İşte yine yeni bir yıla giriyoruz. Her zaman umutlarla girdiğimiz yeni yılda artık o eskiden sokaklara taşan neşe, heyecan ve canlılık yok gibi sanki. Ama insanlar haksız da değil; işsizlik, hayat pahalılığı, geleceği öngörememek, umutları da söndürmüş adeta. Alışverişler bile durmuş gibi. Esnafa sorun, alışveriş merkezlerine bakın, onca güzel ışıklandırmanın içinde bile coşkusuz insan kalabalıkları, çoğu kez alışveriş etmeden dolaşıyorlar. Haklılar da...” Cep delik, cepken delik” ne yapsınlar yani. Gerçi mutluluk, her zaman paraya bağlı değildir amaparasız da olmaz doğrusu!

İnsan bazı şeyleri değiştiremiyorsa, yapabileceği değişikleri yapmalı! Değişim önce kendimizden başlar. Sevdiklerimize küçük mutluluklar yaşatmak, yardımımıza gereksinim duyan insanlara yardım etmek, daha önce selam bile vermediğimiz kişilere, yüzümüzde kocaman bir gülücükle hatır sormak, hiç ummadıkları bir anda birinin doğum gününü hatırlayıp kutlamak, bir çocuğa balon almak, birinin derdine ortak olmak, küçük küçük sürprizlerle sevdiklerimizin gönlünü almak çok da zor olmasa gerek! Gördüğünüz gibi, birine değer verdiğinizi, sevdiğinizi göstermenin, onu mutlu etmenin bin türlü yolu var! Sadece çok para harcayarak birinin gönlünü kazanamazsınız. Gönül almak İçin, biraz sevgi, biraz saygı ve içtenlik yeter!

Yeni yıl ve muhtemelen bu kış hepimiz için zor geçecek! Hayat pahalılığının yarattığı karamsarlık pek çoğumuzu umutsuzluğa sürüklese de unutmayın; “Sular bulanmadan durulmaz” derler. Canınızı sıkan düşüncelerden arının! Unutmayın, hayat sevdiğimiz insanlarla her zaman güzeldir! Yeni yılda önce kendinizi, düşüncelerinizi ve beklentilerinizi yenileyin. Sadece kendinize, insanlığa ve sevdiklerinize güvenin. Siz o güveni sağlarsanız, başkaları da yapabilir. Siz değişirseniz, herşey değişir! Mutluluk ve iyilik de bulaşıcıdır! Sanırım yeni yılda en çok böyle bir yenilenmeye odaklanmalıyız. Mutlu yıllar...