Erarslan, ”Deprem, ülkemizin bir gerçeğidir ve Jeofizik Mühendisliği'nin ana bilim dallarından olan sismoloji ile takip edilip kayıt altına alınabilir” dedi. Erarslan şunları söyledi: “Depremlerin Tarihsel Devinimleri, kayaç gerginliklerinin takibi, levha tektoniği hareketleri ve zemindeki emniyetli gerilme katsayıları gibi Jeofizik Mühendisliği'nin bilimsel incelemesi ile ortaya konabilen bilimsel veriler ayrıntılandırılarak, zemin yapısı ve yapı elverişliliği ile birleştirilerek deprem esnasındaki can kaybının önüne geçmek mümkün olacaktır.”
NE İLK NE SON OLACAK
Erarslan, açıklamasına şöyle devam etti; "Bilimin ışığında kalarak elde edilen tüm depremsel veriler değerlendirilmeli ve her yerleşim biriminin Deprem Master Planı hazırlanmalı, bu master planına istinaden kent ölçeğinde yerleşime uygunluk, kentsel dönüşümler gerçekleştirilmelidir." Jeofizik Mühendisleri Odası Antalya Başkanı Erarslan; "Malatya Pütürge Çayköy’de meydana gelen deprem ne ilk ne de son olacaktır. Fakat artık deprem ülkemiz için asla önemini kaybetmeyen afetler sıralamasında birinci sırada olmaya devam edecektir" dedi.
Erarslan, bundan sonraki olacak depremler için biran önce tedbirlerin alınmasına dikkat çekti.
Haber Merkezi