Parkın çok az kişi tarafından kullanıldığı belli, buradaki büfeler bile kiralanmamış. Heykeller kırılmış, yürüme yolundaki tartan pistler kalkmış, bitkiler bakımsız. Ama sonuçta Antalya, sonuçta doğa, sonuçta park. Derler ya “detaylara takılma, büyük fotoğrafa bak.” Anlattık büyük fotoğrafı, sayfaya detayları koyduk.

 

Bugün Antalya’nın göbeğinde, birçoğunuzun görmediğinden, içinde ne olduğu bir yana, orada park olduğundan haberi olmayan bir noktadayım. “Akdeniz Kent Parkı.”  Nerde mi? Antik Olbia Kenti’nin üstünde.

GEÇMİŞİ YOK SAYMANIN SONUCU

İçinde de bu geçmişe gönderme olarak “Antik Yürüyüş Yolu” var. Parkta “genel bakımsızlığı” es geçip sonbaharın hüzünlü detaylarına dalıyorum.

Sahi neden bu şehirde heykeller gibi parklar ve aradaki sanat yapıları da sahipsizdir. Bırakın kendisinden önceki yönetim tarafından yapılan parkları yok saymayı, veya yeniden düzenleyip “ben yaptım” demeyi, 2. Hatta 3. Dönem seçilen başkanların yaptığı ilk parklara gidip bakın, anlardınız ne dediğimi. En barizi de Kepez Belediyesi’nin Şehitler Parkı”dır. Hem de şehitler üzerinden bu kadar edebiyat yapılırken.

OLBİA, VAR MISIN, YOK MUSUN?

Antalya Olbia Antik Kenti adını, 1998 yılında, bugünkü 5 M Migros AVM alanı tahsis edilirken duydu. Mustafa Akaydın yönetimindeki Akdeniz Üniversitesi burada bir antik kent olduğunu, üstüne AVM yapılamayacağını açıkladı. Vatandaş Fahrettin Köken Yürütmeyi Durdurma Davası açtı, kazandı. Kumbul Başkan olduğunda onun vekili olan aynı Köken’nin belki de attığı ilk imza AVM’nin yapım izni oldu.

Belki o da Yüzbaşı Ernst Krickl gibi orada antik kent, antik liman olsa bile bugün hiçbir bulgu kalmadığına inanmıştı. Krickl kim mi? 1892 yılında Syrmina (İzmir’den çıkıp, Attalos (Antalya) merkeze kadar tüm sahilde antik kentleri tarayan, maaşını aldığı Viyanalı aile için buralardan hazine arayan biri. Kendisi koca yolculuk boyunca bir tek Olbia’da kalıntı bulamadığını yazmış.

Masalcı ise bunu ATSO Kültür Sanat’ta 2016 yılında açılan bir serginin notlarında öğrenmişti.

Parka dönelim. Olbia Antik Kenti’ni bize öğreten ama gösteremeyen Akdeniz Üniversitesi Rektörü Mustafa Akaydın Başkan oldu ya. Ahan da bu Akdeniz Kent Parkı kendisin en önemli projelerinden biri oldu. (Evet, Olbia üzerine dikilen, özel sektöre ait Akvaryum binasını da tıpkı bira festivali gibi savunan Akaydın.)

Zaten park ta akvaryumun bahçesi gibi. Parkın çok az kişi tarafından kullanıldığı belli, buradaki büfeler bile kiralanmamış. Heykeller kırılmış, yürüme yolundaki tartan pistler kalkmış, bitkiler bakımsız. Ama sonuçta Antalya, sonuçta doğa, sonuçta park. Derler ya “detaylara takılma, büyük fotoğrafa bak.” Anlattık büyük fotoğrafı, sayfaya detayları koyduk.

Sadece şeytan değil, estetik de ayrıntıda gizli.