Kasaba.Yok, Bu Kasaba Kaş ilçesine
bağlı Kasaba değil. Elmalı ilçesinebağlı Gölova, bilinen adıyla Müğren, evet
evet Zeki Müren'in köyü olan Müğren. İşte o Gölova'nın içinde küçük birmahalle
bu “Kasaba.” Eee.... Bölgeye adı üstünde Gölova demişler. Burada tarih boyunca
irili ufaklı göller, gölcükler oluşmuş zaten. Küçükgöl'de bunlardan biri.
Aslında Alanya'nın yanında Manavgat vardı, Side
vardı. Ama öncesinden kalma elimizde “Küçükgöl” kalmıştı. Küçükgöl, adı gibi
küçük. Son 20 yıldır ortalıkta yokmuş, bu yıkli bol kar ve yağmur yeniden
oluşturmuş. Eskiden beri bu göl”gel-git” halindeymiş zaten. Ner'de mi?
Kasaba... Yok, Bu “Kasaba” Kaş ilçesine bağlı
Kasaba değil. Elmalı ilçesine bağlı Gölova, bilinen adıyla Müğren, evet evet
Zeki Müren'in köyü olan Müğren. İşte o Gölova'nın içinde küçük bir mahalle bu
“Kasaba.”
Eee.... Bölgeye adı üstünde Gölova demişler. Burada
tarih boyunca irili ufaklı göller, gölcükler oluşmuş zaten. Küçükgöl'de
bunlardan biri.
Sağolsun bizim İbrahim Yıldırım tutup tutup
götürüyor ya bizi o tarafa. Yaklaşık bir ay önceydi. “Hadi yaylaya gidiyoruz”
dedi telefonda,akşam saati. Oysa tam da kapıdaydım ve Wushu antrenmanına
gidiyordum. Anında kırdım dümeni. Bir telefon daha.. “Uygunsa yengem de gelsin.
Biz ailece gidiyoruz.” Eh o da olur. Yolda giderken söz etti Küçükgöl'den.
Daha öncebir kaç kez geçtiğimiz yolun üstünde
Çobanisa yamaçlarından inip gelen kar sularının oluşturduğu gölün videolarını
gösterdi. Aldı beni bi heyecan.
Sabahı heyecanla belkiyorum. Biliyorum ki gün
yükselince esinti çıkacak ve su titreyince yansıma olmayacak. Ama o da ne?
Sabah kömür karası bir güne uyanmışız, o çok düşünü
kurduğum yansımalar güme gidecek. Ama nasip işte. Gene de olanın en iyisine
razıyız.
İbrahim Yıldırım'ın “bu mevsimde olmaz, olamaz”
demesine rağmen gölde leylek yavrusu görmek güzeldi. Bu arada İbrahim Bey bunun
balıkçı kuş olduğunu söyledi. Hangi suda balık avlayacaksa. :)
Neyse, uzatmayalım. Sonra Buse seçmekte zorlanıyor,
güzelim fotograflara yer kalmıyor sayfada. Oysa müdavimlerimiz “okuyan” dan
ziyade “bakan” yurdum insanı.
Bitiriyorum. İki dileğim var. Bu kaçamağın ardından
Kalp Krizi geçiren, girdiği ciddi ameliyattan sağlam çıkan İbrahim Yıldırım ile
yine kaçabileceğimiz günlere bir an önce dönmek. Ama daha önemlisi,
coğrafyamızda su tutan gölleri, yeşeren filizleri, ısrarla gene gelen
leylekleri yıllarca görebilmeyi diliyorum.