Bugün, geçtiğimiz hafta 9. Kez düzenlenen YÖREX fuarından
söz edeceğiz. Bu tür etkinliklerle Hasan Subaşı zamanında Cam Piramit ile AKM
arasına inşa edilen “Kral Yolu” üzerindeki etkinliklerle tanıştık.
YÖREX bu yıl, rahatsızlandığım, bile bile yanlış
noktalarda derman arayıp kendimi avuttuğum döneme rastladı. Girişte, her fuarda
yerini alan Uşaklı Tarhanacı Baba vardı. Manavgat reyonuna gidiyorum. Herkes
maden memleketini öne çıkarıyor, bir Manavgatlı olarak üstümüze düşeni yaparız.
Bu arada Serikliler stant açtı da biz mi uğramadık?
Ne Beypazarı Kurusu’na bakıyorum, ne Malatya’nın dut
pestillerine. Manavgat standında “Çivirgi” yiyeceğim. Evet şekerim var. Ne
diyordu Tanju Okan. “Koy koy koy koy… Öleceksek ölelim..”
MATSO yine çok hoş bir stand hazırlamış. “Ahmet Boztaş,
‘Manavgat’ı marka yapacağım’ diye diye kendini markalaştırdı” diyen arkadaşımda
orada. Kendisi yerel ürünlerin ortaya çıkarılmasını, tanıtılmasını, yöre
halkının hem özüne dönüp, hem de para kazanmasını “siyasi yatırım malzemesi”
olarak görüyor ki; hala “Şükrü Sözen çekilecekmiş. Bu koşulda Boztaş elini
kolunu sallaya sallaya seçimi alır” diyor.
Sahi nedir bu Sözen vakası. Fuarda birkaç Manavgatlı
arkadaşımla görüştüm, ardından Manavgat’takilerle yazıştım. Konuştum. Bir
dedikodu var. “Şükrü Sözen Kılıçdaroğlu’na, ‘Beni affedin, ailem istemiyor,
onun için çekiliyorum’ demiş” diyorlar. Bir başkası da ekliyor, “Büyükşehir
adayına göre karar verecekmiş.” İşin ucu
kaçtı, “eşi, ‘aday olursan seni boşarım’ demiş”e götürüyor bir diğeri.
Neyse biz YÖREX’e dönelim.
Geçtiğimiz yıl en azından meşhur çakıları ile Serik
ilçesinin neden daha büyük bir stant açmadığını sormuştuk. Bu yık külli
göremedik. Eeee… Henüz aday adayı iken şahsıma 2 saatini ayırıp, “Serik
Avrupa’da en çok tanınan 10 ilçeden biri olacak” diyen kişi mevcut Belediye
Başkanı Ramazan Çalık değil miydi?
Sadece “Çivirdek” değil, bir tane de “kıstırma”
atıştırıyorum erken gittiğim randevuda Ahmet Boztaş’ı beklerken. Geldi… O da ne
ayakta duracak hali yok. “Zatürre başlangıcı” demiş doktor. Ona rağmen fuarda.
Zaten fuar boyunca her gün orada olup, konuklarını ağırladı.
Ertesi gün bir daha gittik YÖREX’e. Yolda toplu taşıma
araçlarından inip koşar adım ANFAŞ’a koşan yaşlı insanları gören eşim şaşkın.
Stantlara göz atıyoruz usulünden. Ufak tefek bişeyler alıp dönüyoruz Manavgat
standına.
Başkan Boztaş yine orada.
Bu arada “emekçi” gibi çalışarak bu fuarın bugüne
gelmesini sağlayan Borsa Başkanı Ali Çandır ve ekibini de takdir edelim, onlar
bizi umursamaz da biz kendilerini önemsiyoruz. Çünkü memlekete artı değer
katıyorlar. Kişisel beklentimiz yok.
Fuarın son günü akşam saati telefonla aradım Başkan
Boztaş’ı. Yine oradaydı. Bir “Manavgatlı” olarak teşekkür ettim Manavgatlılar
şahsıma böyle bir yetki vermediği halde. “#NeVarsaManavgattaVar” ve
“#ManavgatınTadıVar” söylemi ile yola çıkan, gereğini de fazlasıyla yerine
getiren Boztaş ve ekibine bir de buradan teşekkür edelim.