Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Antalya Şube Başkanı Bayram Ali Çeltik, Antalya'nın 7 kilometre uzunluğundaki Konyaaltı Plajı başta olmak üzere Gazipaşa’dan Finike’ye kadar tüm plajların eriyerek yok olma tehdidi altında olduğu uyarısında bulunuyor. Konyaaltı Sahili’nde plajın 50 ile 85 metre arasında içe çekildiğini dikkat çeken Başkan Çeltik, kurumların birbiriyle iletişime geçmesi gerektiğinin, aksi takdirde Antalya’nın atardamarı turizmin de bitme noktasına gelebileceğinin altını çiziyor.

    Uzmanlar, bütün sahilleri, plajı oluşturan şeyin kum ve çakıl yoğunluklu malzeme olduğunu ve kum ve çakılı da başta Boğaçay olmak üzere çayların getirdiğini aktarıyor. Ancak akarsulara insan müdahalesi, eşsiz sahillerin erimesinin de biricik nedeni olarak görülüyor. Sahillerin erimesinin nedeninin geçmişteki inşaatlar için kullanılan kum ve çakıl ocakları olduğunu belirten JMO Antalya Şubesi Başkanı Bayram Ali Çeltik, Antalya için hayati değerlendirmelerde bulundu.

‘EĞER MÜDAHALE EDİLMEZSE…’

    Çeltik şöyle konuştu: “Boğaçay taşkın dönemlerinde bünyesine kil, kum gibi küçük malzemeleri bünyesine alıyor. O malzemeyi de getirip denize bırakıyor. Doğa bunu seçiyor, denize dökülen malzeme zaman içerisinde plajı oluşturuyor. Dere çevresinde kazı yapılınca ve çukurlar oluşturulunca eskiden düz olan akış ve malzeme önce bu çukurlara doluyor. Çukura dolan malzeme denize ulaşamıyor ve bundan dolayı sahillerimizde erime oluyor. Doğa, Boğaçay’dan gelen malzeme ile kendini tamir edecek ancak insan müdahalesiyle artık bu gerçekleşmiyor. Plajın en büyük yok olmasının nedeni, yaklaşık 82 yılda plaj yaklaşık 20 ila 85 metre arasında çekildi. Yol ile plajın 3-4 metreye kadar düştüğü yer de var, 15 metre olan yer de var. Kaba bir hesapla 82 yılda 70 metre çekilme oluyorsa, ortalama 15 metre kalınlığındaki plaj kaç yılda yok olur? Eğer müdahale edilmezse kabaca 20-30 yıla Konyaaltı sahili yok olacak!”

640 KİLOMETRE SAHİL ERİYOR!

    Son 70 senedir havadan çekilen fotoğraflardan yapılan çalışmalar ile elde edilen bu sonuçların yalnızca deniz ile yol arasındaki yataydaki kaybı gösterdiğini hatırlatan Başkan Çeltik, “Düşeyde ne kadar kaybettiğimizi ise bilmiyoruz. Sahilin düşeydeki kaybettikleri belki çok daha fazla ve hızlı erimeye neden olabilir” dedi. Çeltik şöyle devam etti: “Plajlarımızı yönetmesini bilmiyoruz. Bizim 640 kilometre uzunluğunda plajımız var. Konyaaltı’nın eridiğini görüyoruz, ancak Kumluca, Serik, Kemer, Demre’de erime ne boyutlarda bilmiyoruz. Bizim gözümüz Konyaaltı’ndayken bütün plajlarımızı kaybediyor olabiliriz. Deniz içerisinde kaç metre kum olduğunu bilmiyoruz, birçok yerde asimetrik haritalarımız yok, sorun çok daha büyük olabilir. Bu konuda Antalya’da ilgili kurumlar derhal çalışmalarına başlamalı ve plajlarımızı her gün ölçmeliyiz, buna göre önümüzdeki yılları planlamalıyız.”

‘BU BİR FACİADIR’

    JMO Antalya Şube Başkanı Bayram Ali Çeltik, Devlet Su İşleri’ni (DSİ) kast ederek kurumların eski bilgileri ile hareket ettiklerini ve bir taşkın koruma programı uygulanırken bunun sonuçlarının düşünülmediğini aktardı. Çeltik, taşkın önlemek için setler yapmanın taşkını önleyebileceğini, ancak bu yapıların plaja ait olan malzemenin plaja gitmesini engelleyerek bir önlem alırken, diğer taraftan çok daha büyük kayıpların olabileceğini savunuyor. Çeltik’in dikkat çeken açıklamaları şöyle:

    “Dünyaca ünlü Konyaaltı Sahilimizin yüzde 60’ını böyle kaybetmişiz, bu bir faciadır! Kurumlar arasında bilgi alışverişi, ortak bir koordinasyon merkezi yok. Antalya tarım ve turizm kenti, turizmde altyapımız yok. Büyükşehir, üniversiteler, kurumlar hızla bu konuda adım atmalı, değilse turizmi de kaybedeceğiz. 30 yıl sonra Konyaaltı Sahili diye bir şey kalmayacak. Konyaaltı Sahili eriyor ve insanlık çaresiz. Doğa bilimleri ile alakalı ciddi bir kadro eksiği var, nitelikli uzmanlar yetiştirilmeli.”

‘BÜYÜKŞEHİR’İ UYARAN VAR MI?’

    “Kışın dalgalar kumları sahillere vurduruyor. Büyükşehir Belediyesi de sahili traktörlerle düzlüyor, yaza hazırlıyor. Ancak bu ne kadar doğru? Dalganın bıraktığı doğal bir iz var ve bu erozyona karşı koruyor, Büyükşehir’in bu çalışması ise erozyonu tetikleyebilir. Bu konu ile ilgili belediyeyi uyaran var mı?”


Özgür Cem Boynueğri

Editör: TE Bilisim