Hemen hemen hepimizin hafızalarında yer eden şu ünlü replik: "sevgi neydi; sevgi emekti, sevgi fedakarlıktı…

 

    Evet... Selvi Boylum Al yazmalım adlı sinema filminde, filmin sonlarına doğru, filmin başrol oyuncusu Türkan Şoray'ın, unutulmaz sözleridir bu kelimeler...

 

    Sevgide fedakârlık yapabildiğimiz sürece, kanıtlıyoruz sevgimizi...Birbiriyle çok karıştırılan iki duygu "aşk" ve " sevgi". Aslına bakarsanız; aşk, bir elektrik olayı, ben aşklardan çok sevgilere inanırım, çünkü daha kalıcı ve insanları birbiri için vazgeçilmez kılıyor.

 

    Bir insanı yürekten, tüm benliğinizle ve ruhumuzla sevebilmek çok güç. Böyle bir ilişki yaşamak istiyorsak cesur olmak zorundayız.

 

    Bana, ne zaman sevgiden söz edilse, şu küçük öyküyü anımsıyorum:

 

    "Bir yaz günü, plajda oturuyor, kumlarla oynayan iki çocuğu seyrediyordum. Her ikisi de deniz kıyısında, kapılarıyla, kuleleriyle, tünelleriyle kocaman bir kale yapmak için beraberce harıl harıl çalışıyorlardı. Kale neredeyse tamamlanmışken, büyük bir dalga gelip kaleyi bozdu. Her şey, bir anda ıslak bir kum yığınına dönüşmüştü. Bütün uğraşlarının bir anda gözlerinin önünde yok olduğunu gören çocukların göz yaşlarına boğulmalarını bekliyordum. Ama çocuklar beni şaşırttı. Ağlamak yerine, ikisi de kalkıp el ele tutuştular ve gülerek kıyıdan biraz daha uzaklaşıp yeni bir kale yapmaya giriştiler. Çocukların, o anda bana önemli bir ders öğrettiklerini fark ettim...

 

    Yaşamımızdaki her şey, yapmak için üstünde çok zaman ve enerji sarf ettiğimiz her karmaşık yapı, aslında kumdan yapılmışlardır. Sadece başka insanlarla kurduğumuz ilişkiler ayakta sağlam kalıyor.