Bugün geçmişe yürüyoruz. Malum herkesin elinde bir telefon, her telefonda editör programlar. Bi yerlerde biri özçekim yapmayagörsün. Ertesi gün herkes orada. Geçenlerde son dönemin “ünlü”sü Ekşili Göleti’ne götürmüştü gençler de kalabalıktan o küçük şelaleli dereye girememiştik. Şimdilerde birde Geyikbayırı var. Bizim fotoğraflar 20 Aralık 2011’den kalma.

Bakın o zaman kaydettiğimiz hazan fotoğraflarını hangi cümlelerle özetlemişiz.

Ekşi Sözlük bana “mahalle kıraathanesi” gibi gelir. (Bendeki takıntı yeni değilmiş) Herkes izlenimini kendi gözünden yazar. Resmi Tarih durumu yoktur yani. Buyrun…

“Son derece güzel bir tırmanış bahçesi. Her tür rotanın olduğu, bolca keşfin yapılabileceği bir yerdir. Kasım ayında sıcaklardan şikayet etmeden bolca tırmanış yapılabilir. Geceleri ise soğuyan havada polarları giymek kaçınılmazdır. Ateş başında yıldızları izlemek ise şahanedir. Bir çok milletten tırmanışçıların da uğrak yeri olduğunu söyleyebiliriz.”

Antalya’da yaşayanlar ve ziyaretçiler için Geyikbayırı doğal güzellikleriyle ve çeşmeleriyle dikkat çeken, il merkezinin yanı başında bulunan cazip bir soluklanma mekânı. Ancak bir tırmanış rehberine sorsanız size bölgeyi muhtemelen şöyle anlatır:

“Geyikbayırı, Avrupa’da kış aylarında tırmanış yapılacak en önemli üç, dünyada ise 10 merkez arasında gösteriliyor. Türkiye’nin en büyük ve en önemli kaya tırmanış bahçesi Geyikbayırı’nda rota sayısı çoktan bini geçmiş durumda, kaça kadar çıkacağını ise kimse kestiremiyor. Farklı eğim, yükseklik ve zorluk derecesindeki parkurlar her seviyedeki kaya tırmanışçısına hitap ediyor.
Geyikbayırı’nın kısa sürede bu kadar sivrilmesinin nedeni coğrafi yapısının uygunluğu, parkur zenginliği, Antalya gibi kolay ulaşılabilir bir merkeze olan yakınlığı. Bunlara, yörenin doğal güzelliklerini de eklemeli.

Kızılçamlar, uzun palamutlarıyla rahatlıkla ayırt edebileceğiniz boz pırnallar, sapları ve yaprakları daha dikensi kermes meşeleri, çoğumuzun kahvesini bildiği ama yöre insanının taze filizlerinin şifalı olduğuna inandığı menengiçler, siyahımsı meyveleriyle akçakesmeler, yabani zeytinler, su kenarlarını tutmuş doğu çınarları, meyveleri pastaları süsleyen yaban mersinleri… Daha yükseklerde ise sedirler, karaçamlar, boylu ve kokulu ardıçlar, çalıdan boyluca tespih ağaçları, peruk çalıları ve daha niceleri bulunuyor.”

Evet biz bölgeyi günübirlik, hatta anlık doğa kaçamakları için kullanıyoruz. Özellikle renklerin coştuğu sonbaharda objektifimiz bayram ediyor.

Gördüğünüz fotoğraflar teee 2011 yılının güz mevsiminden. Nee… Güncellik mi. Atla git, bulursun aynısını. Konyaaltı ilçemizin önemli cazibe noktalarından ki bize göre plajından önemli Geyikbayırı’nda tırmanış ve piknik dışında yapacak şeyler de var. Gezilecek yerlerin başında antik Lykia kenti Trebenna geliyor. Ünlü yürüyüş rotası Lykia Yolu da oldukça yakınında. Geyikbayırı Mağarası bir diğer keşif rotası. Çoğunlukla kuru olan mağaranın toplam uzunluğu 120 metreyi buluyor.